YAZARLAR

MEVLÜT TEZEL / Cezalar gelire göre kesilsin

Trafik cezalarındaki yeni düzenlemeyle birlikte artık bir yılda altı kez kırmızı ışıkta geçenlerin ehliyeti iptal edilecek.
Bir yılda beş kez hız ihlali yapan sürücüler, psikiyatri uzmanına yönlendirilecek.
Beş yılda iki kez ambulans ve itfaiyeye yol vermeyenlerin ehliyetleri iptal edilecek.
Suçun tekrarında cezaların katlanarak artması güzel bir gelişme.

Öte yandan bazı zenginler için bu para cezaları caydırıcı olmuyor.
İki yıl önce Belçika‘da, trafik ve inşaat kurallarını ihlal ettiği için milyoner bir iş insanına, savcının 10 bin euro talebine karşın, mahkeme tarafından 160 bin euro para cezası verildi.
Bu karar tartışma yaratınca yargıç, suçlunun “zengin olduğu için kendisini dokunulmaz sandığını” ve bu nedenle ceza miktarını arttırdığını açıkladı.
Türkiye‘de de zengin olduğu için kendini dokunulmaz sananlar var.
İskandinav ülkeleri başta olmak üzere, Almanya, İspanya, İsviçre, Fransa ve Portekiz’de olduğu gibi ceza kesilirken suçlunun gelir durumu dikkate alınsa daha caydırıcı olur.
Sadece trafik cezalarında değil, her türlü cezada gelire göre ceza uygulanmalı!

***

GEÇ ALINMIŞ DOĞRU BİR KARAR
Resmi Gazete‘de yayımlanan karara göre artık yabancı plakalı araçlar, Türkiye’de yedikleri cezaları ödemeden ülkeden çıkamayacak.
Daha önce de bu konuyla ilgili yazmıştım;
Türkiye’ye tatil için otomobille gelen gurbetçilerden bazıları aşırı hız yapıyor, kırmızı ışıkta geçiyor, makas atıyor vs. trafik kurallarını uymuyorlardı.
Eskiden polise yakalanmadıkları sürece kameralara yakalansalar bile ceza ödemeden ülkelerine dönüyorlardı.

Ceza ödememek gurbetçilerin kural ihlallerini artırıyordu.
Ve bu da eşitsizliği ortaya çıkarıyordu.
Türkiye’de yaşayanlar radara yakalanmamak için dikkatli araç kullanırlarken, yanlarından yabancı plakalı araçların 200 km hızla geçmeleri sinir bozucu bir durumdu.
Artık kurallara uymayanlar ceza ödemeden sınırdan geçemeyecek.
Geç alınmış doğru bir karar.

***

KÖPEĞE İŞKENCE İDDİASI
Hasan Abi kim bilmiyorum. Google’a yazınca Twitch yayıncısı olduğu çıkıyor.
Bu şahısın Twitch yayınlarında köpeğini kadrajda tutmak için şok tasmasıyla elektrik verdiği iddia ediliyor.
O da bunu reddediyor.

Köpeğin boynundaki şok tasmasına benziyor. Sosyal medyaya düşen görüntülerde köpek arada bir irkilip bulunduğu yerden kaçamıyor!
Canlı yayınlarda çok paralar kazandığı iddia edilen bu şahıs, dikkat çekmek için şok tasmasıyla elektrik veriyorsa köpeğine işkence yapıyor demektir!
Bazı insanların para için yapmayacağı şey yoktur!
Eğer bu iddia doğruysa umarım bu şahsın da boynuna bir gün şok tasması takılır!

***

KORUYALIM MI, YENİ GEZEGEN Mİ BULALIM?
Amazon’un kurucusu Jeff Bezos, Italian Tech Week’te yaptığı konuşmada önümüzdeki birkaç on yılda milyonlarca insanın uzayda yaşayacağını, robotların tüm işleri üstleneceğini açıkladı.
Bezos’un diğer açıklamaları da ilginç:
“İnsanlar uzaya gitmek zorunda oldukları için değil, istedikleri için orada yaşayacak.” “Yapay zekâ sistemleri ise Dünya üzerinde değil, yörüngede kurulan dev merkezlerde faaliyet gösterecek.
Bu merkezler kara üzerinde inşa edilemeyecek kadar büyük sistemlerin yerini alacak. Uzay, insanlığın üretim ve inovasyon üssü olacak” Ona göre insanlığın geleceği için uzay artık kaçınılmaz rota!
Bezos aynı zamanda uzay turizmini başlatan Blue Origin’in kurucusu olmasa uzayda yaşam için böyle tutkulu konuşur muydu?
Sonuçta uzay turizmi için büyük yatırım yaptı!

Uzay teknolojileri şirketi SpaceX’e 5 milyar dolardan fazla yatırım yapan Elon Musk da uzayda koloni kurmak için yanıp tutuşuyor.
Ultra zenginler sermayesini uzaya yatırdı diye uzayda mı yaşayacağız?
Elbette insanın evriminin gelecekteki basamakları arasında uzayda yaşamak da var.
Peki, bunu gerçekleştirmek için doğayı yok etmeye, dünyanın kaynaklarını çılgınca harcamaya gerek var mı?
Christopher Nolan’ın ‘Yıldızlararası’ filmindeki temel tartışma konusu da aynıydı; dünyayı son ana kadar koruyalım mı yoksa yaşamaya uygun yeni bir gezegen mi arayalım?
Ünlü fizikçi Stephen Hawking, 2006 yılında, bir asteroit çarpması veya nükleer savaş durumunda insanların diğer güneş sistemlerindeki gezegenleri kolonileştirmeye başlaması gerektiğini söylemişti.
Hadi nükleer savaşı başlatacak bir delinin çıkmasını önlüyoruz ve önlemeye devam ettik diye düşünelim.
Bir asteroitin çarpma ihtimaline karşı mı dünyanın kaynaklarını yaşanabilir bir gezegen aramaya harcayalım?
Vergilerimizi uzaya araştırmalarına gömüp yaşanabilir bir gezegen bulduk ve dünyanın yok olmasına az zaman kaldı diyelim.
Dünyadan kaçacak gemilere asgari ücretliler ve orta gelirliler alınacak mı?
Musk, Bezos gibilerin ipiyle kuyuya inilmez, pardon uzaya çıkılmaz!
Dünyayı sonuna kadar sömürüp, son kullanım tarihi gelince roketlerine atlayıp kaçacaklar işte.
“Kaçmaya ömürleri yetmez” demeyin.
Bu ultra zenginler, uzun yaşamak için yılda bazen bir milyon dolar harcıyorlar.
Genetik bilim sayesinde ya da araba yedek parçası değiştirir gibi organ nakilleri yaparak 150 yıla kadar yaşarlarsa hiç şaşırmayın.
Özetle uzayda yaşayacak bir yer bulmak için de hayal satıyorlar!
Oksijensiz, cehennem ateşi gibi sıcak ya da ultra soğuk gezegenler arasında yaşanabilir birini bulmak içen maceraya atılmaya hiç gerek yok!
Dünyanın kıymetini bilelim ve onu yok etmeyelim yeter!

***

Altyazı
“Evlatlar, babalarını, hep hatırlamak istedikleri gibi hatırlarlar.” (Babam ve Oğlum)

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu