Manchester United kalecisi Altay Bayındır: “Sunderland maçını kazanmak zorundayız”


İngiltere Premier Lig takımlarından Manchester United’ın kalesini koruyan Altay Bayındır, Chelsea ve Brentford maçlarında iki ayrı takım görüntüsü verdiklerini ancak Sunderland karşısında galip gelmek için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.
Kulüp televizyonuna konuşan 27 yaşındaki milli kaleci, “Bu sezon için şunu söyleyebilirim ki futbol bir takım oyunu. Herkesin odaklanması ve her şeyini vermesi gerekiyor. Her maçtan sonra kendimizi geliştiriyoruz. Ne yapmamız gerekiyor, neleri daha fazla yapabiliriz diye düşünüyoruz, maçtan sonra analiz yapıyoruz.” diye konuştu.
“RUTİN YAKALARSAN HER MAÇ DAHA İYİ OLABİLİRSİN”
Her maçtan bir şey öğrendiğini belirten Altay, “Bir rutini yakalayabilirsen her maç daha iyi olabilirsin, çünkü bu deneyimle alakalı. Ayrıca her maçtan ne yapman gerektiğini, nasıl yapman gerektiğini öğreniyorsun. Önemli olan da bu.” dedi.
“KAZANINCA HER ŞEY MUTLULUĞA DÖNÜŞÜYOR”
Ligde 2-1 kazandıkları Chelsea maçını değerlendiren milli kaleci, “Chelsea maçı herkes için çok iyiydi. Zordu, çünkü yağmur vardı. Ama maçın sonunda kazandık. Kazanınca her şeyi unutabiliyorsun, yağmur, zorluk… Her şey mutluluğa dönüşüyor. Maçtan sonra çok iyi hissettik. Ama son maçta çok üzgündük. Çünkü Chelsea maçında farklı bir takım, Brentford maçında farklı bir takım gibi olduk. O yüzden kendimizi bu küçük detaylarda da geliştirmeliyiz. Çünkü aslında çok daha iyisini yapabileceğimizi gösteriyoruz. Bu enerjiyi her maçta korumalıyız.” ifadelerini kullandı.
SUNDERLAND MAÇI SÖZLERİ
Sunderland karşısında kazanarak milli araya girmek istediklerini aktaran Altay, “Bu maçı kazanmak zorundayız. Her şeyimizi vereceğiz. Bunu yapmak zorundayız çünkü şansımız var. Bu maçtan sonra milli takım arası var. Milli takımdan döndüğümüzde Liverpool ile oynayacağız. Bu bizim için yukarı çıkmak adına iyi bir fırsat. Hazır ve yüzde 100 odaklı olmalıyız.” şeklinde görüş belirtti.
“KENDİMİ EVİMDE GİBİ HİSSEDİYORUM”
Altay, milli ara için Türkiye’ye gideceğinin hatırlatılması üzerine, “Evet, ama ben burada da kendimi evimde gibi hissediyorum. Burası artık benim ikinci evim. Tabii ki Türkiye’de doğdum, ailem orada ama buraya geldiğimde herkes bana çok iyi davrandı. İnsanların enerjisini hissedebiliyorsun, çok nazik olduklarını görebiliyorsun.” dedi.