MURAT ÖZBOSTAN / Sultanlarımız artık global bir markadır!
Türk sporunda altın günler yaşıyoruz. Hem voleybolda hem de basketbolda tarihi bir başarıya imza attık. Futbolda da Gürcistan’ı evinde yendik. Sıra İspanya’da inşallah! Önce Sultanlar’dan başlayalım. Japonya gibi disiplinli ve teknik bir takımı geçmek, final öncesi öz güvenimizi tavan yaptırdı. Japonya, hızlı ve teknik oyunuyla ilk seti 25-16 aldı. Ancak millilerimiz, bu sete takılmadan mental olarak o kadar çabuk toparlandı ki, koç Santarelli’nin taktik değişiklikleri ve oyuncuların sakin kalması, geri dönüşün anahtarı oldu. Bu zafer, Türk voleybolunu dünya sahnesinde daha da görünür kıldı. Filenin Sultanları, artık sadece bir takım değil, global bir markadır. İlk kez Dünya Şampiyonası finaline çıkan kadın voleybol takımımız, müthiş bir mücadele ruhu, taktiksel disiplin ve dünya çapında bir performans sergiledi. Ebrar, Vargas, Eda ve diğerlerinin liderliğinde kupa hayali artık çok yakın!. Bu başarı, sadece voleybolu değil, Türk sporunu ve genç nesilleri de ilhamla dolduruyor.
ATAMAN’IN LİDERLİĞİNDE MÜTHİŞ BİR ORKESTRA!
VE basketbol… 12 Dev Adam’ın tekrar dirilişine tanıklık ediyoruz. Tüm maçlarını kazanan Ay-Yıldızlı takımda koç Ergin Ataman büyük övgüyü hak ediyor.. Hem saha içi hem de saha dışı söylemleriyle gerçek bir liderlik örneği gösterdi. İsveç maçında üçüncü çeyrekteki savunma devrimi (6.5 dakikada 2 sayı) Ataman’ın hamleleriyle geldi. Oyunu okuyup doğru rotasyonlar ve savunma planıyla maçı çevirdi. Ataman, Alperen Şengün, Cedi Osman, Larkin gibi yıldızları bir orkestra gibi yönetti. Genç oyuncular (Bona, Osmani) ve veteranları harmanlayarak takım kimyasını üst düzeye çıkardı. İsveç karşısında 34. dakikada eşitlik anında (69-69) soğukkanlı kalarak doğru oyunculara sorumluluk vermesi, zaferi getirdi. Panathinaikos’la EuroLeague şampiyonluğu, Anadolu Efes’le iki EuroLeague zaferi ve şimdi milli takımla tarihi bir çeyrek final. Ataman, Türk basketbolunun efsanesi olduğunu bir kez daha kanıtladı. Tebrikler 12 Dev Adam.