BEŞİKTAŞFENERBAHÇEGALATASARAYGÜNDEMSPORTRABZONSPOR

Muharrem İnce telefonda ne söyledi, ne cevap aldı? Memleket Partili isim sabah.com.tr’ye konuştu! “Gidenler mahalle temsilcisi bile olamayacaklar”

6 Ağustos saat 15.17’de Muharrem İnce’nin kendi numarasından aradığını belirten partili isim, HTS kayıtlarıyla da doğrulanabilecek bu görüşmede son derece sert, tehditkâr ve hakaret dolu bir dil kullanıldığını ifade etti. İnce’nin kendisine “Beni bulacağını, bacaklarını kırdıracağını” söylediğini aktaran partili, “Ben de yaptığı hakaretlere ‘bu sensin’, ettiği küfürlere ise ‘aynen sana iade ediyorum’ dedim. Tehditlerine ise ‘gel seni bekliyorum, ben buradayım, sen neredesin?’ şeklinde karşılık verdim. Sert tepki görünce telefonu yüzüme kapattı.” dedi.

Bu tür bir üslubun siyasette de insani ilişkilerde de yeri olmadığını vurgulayan Özdoğan, “Allah ülkemizi korumuş açıkçası. Bu arkadaş iki defa cumhurbaşkanı adayı oldu. Şimdi de CHP düşünsün, biz halas olduk.” diyerek sürece dair net bir duruş sergiledi. İnce’nin öfkesinin arkasındaki esas nedenin, partiyi sorgusuz sualsiz dağıtamamış olması olduğunu savunan Özdoğan, “Kapatma sürecine karşı çıkan bizler, fikri bir direnç ortaya koyduk. Bu direnç, o çok alıştıkları ‘ben ne dersem o olur’ anlayışına ters düştü. Tepkisi bundan kaynaklı.” şeklinde konuştu.

Memleket Partisi’nin, CHP’ye yedeklenmek için değil, Türkiye’yi akıl ve ahlakla yönetmek için kurulduğunu vurgulayan Özdoğan, “Herkes peşinden sürüklenir sandı, yanıldı. Bu dava kişilere değil, ilkelere bağlı. Ne tehdit ne baskı bizi yolumuzdan döndüremez. Memleket fikriyatını yaşatacağız, partimizi ayakta tutacağız.” dedi.

Kendisi dışında başka isimlerin de benzer baskılara maruz kaldığını belirten partili, “Bana ulaşan bilgilere göre, diğer arkadaşlara da benzer tehditler ve yıldırma girişimleri var. Ama unutulmamalı: Bu parti bir kişinin değil, fikre inanan binlerce insanın ortak emeğidir. Kimse bu inancı tehdit, baskı veya küfürle susturamaz.” ifadelerini kullandı.

Muharrem İnce’nin CHP’ye geçişinden sonra aradığını bulamadığını söyleyen Özdoğan, “Bunu en iyi kendisi bilir ama dışarıdan baktığımızda, siyasi bir boşluk arayışının kişisel hesaplarla dolduğu görülüyor. Ne yazık ki bu geçişin toplumsal bir heyecan ya da umut yarattığını söylemek mümkün değil.” dedi.

İnce’ye ne mikrofon verildiğini, ne mitinglere çağrıldığını ne de Türkiye’nin en sıcak gündemlerine dair konuşmasına izin verildiğini savunan Özdoğan, “Arada seçim otobüsü üzerinden birkaç saniye el sallamasına müsaade ediliyor. Anlaşılan, kendisine orada bir alan açılmamış olmalı ki, peşinden giden bazı arkadaşlara da bir mevzi sağlayamadı. Gidenler mahalle temsilcisi bile olamayacaklar, bunu göreceğiz.” dedi.

Öte yandan, kurultay sürecinde “parti kapatılsın” diyen bazı isimlerin sonrasında pişmanlıklarını dile getirdiğini söyleyen Özdoğan, “Bizi arayıp mücadelemizi takdir ettiklerini söylüyorlar. Partinin mutlaka ayakta kalması gerektiğini vurguluyorlar. İnanıyoruz ki önümüzdeki günlerde bu düşünce daha da güçlenecek. Bugün sessiz kalan birçok arkadaşımız da yeniden Memleket fikriyatına yönelecek.” diyerek sürecin kendileri açısından kapanmadığını vurguladı. “Tehdit ve baskılara boyun eğmemiz mümkün değildir zira biz sadece Allah’tan korkarız.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu