YAZARLAR

YÜKSEL AYTUĞ / En iyi konuşan yıldız: Meryem Uzerli

Eğer “Medya karşısında kendini en iyi ifade eden yıldız” adıyla bir ödül verilseydi, benim oyum kesinlikle Meryem Uzerli‘ye giderdi.
Bir kere çok doğal, samimi ve sempatik. Soruyu savuşturmaya yönelik beylik cevaplar vermiyor. Her zaman derinliği olan, insanı düşündüren ve felsefe içeren cümleler kuruyor. Geçenlerde AB Talks‘un 225. bölümünde Anas Bukhash‘ın konuğu olan Uzerli, bakın nasıl cevaplar verdi:

– Kızlarınıza, her zaman, hayatlarının her anında taşımalarını umduğunuz bir mesajınız var mı?
Meryem Uzerli: Ne kadar güzel bir soru… “Korunduğunu asla unutma. Her anı daha iyi hale getirme gücünün olduğunu asla unutma. Empatinle, sevginle ve sıcaklığınla etrafındaki insanlara yardım etme ve iyileştirme gücüne sahip olduğunu unutma. İki kız kardeş olarak birbirinizi her zaman desteklemelisiniz. İlk günden itibaren aynı hayatı, aynı evi, aynı anneyi, aynı güzel günleri, aynı zorlukları paylaştığınızdan birbirinizi sizden daha iyi anlayan biri olmayacak. Kavga etseniz bile barışıp birbirinize sarılmadan yatağa girmeyin” demek isterdim.
– Dünyadaki her çocuğa bir şey öğretebilseydiniz bu ne olurdu?
Uzerli: Empati.
– Sence güzellik bir güç mü yoksa kendini daha fazla kanıtlamanı gerektiren bir yük veya baskı mı?
Uzerli: Elbette yaptığım meslekten dolayı toplumun baskı ve yargılamalarından bağımsız değilim. Bazen güzellikle alakalı benim de bazı şüphelerim ve soru işaretlerim oluyor, ama bu da kendini sevme sürecinin/ yolculuğunun bir parçası değil midir zaten?
Bir de yazar notu ekleyeyim: Bizde sanatçının fikir ve duygu durumunu harekete geçirecek zekice soru sorabilen çok az magazin gazetecisi var. Şu yukarıdaki soruların derinliğine bakar mısınız lütfen?

Bu işin çivisi çıktı
Ege ve Akdeniz‘in ünlü tatil beldelerinde “turistik şov” adı altında yaşanan rezilliklere her gün bir yenisi ekleniyor.
Yarı çıplak erkeklerin bar tezgahları üzerinde sözde dans şovu yaparken aleni cinsel tacize girişmeleri yetmezmiş gibi şimdi de Marmaris‘in tur teknelerinde kadın gibi giyinen erkekler “kucak dansı” yapmaya başladı.

Sanırım “Ahlaksızlık adası” diye ünlenen Mykonos ile rekabete giriştiler. Buna tamah eden turizmcilere naçizane tavsiyem, Yunan adalarıyla ahlaksızlıkta değil, fiyatta rekabet etmeleri…

Herkes yerini bilmeli
İşte size iki “aile” fotoğrafı… İlki, CHP Lideri Özgür Özel‘in Sosyalist Enternasyonel Toplantısı sonrası yer aldığı toplu fotoğraf. Sanki “yabancı” saydıkları Özel’i kapının eşiğine atacakları tabureye oturtacaklarmış da son anda acıyıp köşeye sıkıştırmışlar gibi.

İkinci fotoğraf ise son NATO toplantısının ardından çekildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan en ön sırada, tam merkezde ve Trump’ın yanında. Trump ona dostça davranıyor, karşılıklı espriler yapılıyor. Fransız lider Macron ise seremonideki tokalaşma esnasında bir kez daha Erdoğan’a psikolojik üstünlük sağlamaya çalışıyor ama ikinci defa tuş oluyor.
Ne diyelim? Herkes kendi yerini ve ağırlığını bilmeli…

Gaf kürsüsü
Muharrem Akduman dostumuzun tespiti: 360’taki Aileler Yarışıyor’da, yüksek tahsilli kızımıza sorulan soru: Aydın’ın komşu ili? Verdiği cevap: “Kayseri????” Çok ayıp, söyleyecek söz bulamıyorum.

Zap’tiye
Araştırmalara göre kocası zengin olanların hanımları zayıf, fakir olanların şişman oluyormuş. “Bana gün yüzü göstermedin” diye adamın başının etini yiyip bitirdiği için olsa gerek.

Ne demiş?
“Benim daha o kadar çok yapacak işim var ki, kendi cenazeme bile gidecek vaktim yok…” (Suzan Kardeş’in Güven Bana’daki sözleri)

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu