TÜRKİYE

Seçil Erzan davasında ara karar: Fatih Terim dosyası uzlaştırmaya gönderildi

Yüksek karlı güvenilir bir fon olduğunu ve gibi isimlerin de bu fona dahil olduğunu söyleyerek aralarında tanınmış futbolculardan Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 30’dan fazla kişiyi milyonlarca lira dolandırdığı iddia edilen banka şube müdürü Seçil Erzan’ın yargılanmasına devam edildi.

İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Seçil Erzan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.

Duruşmada bazı tutuksuz sanıklar ile müştekiler de, taraf avukatlarıyla birlikte hazır bulundu.

SAVCILIK MÜTALAA İÇİN DOSYAYI TALEP ETTİ

Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, sanık Erzan’ın tutukluluk halinin devamına ve dosyanın mütalaasının hazırlanması için tarafına gönderilmesine karar verilmesi talep etti.

“22 KİŞİNİN BENDEN ALACAĞI YOK”

Sanık Erzan mahkemedeki savunmasında, asla yapmadığını belirterek, şunları öne sürdü:

“Fatih Terim 15 günde bir bankadaki tüm dökümleri görüyordu. Ben hocadan 300, 400 ve 700 bin dolar para almıştım.

Hoca bana hiçbir zaman ‘Seçil bana para ver’ demedi. Ben hocaya hiçbir zaman fon olduğunu da söylemedim. O da bana hiçbir zaman ‘bu paralar nereden geliyor’ demedi. Bu dosyada 22 kişinin benden alacağı yok.”

“BU İNSANLARIN PARASI ÖDENMELİ”

Savunmasına devam eden Erzan, şu iddialarda bulundu:

“Alacağı olmayan da alacağı olduğunu söylüyor. Mesela Arda Turan’ın kesinlikle benden alacağı yoktur.

Ben artık nefes alamıyorum. Ben hiçbir paranın 1 lirasına bile dokunmadım, kimseyi aldatmadım.

Merve, Tanın, Fırat Özdemir ve Semih Kaya’dır bu fonu kuran, ‘Seçil bize bankadan daha fazla para verir’ dediler ve sorgulamadılar.

Ben bir dolandırıcı olsam annemi sokağa mı attırırım? Bankayı hortumlasaydım ona da razıydılar.

Tamam, şöyle yapalım. Benim banka müdürü olarak sorumluluğumu kabul edelim ve ödensin paralar. Hatalarımı, kusurlarımı kabul ediyorum ama dolandırıcılık ibaresini asla kabul etmiyorum.

Kaçacak olsaydım kaçardım ama kaçamam, bu insanların parası ödenmeli.”

“BEN DOLANDIRICI DEĞİLİM”

Tahliye talep ettiğini ve adalete güvendiğini söyleyen Erzan, şöyle devam etti:

“Ben çok utanıyorum, Hakan Ateş bu olaylar yüzünden işten ayrıldı. Bana dediler ki bu paraları ödemezsen Ateş ve Aydoğdu’yu, herkesi yakarız dediler ve yaptılar da.

Ben dolandırıcı değilim, kimseyi kandırmadım. Bu insanları kandıramam, beni yalvarıyorum annemin yanına gönderin.

Bu kadar insan, bu paralar ceplerinde, ben 1.50 boyumla bu insanları kandırmışım, ikna etmişim. İnandık.”

ADLİ KONTROL TALEBİ

Duruşmada sanık Erzan’ın avukatları, müvekkillerinin 26 aydır tutuklu olduğunu, annesinin ölüm döşeğinde olduğunu ve ev hapsi şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmasını talep ettiler.

ARA KARAR AÇIKLANDI

Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Erzan ile Fatih Terim arasındaki suçun, Erzan’ın eyleminin “güveni kötüye kullanmak” kapsamında kalması ihtimaline karşı dosyanın uzlaştırma işlemleri için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine karar verdi.

Heyet, uzlaştırmaya ilişkin bir sonuç geldiğinde dosyanın esasa ilişkin mütalaasının hazırlanması için Cumhuriyet Savcısına gönderilmesine de hükmetti.

Mahkeme ayrıca, sanık Seçil Erzan’ın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu