MELİH ALTINOK / Yaparsa CHP yapar

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yolsuzluk soruşturmasından tutuklu olan İmamoğlu’na destek için Bakırköy‘de düzenlediği mitingde “müjde”yi verdi.
SPD Başkanı Almanya Başbakan Yardımcısı ve Milli Savunma Bakanı ile görüşerek vetoyu kaldırttığını açıkladı. “Eurofighter’lar 14 gün sonra geliyor” dedi.
Özel geçtiğimiz gün Silivri ziyareti çıkışında konuyu bir kez daha açmış ve çabaları için Erdoğan’dan tebrik beklediğini söylemişti.
Ne var ki cevap Külliye’den değil, Silivri’den geldi.
Hakkındaki iddialara cevap vermek dışında LGS’den terörsüz Türkiye’ye, akran cinayetlerinden tütün baş alım fiyatlarına kadar her konuda açıklama yapan İmamoğlu da kendisini üstün başarılarından dolayı tebrik etti.
Kafanız karışmasın.
Evet, evet, yerli savunma sanayiimizin en önemli aktörlerinden olan Baykar’la davalık olmayı başaran İmamoğlu’ndan ve SİHA’ların teröristlere yönelik operasyonları nedeniyle Selçuk Bayraktar’ı tehdit eden Sezgin Tanrıkulu’nun CHP’sinden bahsediyorum.
Boşuna, yaparsa CHP yapar demedik ya.
***
MAHMUT ÖVÜR YILANIN KUYRUĞUNU YAKALAMIŞ
Dün Sabah’ta Mahmut Övür’ün, ICRYPEX isimli kripto ve borsa şirketinin CEO’sunun medyayla ilişkisine dair bomba bir yazısı yayınlandı.
Övür’ün “muhaliflerin kurtarıcısı” gibi ortaya çıkan ICRYPEX’in kurucusu Gökalp İçer’in karıştığı skandalla ilgili ulaştığı bilgiler kafalarda pek çok soru işareti uyandırıyor.
Zira yazıdan Fatih Altaylı ve Youtube’da yayın yapan pek çok gazeteciye sponsor olan Gökalp İçer’in, avukat bir kadınla uyuşturucu kullandıktan sonra avukatın hayatını kaybettiğini öğreniyoruz.
Mahmut Abi’nin çizdiği “Harp okulu mezunu, Davut yıldızı dövmeli” İçer profili, akla ABD’yi sarsan kökü dışarıda tehdit ve şantaj mekanizması Epstein’i getiriyor.
Evet, olayın bugüne değin basından gizlenebilmiş olması, şirketin sponsorluk motivasyonunu çok ama çok şüpheli hâle getiriyor.
“İçer’in gazeteciler dışında sponsor olduğu siyasiler de var mı?” sorusunun cevabını merakla bekliyoruz.
***
SOSYAL MEDYAYA KIZIYORUZ AMA…
Erzurum Palandöken‘de yaşayan yüzde 80 bedensel engelli Esin Sarıaslan anlatıyor:
“Yaklaşık 3 yıl önce üst kata taşınan komşularımız kalabalık bir aile ve özellikle akşam saatlerinde yoğun şekilde gürültü yapıyorlardı. Annem bu durumdan çok rahatsız oluyordu ama utanıp bir şey diyemiyordu. En sonunda çareyi polise haber vermekte buldum. 13 Temmuz gecesi polisi aradım, ekipler gelip uyarıda bulundu. O gece ses kesildi. Ertesi gün eve gitmek üzereydim. O sırada bir grup erkek önüme çıktı, ellerinde sopalar vardı. Hiçbir şey demeden üzerime saldırdılar. Tekmelerle, sopalarla vurdular. Engel olmaya çalışan kardeşimin başını yardılar. Polis o sırada geldi ama müdahale etmelerine rağmen saldırı sürdü. Tekerlekli sandalyem kırıldı. 100 bin TL değerindeki özel donanımlı aracım büyük hasar gördü. İçlerinden biri silah çekti ve beni ölümle tehdit etti. Bütün bunların nedeni sadece gürültü ettikleri için şikâyette bulunmam. Evden çıkmaya korkar oldum. Saldırganlar serbest. Ben engelli bir kadınım. Beni bu hale getirenler ellerini kollarını sallayarak dolaşıyor.”
Dün 5 kazmanın tekerlekli sandalyedeki kadını acımasızca dövdüğü görüntülerin yayınlanması üzerine saldırganlardan biri tutuklanmış. Diğeri de aranıyormuş.
Başka bir sey söylememe gerek var mı?
***
KAHRAMANLARIMI
Eskişehir’deki yangın söndürme çalışmalarında 5’i orman işçisi, 5’i de AKUT gönüllüsü olmak üzere 10 vatandaşımızı kaybettik. Sercan Utni, Hilmi Şahin, Eyüp Dereli, Tolunay Kocaman, Enes Kızılyel, Muharrem Can, İlker Onarıcı, Tekin Enes Sarıyıldız, Bayram Eren Arslan ve Alperen Özcan. Her biri ayrı bir hikâye… AKUT gönüllüsü Muharrem Can, TUSAŞ’ta mühendismiş. 6 Şubat depremlerinde de görev almış. Türk Hava Kurumu’nda çalışan endüstri mühendisi Bayram Eren Arslan uzun süredir AKUT gönüllüsüymüş. Çabuk büyümüş, 24 yıllık kısa ömrünün çoğunu yurdun dört bir yanında başı sıkışanların yardımına koşarak geçirmiş.
Ağaç için gözlerini kırpmadan ateş kapanına dalan kahramanlarımıza saygıyla.