BEŞİKTAŞFENERBAHÇEGALATASARAYGÜNDEMSPORTRABZONSPOR

Küresel barış için Erdoğan reçetesi…

Bugün dünyada 3.4 milyar insanın yaşadığı ülkelerde faiz ödemeleri, eğitim ve sağlık harcamalarını geçmiş durumda!
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan‘ın Johannesburg‘da G20 Liderler Zirvesi kapsamında düzenlenen “Kimseyi Geride Bırakmadan Kapsayıcı ve Sürdürülebilir İktisadi Büyüme: Ekonomilerin İnşası, Ticaretin Rolü, Kalkınmanın Finansmanı ve Borç Yükü” oturumundaki bu cümlesi, güne damgasını vurdu.
“Her 10 kişiden birinin aşırı yoksul” olduğu bir dünyada “kalıcı barıştan” söz edilebilir mi?
Veya Erdoğan’ın vurguladığı gibi ülkelerin toplam borçluluk oranı küresel hasılanın yüzde 324’üne ulaşmışken (ki bu oran Türkiye‘de yüzde 89 seviyesinde) daha adil bir dünya kurmak için alarm zillerinin çaldığını duymamak mümkün mü?
Peki ya güvenlik kaygılarının savunma harcamalarını tetiklediği bir ortamda, ticari korumacılık eğiliminin tavan yapmasına ne diyeceğiz?

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir kez daha altını çizdiği şekliyle… “Karşı karşıya olduğumuz sınamalar sadece en az gelişmiş ülkeleri değil tüm ekonomileri etkisi altına aldı!”
Nitekim 2008 yazında ABD‘de patlak veren ve tüm dünyaya fatura ödettiren küresel finans krizinin artçı şoklarını yaşamaya devam ediyoruz. Uluslararası ticaret artık küresel büyümenin en güçlü motoru olmaktan uzaklaşıyor. Nitekim, 1987-2007 döneminde dünya ticareti yıllık ortalama yüzde 7 oranında artarken 2008-2024 döneminde bu oran yüzde 3’lere geriledi.
Tarihi tecrübeler de gösteriyor ki… Dünya içe kapanıp askeri harcamalar rekor seviyeye çıktıkça önce dehşet dengesi oluşmakta, sonrasında sıcak çatışmalar yaşanmakta!
Tam da bu nedenlerle…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Dünya 5’ten büyüktür” çıkışı, mazlum halkları harekete geçiriyor, Gazze‘deki soykırımı görmezden gelenleri derin uykudan uyandırıyor, “Adil bir barışın kaybedeni olmaz” sözü ise savaş tamtamları çalınan bu dönemde barışa son bir kapı açıyor!

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu