
Terörsüz Türkiye yolunda tarihi adımlar atılıyor (X)
MAHMUR VE SİNCAR BOŞALACAK: Önümüzdeki dönemde Mahmur Kampı ve Sincar’a yönelik de gelişmeler olacak ve buralar boşaltılacak. Kamplarda yaşayan aileler ile onların arasına karışan silahlı gruplar ayrıştırılacak. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan aileler isterlerse ülkeye dönebilecek. Terör örgütünün kontrolündeki diğer kamplar ise sürecin sorunda tamamen boşaltılmış olacak.
ÖRGÜT YÖNETİCİLERİ İÇİN AFRİKA: Silah bırakan ve suça karışmayan PKK’lılar ile ilgili topluma kazandırma önlemleri devreye girecek. Ancak örgütün lider kadrosundaki 30-40 civarındaki önde gelen isim ile Kandil‘de bulunan farklı kademedeki 300 civarındaki sözde yöneticinin Türkiye’ye dönmesine izin verilmeyecek. Bu kişiler bir süre bölgede (Irak-Suriye) kalacak ama buralarda kalıcı olarak bulunmaları söz konusu olmayacak. Örgütün kilit yöneticileri silahları bırakma sürecinde Irak’ta kaldıktan sonra, nihai aşamada her birine Avrupa ülkelerine veya Türkiye’nin iyi ilişkisi olan bazı Afrika ülkelerine gitmeleri önerilecek.
SDG’DEKİ 4-5 BİN YPG’Lİ: Bilhassa İsrail’in etkisiyle örgütün Suriye ayağı henüz verdiği sözleri yerine getirmiş ve Suriye ordusuna katılmış değil. Devletin zirvesinde ‘SDG’nin yaklaşık 60 bin kişilik silahlı grubunun ezici çoğunluğunu Arap aşiretleri ile yer yer Hıristiyan azınlıkların oluşturduğu, SDG bünyesindeki 4-5 bin kişilik silahlı YPG’li grubun ise Suriye ordusuna katılmaktan başka çaresi bulunmadığı değerlendirmesini yapılıyor. ABD yönetimi ise bu noktada Türkiye’nin tutumunu destekliyor. YPG’nin daha çok Haseke ve Kamışlı gibi birkaç merkezde, ABD askeri üs bölgeleri çevresinde etkin olduğuna dikkati çekiliyor. ABD’nin desteğini çekmesi ve bölgedeki askeri üslerini tasfiye etmeye başlamasıyla birlikte YPG’nin, oyalama taktiğinin sonuçsuz kalacağı vurgulanıyor.