MEVLÜT TEZEL / Motosiklet terörü bitmiyor, artıyor!

Türkan Şoray, Fatma Girik, Emel Sayın gibi yıldızlarla birçok filmde başrolü paylaşan, Yeşilçam’ın efsane aktörü Engin Çağlar‘ın ölüm haberini ilk aldığımda “Yaşlılıktan hayatını kaybetti herhalde” dedim.
Ne yazık ki, 85 yaşındaki Çağlar, İstanbul Şişli’de bir motosikletin çarpması sonucu hayatını kaybetti.
Kaza anında bile Çağlar genç delikanlılar gibi koşarak yolun karşısına geçiyordu!
Çağlar, üç yıl önce Fatma Girik’in cenazesinde Ediz Hun’un “Engin’cim nasılsın, sağlığın nasıl?” sorusuna “Gayet iyiyim, aspirin bile içmiyorum” diye yanıt vermişti.
Ne yazık ki, ülkemizde kendine bakmak, sağlıklı yaşamak da yetmiyor!
Çağlar yolun karşısına yaya geçidinden geçmediği için hatalıydı ama motosiklet sürücüsü 21 yaşındaki Berkay G., da çok hızlı gidiyordu.
Çağlar’ı görmemesi de garip. Şimdi o da hapiste!

2024 yılında ise yaşanan 444 bin 881 trafik kazasının 94 bin 95’i motosiklet kazası olarak kayıtlara geçti. Motosiklet sürücülerinin kusurlu olduğu kazalarda maalesef bin 584 vatandaşımız hayatını kaybetti.
Bunun bin 228’si motosiklet sürücüleriydi.
Sorunun boyutunun daha iyi anlaşılması için yazayım; geçen yıl günde 4,3 canımızı motosiklet kazalarında kaybettik!
Bunun adı motosiklet terörüdür!
2025 Temmuz itibarıyla da 6 milyon 769 bin 964’e ulaştı.
Motosiklet kullanım oranı artıkça motosiklet sürücülerinin karıştıkları kazalar da artıyor.
Motosiklet sürücüleri bir türlü anlamak istemiyorlar ama kaldırımdan gitme, trafikte tersi yönünde hareket etme, sinyal vermeme, kırmızı ışıkta geçme hakkınız yok!
Motosiklet terörü yetmezmiş gibi bir de ‘sessiz bela’ scooter’lar çıktı!
Normal kaldırımda yürürken sesini duymadığınız için arkadan gelip çarpıyorlar!
Yolda gitseler kendi hayatlarını tehlikeye atıyorlar, kaldırımda gittiklerinde ise yayalara çarpıyorlar!
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, son dönemde motosiklet terörüne karşı denetimleri ve cezaları artırdı ama motosiklet sürücüleri kurallara uymamaya devam ediyorlar!
Çünkü eskiden motosikletlilerin kural ihlallerinin görmezden gelinmesi, cezaların caydırıcı olmaması motosiklet sürücülerinde kuralsızlığı alışkanlık haline getirdi!
Artık karşıdan karşıya geçerken, kaldırımda yürürken bile can güvenliğiniz garanti değil!
Motosiklet ve scooter sürücülerine kurallara uymayı öğretecek, özellikle motosiklet terörünü bitirecek kapsamlı bir çalışmalara ihtiyaç var!
***
ABİDE-İ HÜRRİYET’TEKİ MOTOSİKLET KAOSU
Efsane aktör Engin Çağlar’ın motosiklet çarpması sonucu hayatını kaybettiği Şişli’deki Abide-i Hürriyet Caddesi’nde meğer sürekli motosiklet kazası yaşanıyormuş.
Bunu, o bölgede yaşayan deneyimli gazeteci arkadaşlarımdan öğrendim. Muhabir arkadaşımız Gökhan Gökduman da bölgeye çok hakim.
Arkadaşlarımın dediğini yaptım Google’a ‘Abide-i Hürriyet Caddesi’ yazınca karşıma birçok motosiklet kazası haberi çıktı.
Gökduman ise sorunu şöyle özetledi: “Abide-i Hürriyet Caddesi şehrin en kilit noktalarından biri ve sürekli motosiklet kazaları yaşanıyor.

Çağlar’ın kaza geçirdiği Marriott Hotel’in önü ise trafiğin üç noktadan kesişme noktası. Kaza yerinin hemen 20 metre ötesi ise moto-kuryelerin ve yemek servisi yapan motosikletlilerin buluşma noktası. Tek yön olmasına rağmen trafiğe girmemek için moto-kuryeler caddeye ters yönden de giriyor! Paket yetiştirme telaşı yaşadıkları için sürekli kaos çıkarıyorlar, kazalara neden oluyorlar.
‘TEHLİKELİ BİR NOKTA’
Şişli Camii önünde kasis varken, trafiğin başlama kesişme noktası olan bu yerde kasis yok. Yaşlı yayalar ve karşıdaki okul nedeniyle çocuklar için her zaman tehlike arz eden bir nokta burası.”
Gökhan Gökduman’ın trafik müfettişi gibi teknik analiz yaparak anlattığı, Engin Çağlar’ın hayatını kaybettiği Abide-i Hürriyet Caddesi ve Marriott Hotel’in önündeki motosiklet terörü için umarım önlem alınır.
***
ÇOK ÇOCUKLU AİLELER NE OLACAK?
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun hazırladığı kararla birlikte, elektrik faturalarına uygulanan devlet desteğinde yeni bir sınır getirildi.
Yıllık elektrik tüketimi 4 bin kilovat saatin (kWh) üzerinde olan mesken aboneleri artık sübvansiyon kapsamında değerlendirilmeyecek.
1 Ocak 2026’da yürürlüğe girecek yeni uygulamadan Türkiye’deki hane halkının yaklaşık yüzde 6’sının etkileneceği hesaplanmış.
Bu yüzde 6’nın tamamının zengin olduğunu sanıyorsanız yanılıyorsunuz!
Yeni düzenleme, aylık ortalama 984 TL’nin üzerinde fatura ödeyen kullanıcıları doğrudan etkileyecek.

Bu seviyeyi aşan kullanıcılar, devlet desteği olmadan daha yüksek tarifeden elektrik kullanacak.
Yeni düzenlemenin özellikle evden elektrikli araç şarj edenlerin elektrik tüketimini artırmasına karşı alındığını iddia edenler var.
Bu düzenleme ile birlikte elektrikli otomobilini evden şarj edenlerin 4 bin kWh limiti rahatlıkla aşar.
Kabaca bir hesapla geçtiğimiz yıl evden şarj edilen bir araç kilometre başına 0.53 TL harcıyordu.
Devletin sübvansiyon ettiği elektrikle araç şarj edenler neredeyse bedavaya araç kullanıyorlardı!
Eğer yeni uygulama evden elektrikli araç şarj edenlere karşı alındıysa, çamaşır, bulaşık, kurutma makinesinin vs. durmadan çalıştığı çok çocuklu ailelerin günahı ne?
Kaçak elektriğin yoğun kullanıldığı şehirleri bir kenara koyarsak (niye koyuyorsak, onların ayrıcalığı ne bilmiyorum), yazın çok sıcak geçtiği, klimasız yaşanmayan illerde de elektrik faturaları katlanır!
Evde soba, kombi yerine elektrikle ısınanlar da bu durumdan etkilenir!
Elbette durumu çok iyi olup da evden elektrikli otomobil şarj edenler, yüzme havuzlu, büyük villalarda yaşayıp ucuz elektriği çok kullananlar için devlet sübvansiyonu olmasın ama zorunluluktan çok elektrik kullananlara da bir çözüm üretilmeli!
***
Altyazı
“Demek hürriyet böyle görkemli alkışlarla kaybediliyormuş! (Star Wars)




