Menfi Tespit Davası Nedir? Menfi Tespit Davasında Bilirkişi Ücretini Kim Öder, İspat Yükü Kime Aittir?


Borç ilişkilerinde taraflar arasında yaşanabilecek bazı ihtilaflar, yalnızca belge üzerinden değil, yorum farklılıklarından da kaynaklanabilir. Bir ödeme iddiası, bazı durumlarda yalnızca taraflar arasında değil, hukuki sistem içerisinde de sorgulanması gereken bir konu hâline gelir. Bu sorgulama, çoğu zaman belgelerin diliyle değil, süreçlerin içeriğiyle açıklık kazanır. Menfi tespit davası nedir, bilirkişi ücretini kim öder, ispat yükü kime aittir gibi sorular sürece açıklık kazandırmak için sorulmaktadır.
Menfi Tespit Davası Nedir?
Menfi tespit davası, bir kişinin aslında borçlu olmadığını mahkeme yoluyla tespit ettirmek amacıyla açtığı özel bir dava türüdür. En yaygın şekilde, borçlu olduğu iddiasıyla hakkında icra takibi başlatılan ya da başlatılma ihtimali bulunan kişiler tarafından başvurulan bu dava, borçsuzluğun resmi olarak ortaya konulmasını sağlar. Dava hem icra takibi başlamadan önce hem de takip başladıktan sonra açılabilir.
Takip öncesinde açılan menfi tespit davası, haksız yere başlatılacak bir takip ihtimaline karşı kişiyi korumayı amaçlar. Takip sırasında açılan dava ise genellikle icra dosyasında yer alan borcun gerçekte mevcut olmadığını ileri sürerek takibin durdurulmasını talep eder. Özellikle senet, çek ya da yazılı borç belgeleri gibi dayanaklarla başlatılan takiplerde bu dava sıkça görülür.
Menfi tespit davası açan kişi, borçlu olmadığını mahkeme nezdinde ispatlamaya çalışır. Dava sonunda mahkeme borcun gerçekten mevcut olmadığına karar verirse, icra takibi iptal edilir ve davacı, borçlu olmadığı halde maruz kaldığı takipten kurtulmuş olur.
Menfi Tespit Davasında Bilirkişi Ücretini Kim Öder, İspat Yükü Kime Aittir?
Menfi tespit davası sırasında teknik bilgi gerektiren konularda mahkeme bilirkişi atayabilir. Örneğin bir senetteki imzanın davacıya ait olup olmadığı, ödeme hesaplarının doğruluğu ya da ticari defter kayıtlarının analizi gibi konular için bilirkişi görüşüne başvurulması gerekebilir.
Bilirkişi ücreti, bu incelemeyi talep eden tarafça başta mahkeme veznesine peşin olarak yatırılır. Genellikle davacı taraf kendi iddiasını ispatlamak amacıyla bilirkişi talep ettiği için, ücret de ilk etapta davacıdan alınır. Ancak davanın sonunda haksız çıkan taraf bu gideri karşılamakla yükümlü olur. Yani davacı haklı bulunursa, ödediği ücret davalıdan tahsil edilir. Mahkeme masraf yükünü son karar aşamasında kimin aleyhine hüküm verilmişse ona yükler.
İspat yükü ise genel ilkeye göre, iddia eden tarafa aittir. Menfi tespit davasında iddia eden, yani borçlu olmadığını ileri süren kişi olduğundan, borcun mevcut olmadığını ispatlama yükü davacıya düşer. Yani davayı açan kişi, “bu borç bana ait değil” diyorsa, bu iddiasını somut delillerle desteklemelidir. Ancak bazı özel durumlarda ispat yükü yer değiştirir. Örneğin, imzanın sahte olduğu iddia ediliyorsa, bu durumda imzanın gerçekliğini ispatlama görevi karşı tarafa geçer.