MANŞETLER

Türk futbolunda bahis depremi! Necip Uysal adliyede: Hayatım boyunca yanından bile geçmedim

TFF’nin, bahis oynayan futbolcuların isimlerini açıklamasının ve olağanüstü toplantı kararı almasının ardından A Haber ekranlarına bağlanan spor yorumcusu Haldun Domaç, federasyonun “Temiz Eller Operasyonu”nu başlattığını belirterek, “Toplamda binin üzerinde futbolcunun ismi geçiyor. Eğer bu oyuncular kendi maçlarına bahis oynadıysa, konu artık şike boyutuna ulaşır.” dedi.

Spor yorumcusu Domaç’ın açıklamaları şöyle:

“Federasyonun “Temiz Eller” operasyonu başlattığı zaten biliniyor. Süreç önce hakemlerle başladı, ardından yöneticilere ve şimdi de futbolculara kadar uzandı. Toplamda 1024 futbolcu ve 27 Süper Lig oyuncusundan bahsediyoruz. Burada en kritik nokta, bu futbolcuların kendi maçlarına bahis oynayıp oynamadıkları. Eğer kendi maçlarına bahis yaptılarsa, bu durum şikeye giden bir sürecin başlangıcı demektir.

Bazı isimlere baktığımızda, Trabzonspor’dan genç oyuncular Boran Başkan ve Salih Malkoçoğlu ya da Beşiktaş’tan uzun süredir forma giymeyen Necip gibi futbolcular var. Bu isimler belki keyfi olarak bahis oynamış olabilir, ama eğer kendi maçlarını manipüle etmeye dönük bir amaçla hareket ettilerse, tablo çok daha ağırlaşır. Bu noktada açıklamaların derinleşmesine ihtiyaç var. Herkes için masumiyet karinesi geçerlidir, ancak manipülasyon tespit edilirse işin rengi değişir.

Bir hakemin 18 bin kez bahis oynadığı iddia ediliyor. Bu, “eğlencesine” yapılmış bir şey olamaz. Burada kritik olan, hakem veya futbolcuların bir yönlendirmeyle “şunu yap, bunu oyna, maçı şöyle bitir” gibi manipülatif bir sürece dâhil edilip edilmedikleridir. Bu konular Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturması ve MASAK raporlarıyla netleşecektir. Eğer bu iddialar doğrulanırsa, bu durum Türk futbolu açısından son derece dramatik sonuçlar doğurabilir.

Federasyonun elinde ciddi belgeler olduğu anlaşılıyor. Çünkü konu yalnızca alt liglerle sınırlı değil; milli takım oyuncularına kadar uzanan bir süreçten söz ediyoruz. Bu da geniş kapsamlı bir araştırma yürütüldüğünün göstergesi. “Tedbirli” ifadesi ise önemli; bu, suçları kesinleşene kadar oyuncuların müsabakalardan men edilmesi anlamına geliyor. Yani süreç resmen başlamış durumda.

Uluslararası boyutta ise, FIFA ve UEFA bu gelişmeleri yakından takip ediyor. Türkiye, futbolu kendi içinde yönetse de bu kuruluşlara bağlı bir yapının parçası. Ancak şunu belirtmek gerekir: FIFA ve UEFA genellikle “kendi iç temizliğini yapan ülkeye” olumsuz yaptırım uygulamaz. Yani Türkiye’nin kendi içinde bu süreci yönetmesi, uluslararası prestij açısından da önemli bir adım olacaktır.

Geriye dönük yaptırım konusuna gelirsek; şu an için böyle bir durum beklenmiyor. Çünkü her sezon sonunda federasyon ligleri resmen tescil eder. Ancak soruşturma sonucunda maçların manipüle edildiği, kulüplerin haklarının zedelendiği tespit edilirse, o zaman kulüpler hukuki yollara başvurabilir. Bu durumda UEFA ve Tahkim süreçleri devreye girebilir.

Süper Lig’e uzanması durumunda mesele çok daha ciddi hale gelir. Çünkü Süper Lig, Avrupa’ya açılan kapıdır ve burada yaşanacak bir kriz Türk futbolunun prestijine büyük zarar verir. İlk incelemelere bakıldığında, bazı Süper Lig oyuncularının bu işi “eğlence” olarak gördüğü anlaşılıyor. Ancak alt liglere inildikçe durumun daha ciddi bir hâl aldığı görülüyor.

Asıl tehlike, bu olayın şikeye evrilmesidir. Eğer şike boyutuna ulaşırsa, hem liglerin güvenilirliği hem de kulüplerin itibarı açısından çok büyük bir yara alınacaktır. Yine de geriye dönük işlem yapmak kolay değildir; bunun için çok güçlü delillerin ortaya konması gerekir.”

.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu