SAĞLIK

Öksürüğe ne iyi gelir?

Hemen hemen herkes öksürüğün ne kadar hayatı zorlayıcı bir durum olduğu konusunda hemfikirdir. Sıradan bir öksürük haftalarca sürebildiği gibi boğaz ağrısına, kas zorlanmalarına ve uykunun bölünmesine yol açabilir. Bu yüzden öksürük için çare aranması ve sorunun çözümüne yönelik ürünlerin geniş bir pazar olması şaşırtıcı değil.
Peki bu yöntemler gerçekten işe yarıyor mu, yoksa mutfak dolaplarımızdaki ürünlerle öksürükten kurtulmak mümkün mü?
BBC Türkçe’nin haberine göre BBC Radio 4 dinleyicilerinden birisi bu soruyu sordu. Programın sunucusu Greg Foot da cevabı bulmak için konunun uzmanına, Manchester Üniversitesi’nde göğüs hastalıkları profesörü olan ve bir öksürük kliniği yöneten Jacky Smith’e başvurdu. Smith’e göre iki temel öksürük tipi var: Kuru ve gıcıklı öksürük ile genellikle balgam eşlik eden göğüs kaynaklı öksürük.

SICAK İÇECEKLER İYİ GELİR
Her ikisine yönelik şuruplar mevcut. Bu ilaçlar öksürüğü tamamen geçirmez ama biraz hafifletebilir.
Yine de Smith bunları hiç kullanmıyor. Hangi tür öksürük olursa olsun, en çok güvendiği şey bal ve limon.
Peki bunun bilimsel sebebi ne? Hangi yiyecekler gerçekten öksürüğü kesmeye yardımcı olabilir? Ya da tam tersine, öksürüğü kötüleştirebilir?
Bal: Sıcak suya bal ve limon eklemek, klasik bir ev yapımı öksürük ilacı. Smith’e göre bilimsel açıdan en umut verici besin bal. Smith, “Çok tatlı şeylerin dile temas ettiğinde öksürük refleksini baskılayabildiğine dair bazı kanıtlar var” diyor. Bal söz konusu olduğunda ise özellikle gece öksüren çocuklarda öksürük miktarını azalttığına dair kanıtların olduğu dile getiren Smith, “Öksürük şuruplarında boğazı kaplayan ve yatıştıran maddeler bulunur; bu, insanların soğuk algınlığında hissettikleri o gıdıklanmayı hafifletebilir. Balda da durum aynı” diye konuşuyor.
Zerdeçal: Zerdeçalı içecek olarak tüketmenin bazı faydaları olabilir. Smith “Boğazınız hassas ve gıcıklı olduğunda yutkunmak bile muhtemelen boğazdaki tahrişi azaltarak öksürüğü baskılamaya yardımcı olur” dedikten sonra ekliyor: “Eğer içtiğiniz şey sıcak ve yatıştırıcıysa, etkisi daha da artabilir.”
Zencefil ve sarımsak: Zencefil ve sarımsak, boğaz ve solunum yollarındaki bazı iyon kanallarını (öksürüğü tetikleyen küçük reseptörleri) aktive ediyor. Söz konusu TRPA1 reseptörlerinin, solunum yollarımızı zararlı kimyasallardan korumak ve yiyeceklerin akciğerlere kaçmasını engellemek için olduğunu vurgulayan Smith, “Boğazdaki bu reseptörleri zencefil veya sarımsakla ‘doldurmak’, onları duyarsızlaştırabilir” diyor.

ÖKSÜRÜK REFLEKSİNİ AZALTIYOR
Bitter çikolata: Çikolatada ‘theobromine’ adlı bir kimyasalın olduğunu kaydeden Smith, birkaç yıl önce bir şirketin, bu maddeyi öksürük ilacı olarak geliştirip geliştiremeyecekleri yönünde deneyler yaptığını söylüyor: “Çünkü laboratuvar araştırmalarında theobromine’in öksürük refleksini tetikleyen sinirlerin hassasiyetini azalttığı görülmüştü. Ama etkinin oldukça küçük olduğu anlaşıldı.”

KAFEİN ÖKSÜRÜĞÜ KÖTÜLEŞTİREBİLİR
Yıllardır klinikteki birçok hastasının süt ve süt ürünlerinin öksürüklerini kötüleştirdiğini söylediğini belirten Smith, buna rağmen bu konuda hiçbir bilimsel kanıt olmadığını da sözlerine ekliyor: “Belki de boğazı kaplayan bir yapıları olduğu için, eğer balgamlı bir öksürüğünüz varsa sizi daha kötü hissettirebilir.”
Smith’in kliniğinde öksürüğü inceleyen hastalardan uzak durmalarını istedikleri tek şey ise kafein: “Kafeinin öksürüğü artırdığına dair doğrudan bir kanıt yok. Ancak kafein asit reflüsünü tetikliyor ve reflüyü artıran her şey öksürüğü de tetikleyebilir.”

ÇAY MI KAHVE Mİ DAHA FAYDALI?
Çay da, kahve de gündelik hayatta tüketilen popüler içecekler ancak uzmanlara göre biri diğerinden çok daha faydalı
İndependent Türkçe’nin haberine göre yeni bir araştırma, düzenli çay içenlerin kemik erimesi yaşama ihtimalinin kahve içenlere göre daha düşük olabileceğini gösterdi.
Araştırmacılar her gün çay içenlerin, kemik mineral yoğunluğunun (KMY) içmeyenlerden yüksek olduğunu buldu.
Orta düzeyde kahve tüketiminin kemik yoğunluğu üzerinde olumsuz bir etkisi saptanmadı. Öte yandan günde 5 fincandan fazla kahve içenlerin KMY seviyelerinin düşmesi, aşırı tüketimin kemik sağlığına zarar verebileceğine işaret ediyor.
Hakemli dergi Nutrients’ta yayımlanan sonuçlar, kadınların kahveden daha olumsuz etkilendiğini, çayınsa özellikle obez kadınlara fayda sağladığını gösterdi.
Profesör Enwu Liu’ya göre bulgular, her gün bir fincan çay içmenin yaşlanırken kemik sağlığını desteklemenin basit bir yolu olabileceğine işaret ediyor. Liu “Orta düzeyde kahve içmek güvenli görünse de özellikle kadınların çok yüksek seviyede tüketmesi pek ideal olmayabilir” diyor. Ancak bu sonuçlara dayanarak yaşam tarzında radikal değişiklikler yapılmaması uyarısında da bulunuyor. Araştırmacı “Sonuçlarımız, kahveyi bırakmanız veya litrelerce çay içmeye başlamanız gerektiği anlamına gelmiyor” diye açıklıyor.

10 BİN KADIN İNCELENDİ
Flinders Üniversitesi ekibi, 65 yaş ve üstü yaklaşık 10 bin kadının verisini 10 yıl boyunca analiz ederek kemik yoğunluklarını ölçtü. Çay içenlerin, içmeyenlere kıyasla toplam kalça KMY’sinin biraz daha yüksek olduğunu tespit ettiler.
Uzmanlar aradaki fark mütevazı olsa da kemik yoğunluğundaki küçük iyileşmelerin bile büyük gruplarda kırık sayısını azaltabileceğini söylüyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu