YAZARLAR

PINAR YILDIZ YÜKSEL / Yolculuğun tadına varın Dört tekerlekli aileler

Karavanla seyahat eden aileler, çocuklarıyla birlikte hem doğayla iç içe bir tatil yapıyor hem de bağlarını güçlendiriyor. Her kilometrede bir anı, her durakta bir keşif onları bekliyor. Özgürlük duygusu, birlikte geçirilen kaliteli zaman ve doğayla temas, bu yolculukları eşsiz kılıyor

Bir anne olarak hem çok istediğim hem de bir türlü cesaret edip yola koyulamadığım bir deneyim karavanla tatile çıkmak… Bu yüzden etrafında bu cesareti benden önce gösterip çocuklarıyla karavan tatili yapmış aileler hep radarıma girer ve onların tecrübelerini can kulağıyla dinlerim. İşte bu hafta köşeme de tüm dinlediklerimden bir derleme yapıp size aktarmak istedim. Hazır etrafta “Çocuklu aileler için en iyisi 5 yıldızlı otelde konaklamaktır” diyenler doluyken biraz da ” Çocuk doğayı tanıyıp sorumluluklarını bilmeli. Dört tekerlek hayat okuludur” diyenleri dinleyelim.

“İlk başta çok endişelendim. Tuvalet, yemek, çocukların uyku düzeni… Ama sonra o kadar güzel bir akış yakaladık ki, şimdi dönüp baktığımda, en huzurlu tatilimizdi diyebilirim” diyor Elif Karaca, iki çocuk annesi. Elif’in ailesiyle çıktığı ilk karavan yolculuğu, İstanbul‘dan başlayıp Kaz Dağları‘nda son bulmuş. Her sabah kuş sesleriyle uyanmak, çocukların sabah uykusundan hemen sonra dışarı fırlayıp özgürce koşması, onlar için unutulmaz anılar bırakmış.

TABLETE VEDA ETTİLER
Bir başka anne ise şöyle anlatıyor: “Çocuklar sürekli tablet istiyordu. Ama karavanla yola çıktığımız gün itibarıyla bunu unuttular. Sabahları göl kenarında kahvaltı, akşamları kamp ateşi başında hikâyeler…
Sanki eski zamanlara döndük. Gerçek bağ kurduk.” Karavanla tatil, sadece rota değil, ritim de değiştiriyor. Okul, kurs, şehir trafiği arasında kaybolmuş aileler; karavanla hem yavaşlıyor hem yeniden birbirlerine dokunuyor. “Oğlumla birlikte dağda yürüyüş yaptık, ateş yaktık, hatta yıldızlara bakarak uyuduk. Onunla hiç bu kadar uzun ve derin sohbet etmemiştik” diyor üç çocuk babası Mehmet Tatlı. Elbette her şey güllük gülistanlık değil. Bir anne: “Yağmur bastırınca sıkışıp kaldık karavanın içinde. Ama bu bile eğlenceliydi. Birlikte kart oynadık, komik videolar çektik. Evde olsa herkes odasına çekilirdi, burada birlikteydik.”

SORUMLULUK BİLİNCİ KAZANDIRIYOR
Karavan deneyimi, çocuklara da sorumluluk duygusu katıyor. Masayı kurmak, çöpü boşaltmak, ateşi yakmak… Her biri bir görev haline geliyor. Bu da çocukların kendini daha önemli ve faydalı hissetmesini sağlıyor.
Çocuklu aileler için karavanla seyahat; hem özgürlük hem yakınlık hem de doğayla temas demek. Evet, biraz hazırlık ve cesaret istiyor ama sonunda tüm yorgunluğa değiyor. Çünkü karavanda sadece yol alınmıyor, aynı zamanda birlikte görüp, deneyimleyip gelişim sağlanıyor.

HAYATLA HER GÜN İÇ İÇE
İş arkadaşım gazeteci Selçuk Eren de eşi ve iki oğluyla birlikte kendi karavanlarıyla tatil yapanlardan… Onların doğada geçen anılarını her tatil dönüşü mutlaka dinleriz. Bol bol misafir ağırlıyorlar karavanda. Özellikle çocuklarının gelişimlerini gözlemlemesi ve bize aktarması büyük keyif verir. Sizinle de paylaşmasını istedim:

“Karavancılıkta en önemli unsurlardan biri tüm aile hemfikir olmak diyebilirim. Yani karı koca bu konuda aynı düşünmeli ve tabiki çocuklar da buna hazırlanmalı. Eğer herkes “Hadi karavana geçelim” noktasındaysa işler daha kolaylaşıyor. Bunun nedeni öyle ya da böyle karavanla kış ya da yaz tatili fark etmeksizin bir takım zorluklar oluyor. Ama gittiğimiz herhangi bir yer yerde gündüz ya da gece vakti öyle anlar geliyor ki ‘İşte bütün günün yorgunluğa değdi’ diyorsunuz. Örneğin çocuklar kapkaranlık bir ormanlık alanda binlerce yıldızı görünce ya da gece denize girme keyfini yaşayınca günün yorgunluğunu atıyorsunuz. Karavanın bir diğer güzel yanı da hayatla her gün iç içe olmanız. Bu şu demek karavanla bir yere gittiğimiz zaman bile aklınız bir köşesinde sürekli “Şunu alayım, bu eksikti, acaba şöyle bir şey yapılır mı?” gibi fikirler dolaşıyor ve bu da sizi aslında rutinden uzaklaştırıyor.”

UNUTULMAZ ANILAR BİRİKİYOR
Karavanla tatil, çocuklu aileler için unutulmaz anılar sunarken beraberinde bazı zorlukları da getiriyor. İşte ailelerin gözünden bu deneyimin artı ve eksileri:

ARTI YÖNLERİ
Özgürlük hissi: İstediğimiz yerde durup çocuklarla doğada zaman geçirmek paha biçilemezdi. Her sabah farklı bir manzaraya uyanmak, onlar için macera gibiydi.
Doğayla iç içe olmak: Beton yığınlarından uzaklaşıp ağaçların altında kahvaltı etmek, çocukların ruhuna çok iyi geldi.
Aile içi bağ güçleniyor: Alan dar olunca herkes birbirini daha çok dinliyor. Birlikte yemek yapmak, yatak hazırlamak bir oyun haline geldi.
Teknolojiden uzaklaşma fırsatı: Ekranlar sınırlı olunca, ellerine kitap aldılar, taşlarla evcilik oynadılar. Doğal oyuncaklar en güzeliymiş.

EKSİ YÖNLERİ
Alan kısıtlı: Bir çocuk için bile dar sayılabilecek karavanlar, yağmurlu günlerde fazlasıyla bunaltıcı olabiliyor.
Tuvalet ve hijyen sorunları: Küçük çocuklarla kamp alanı dışında kalıyorsanız, tuvalet konusu ciddi bir stres kaynağı.
Rutinlerin bozulması: Uyku saatleri, yemek düzeni hepsi altüst oluyor. Her çocuk bu değişime kolay adapte olamıyor.
Güvenlik: Doğayla baş başa olmak güzel ama bazen çok ıssız hissediyorsunuz. Geceleri çocuğun güvenliği için ekstra dikkat gerekiyor.
Bu yüzden korunaklı kamp alanlarını tercih etmek şart.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu