YAZARLAR

MELİH ALTINOK / NATO kafa NATO mermer

Türkiye Cumhurbaşkanı Kuveyt, Katar ve Umman’ı kapsayan 3 günlük Körfez çıkarmasında “krallar gibi karşılandı” demeyeceğim.
Zira Katarlıların Doha sokaklarında dolaşan Erdoğan’a gösterdikleri ilgi, alaka, sevgi Körfez’in krallarını bile kıskandıracak cinstendi.
Hadi “Katar bizden” diyelim. Kendinizi Türkiye’deymiş gibi hissettiğiniz Doha’daki bu muhabbeti normal karşılayalım.
Ne var ki 90’daki Irak işgaline karşı yardıma gelen ve bir daha gitmeyen ABD etkisindeki Kuveyt‘te de, Birleşik Krallık‘ın nüfuz alanındaki Umman‘da da durum farklı değildi.
Körfez’deki bu atmosferde Erdoğan’ın özgün diplomasi modelinin yanı sıra Osmanlı’nın bölgedeki yönetim pratiğinin de etkisi olduğu açık. Araplar, Türk devletinin son liderinin kendilerine “Batılılar gibi gelmediğinin” farkında.
Ama tüm bunların ötesinde külyutmaz Araplar, dünyada esen dalganın Türkiye’nin yelkenlerini şişirdiğini görüyorlar.
Yakın zamana kadar Türkiye ile yakınlaşmaya ABD ve İngiltere gibi bölgenin son yüzyıldaki hamilerini kızdıracağı için çekiniyorlardı.
Şimdi ise hem Trump yönetimindeki ABD’nin hem de okyanus ötesiyle ayrışan İngiltere’nin Körfez gibi kriz bölgelerinde Türkiye’yi bir denge unsuru olarak gördüğünün farkındalar.
Ziyaret sırasında Ankara’nın Eurofighter talebine olumlu yanıt vermeleri, bu değişimin meyvelerinden mesela.
Türkiye ile işbirliği hem bölge ülkeleri hem de süper güçler tarafından bir tercih değil mecburiyet artık.
Trump, Erdoğan liderliğindeki Türkiye’yi, Katar saldırısı gibi hamlelerle Körfez’deki çarkına çomak sokan, Suriye’de sağladığı anlaşmayı sabote eden Netanyahu’nun hezeyanlarının önündeki tek engel olarak görüyor.
İngiltere ise Türkiye’yi hem “Rusya tehdidine” karşı eski bir müttefik hem de Trump’la birlikte zayıflayan askeri kalkanı tahkim etmek için akılcı alternatif olarak değerlendiriyor.
Libya‘dan Suriye’ye, Gazze‘den Kafkasya‘ya, Körfez’den Rusya-Ukrayna sınırına kadar Türkiye’siz bir denklem kurulamadığını kavrayamayan bir tek “NATO kafa NATO mermer” ana muhalefetimiz kaldı.
Erdoğan, Körfez’deki satrançta dört beş adım sonrasını hesaplayarak hamleler yaparken, CHP “Eurofighter’lar ikinci elmiş” sığlığında karşı ataklardan medet umuyor.
Bu arada seyahat esnasında davacının da davalının da CHP’liler olduğu kurultay duruşmasında karar bekleniyordu. AK Parti cephesinden kime sorsam özetle “Kayyum çıkmaz, çıkmasın da” cevabını aldım.
Haklılar da.
İkinci Dünya Savaşı‘nın bittiğini algılayamayıp 12 yıl ormanda saklanan Japon askeri misali, yeni oluşan küresel duruma intibak edemeyen, hâlâ geçen yüzyılın NATO kafasını yaşayan ÇHP gibi bir rakibi nerede bulacaklar?

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu