TUBA KALÇIK / Bıktık artık bu provokatörlerden!

Dijital platformda sokak röportajı yapmak moda oldu. Eskiden seçim döneminde halkın nabzını ölçmek için röportaj yapan bazı Youtuber’lar şimdi işi iyice azıtmış vaziyette. İzlenmek, konuşulmak için yapmadıkları kalmıyor. Amaçları bir konu hakkında halkın nabzını ölçmek falan değil… Yaptıklarının gazetecilikle de uzaktan yakından ilgisi yok. Amaçları tamamen provokatörlük yapıp, toplumu bölmek. Ebru Oruç mesela… Çıkmış sokağa güya halkın nabzını ölçmek için İmamoğlu hakkında soru soruyor. Soru sorma biçimi zaten niyetini belli ediyor… Röportaj veren kişi istediği gibi cevap vermeyince başlıyor hakarete. ‘At gözlüğünü çıkar’, kafasını göstererek ‘Belki bu arada bir şeyler yanar’ gibi aşağılayıcı ifadeler kullanıyor… Bu nasıl bir hastalıklı ruh halidir anlayamıyorum.
Oruç, bir de açıklama yapmış; haktan, adaletten bahsediyor. Çağdaş Gazeteciler Derneği‘nde başkan yardımcılığı görevinde de bulunmuş. Öncelikle böyle bir profili o göreve getirenlerin de aklına şaşıyorum. Oruç’un yaptığının gazetecilikle hiç bir ilgisi yok. Gazetecilik maskesi altında halkı kutuplaştırmaktan, halka hakaret etmekten başka bir şey yapmıyor. Ben sokak röportajını izlediğimde tek gördüğüm bu oldu. Oruç açıklamasında pişkince yaptığını savunuyor. Gerçi muhalefetin bir kısmında böyle zeytinyağı gibi üste çıkmak gibi bir huy var. Her türlü hakareti, aşağılamayı yapıp, hâlâ kendilerini mağdur gibi gösterme alışkanlığı. O yüzden Oruç’un açıklamasına da şaşırmadım. Oruç ve onun zihniyetindekilere göre kendi gibi olmayanın konuşma hakkı yok. Soru sorduğu kadının konuşmasına bile tahammül edemiyor, izleyen herkes gördü. Kadının sözünü kesip, aşağılayıcı ifadeler kullanıyor. Eskiden beri böyle bu tipler… Makarnacı, kömürcü gibi yaftalarla hakaret edenlerin son geldiği nokta da bu oldu…
Oruç ve benzerleri hak, hukuk, özgürlük gibi kelimeleri dillerine pelesenk etmiş olsalar da, gerçek yüzleri işte böyle ortaya çıkıyor…
UMARIM DERS ALIR!
Bu onun ilk rezaleti değil. Ama bu sefer ki artık rezilliğin dip noktası desek yeridir. Kimden mi bahsediyorum? Kendini sosyal medya fenomeni olarak tanıtan Mükremin Gezgin‘den. Hamileyim diye kendini ortaya atıp, işi doğum videosu çekmeye götürecek kadar zıvanadan çıkmıştı hatırlarsanız. Daha bu rezilliği hafızamızdayken şimdi çıtayı daha da yükseltti. Erkek çocuklarına ‘Ben kadınım değil mi?’ diye soracak kadar sapıttı. Sosyal medya işte böyleleri yüzünden kirlendi. Sapkınlıklarına çocukları alet edecek kadar gözleri dönmüş böyle fenomenlerden çocuklarımızı, gençlerimizi korumamız elzemdir.
Neyse ki Aile Bakanlığı suç duyurusunda bulundu. Hakkında başlatılan soruşturma sonrası Gezgin’e ‘müstehcenlik’ suçlamasıyla ev hapsi cezası verildi. Umarım aldığı ceza Gezgin ve onun gibilere ders olur da akılları başlarına gelir…