Şarkıcı Oğuzhan Koç‘un paylaşımının ardından Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu ve çeşitli sanatçılar Spotify‘a tepkisini dile getirmişti.
Ben de bir yazı yazmıştım.
Dün Spotify’a yakın kaynaklardan bilgilendirme yazısı paylaşıldı.
CNBC-E’nin haberine göre Spotify’ın 2021’den bu yana Türkiye‘de Ticaret Bakanlığı‘na kayıtlı bir tüzel kişilik olarak faaliyet gösterdiği belirtilen bilgilendirme yazısında, Türk müziğinin hem yerelde hem de globalde ciddi bir büyüme kaydettiğine dikkat çekildi.
2024 yılı Wrapped verilerine göre, yılın en çok dinlenen ilk 10 sanatçısının ve ilk 10 şarkısının tamamının Türk sanatçılara ait olduğu belirtildi.
Spotify’ın Türkiye müzik ekibi hangi müzik türünde üretim yapıyor olursa olsun yerel sanatçıları sürekli olarak desteklediğine dikkat çekildi.
Öncelikle bu resmi bir açıklama değil. Haberin de Spotify’a yakın kaynaklardan bilgilendirme diye yapılması da saçma bir durum.
Kim bu yakın kaynaklar. Spotify ve saz arkadaşları mı?
Resmi açıklamanın yapılmaması şirketin Türkiye’yi hiç umursamadığını gösteriyor.
Açıklama diye paylaşılan bilgiler de bomboş. Yönetilen eleştirilere cevap verilmemiş.
Wrapped verileri global mi Türkiye’ye mi ait o bile belli değil!
Türkiye’de en çok Türk şarkıcıların dinlenmesinin haber değeri bile yok.
Dalga geçmiş bile olabilirler.
Oysa cevap bekleyen birçok soru var!
Dünyanın en büyük dijital müzik platformundan biri neden Türkiye’de temsilcilik açmadı?
Bu soruya Kültür Turizm, Ulaştırma ve Altyapı bakanlıkları da yanıt vermeli!
Diğer teknoloji devleri Türkiye’de temsilcilik açarken Spotify neden açmadı?
Arada kaynadılar mı, unutuldular mı?
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, Spotify’ın vergisel yükümlülüklerini yerine getirmediğini açıkladı.
Ticaret Bakanlığı’na kayıtlı bir tüzel kişilik olarak faaliyet gösteren bir küresel şirket vergi yükümlülüklerini nasıl yerine getirmez?
Mumcu’nun paylaştığı bilgi hatalı mı? Hatalı değilse bu daha büyük skandal!
Bu zamana kadar neredeydiniz? Sanatçılar seslerini yükseltmese, medya konuyu gündeme taşımasa Spotify vergisiz, temsilcisiz çalışmaya devam mı edecekti?
Gelelim asıl önemli sorulara; Spotify’ın algoritmaları hangi kriterlere göre işliyor?
Örneğin En İyi 50 Türkiye listesinde bile neden yasaklı madde kullanımını, argoyu ve şiddeti özendiren arabesk rap şarkılar çoğunluğu oluşturuyor?
“Gençler bunları dinliyor” demek gerçekçi olmaz.
Tarkan, Kenan Doğulu, Duman, Teoman bile genelde En İyi 50 Türkiye listesine giremezken, gençleri zehirleyen sakıncalı şarkılar nasıl listenin tepesinde yer alıyor?
Büyük paralar kazan ama temsilci bile açma!
Sanatçıları muhatap alma ama gençleri yozlaştıran şarkıları öne çıkar!
Hayırdır Spotify, yürek mi yedin? Bu gücü, cesareti nereden buluyorsun?
***
UÇAK İNİNCE AYAĞA KALKANLAR YANDI!
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan yeni genelgeye göre uçaklar park pozisyonuna tam olarak ulaşmadan ve kemer ikaz ışığı sönmeden ayağa kalkan yolculara para cezası uygulanması gündemde.
Kemer ışığı sönmeden ayağa kalkan, baş üstü dolaplarını açan ya da anonslara rağmen yerinden kalkmakta ısrar eden yolcular “Kural Dışı Hareket Eden Yolcu” statüsünde değerlendirilecek ve para cezası uygulanacak.
Geç alınmış doğru bir karar!
Ne yazık ki, bazılarına medeni olmayı öğretmek için para cezası uygulamak gerekiyor.
Uçak yolculuğunun en nefret ettiğim kısmı uçak daha park pozisyonuna geçmeden ayağa kalkılması!
Minibüs yolcusu gibi ayakta bazen 15-20 dakika inatla ayakta bekliyorlar ve oturan yolcuları da strese sokuyorlar.
Eğer uçak körüğe yanaşmadıysa otobüste de bekliyorsunuz ve zaman kazanmıyorsunuz.
Uçak körüğe yanaşsa bile bir dakika erken inince ne oluyor? Bavul bekliyorsun, dış hatlar yolcusuysan pasaport kontrolünden geçiyorsun.
Bavul yoksa bile bir-iki dakika erken çıkmak için kuralları ihmal etmek magandalıktır.
***
YUNAN AJANI BİLE BUNU YAPMAZ!
İzmir Çeşme’de Ilıca plajında tuvalet ücretinin 100 TL olduğunu gösteren fotoğraf, sosyal medyada gündem oldu.
Ve şu tarz yorumlar yapıldı: “Bu fiyat normal mi?” , “10 şişe su alınır”, “Tuvalet artık lüks oldu.”
Sonra Çeşme Belediyesi, Ilıca plajında tuvaletler, kabinler ve duş alanlarının ücretsiz olduğunu, bazı kişilerin kabine 100 TL ücretli ibaresi ekleyip fotoğrafı paylaştığı açıklandı.
Ama bu fotoğraf paylaşılmaya, espriler yapılmaya devam ediyor.
Ve insanlar “Yunanistan’a neden gidiyoruz şimdi anladınız mı?” diye yorumlar yapıyorlar.
Evet, Çeşme’de tatil yapmak artık pahalı ama plajda tuvalet 100 TL olacak kadar değil!
O yazıyı yazıp, paylaşanlar Yunan ajanları kadar ülkeye zarar vermiş olabilirler!
Bu kişiler mutlaka kameralardan tespit edilmeli ve ibretlik bir ceza uygulanmalı!
Bu olay şaka kabul edilmemeli, bildiğin kara propaganda yapmışlar.
***
ÖNCE KOCANI BOŞA
Adana’da kedisini kaybeden Zeynep Eğri, “Kedimiz bizim her şeyimiz. Onu bulana 15 bin lira ödül vereceğim” diyor.
Yurt dışında çalışmaya giden eşi Hamza Eğri’nin de kediyi çok sevdiğini belirten Zeynep Hanım, kocasının gurbete gitmeden önce “Kediye iyi bak bir şey olmasın, ona bir şey olursa seni boşarım” dediğini belirtiyor.
Ve “Kedim kayboldu ona mı yanacağım kocam beni boşayacak ona mı yanacağım çok kötü durumdayım” diyerek yardım istiyor.
Kediler gerçekten harika canlılar. Bazıları onları evlat gibi seviyor. Sakın ailenin dağılmasını isteyen biri, bu kediyi çalmış olmasın?
Baksanıza koca kediyi kaybedersen seni boşarım demiş. Bu anormal bir durum.
Bence kadın önce kocasını boşasın.
***
Altyazı
“Zulmün dili, dini, ırkı olmaz! Vicdan sahibi bir insan tanrısal içgüdülere sahiptir ve sahiplenir.” (Schindler’in Listesi)
