Kadın doğum uzmanı ve yeni doğum yapan anne SABAH’a konuştu

Türkiye sezaryen doğumda yüzde 62.8 ile dünya birincisi olarak yer alıyor. SABAH’a konuşan kadın doğum uzmanı Burcu Kayılı Pihava, “Doğumun ‘normal’ ya da ‘anormal’ olanı yoktur. Yalnızca farklı şekilleri vardır: Vajinal (normal) doğum ve sezaryen doğum. Ülkemizde sezaryen doğum fazla çünkü gebeler doğum süreciyle ilgili bilgiyi çoğunlukla arkadaşından, akrabasından, çevresinden öğreniyor. Bu da normal doğumun sancılı ve korkutucu bir deneyim olduğu yönünde bir algıya neden oluyor. Oysa doğum şekline hekim ve anne adayının birlikte karar vermesi gerekir. Doğum; hekimin, ailenin ya da çevrenin dayatmasıyla gerçekleşebilecek bir süreç değildir. Anne adayına doğum süreci doğru ve açık bir şekilde anlatılmalı. Bu bağlamda ebe poliklinikleri ve gebe okulları büyük önem taşıyor. Doğum sürecinin zaman zaman sancılı ve uzun olabileceğini ama ardından gelen avantajların çok daha büyük olduğunu ifade edebilirsek, sezaryen oranlarını azaltabiliriz.” dedi.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) sezaryenle doğumun yüzde 10-15 oranında olmasını “kabul edilebilir” buluyor. Bu, hem anne hem de bebeğin yaşam boyu iyilik hali için tavsiye edilen oran. Türkiye ise sezaryen doğumda yüzde 62,8 oranla dünya birincisi olarak yer alıyor. Türkiye’yi yüzde 53,8 ile Güney Kore ve yüzde 52,6 ile Meksika takip ediyor. Bu oran genelde modern, medeni ülkeler olarak görülen Finlandiya’da yüzde 6,6, Hollanda’da yüzde 7,7, İsveç’te yüzde 8,6, Norveç’teyse yüzde 6,6 düzeyinde. İngiltere’de planlı sezaryen doğumları ise yüzde 9 oranında. Uzmanlar acil bir durum ya da bir sağlık sorunu gerekmedikçe normal doğumu tavsiye ediyor.
DOĞUMUN NORMAL YA DA ANORMAL OLANI YOK
Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde kadın doğum uzmanı Burcu Kayılı Pihava, SABAH’a konuştu. Pihava, “Doğumun ‘normal’ ya da ‘anormal’ olanı yoktur; yalnızca farklı şekilleri vardır: Vajinal (normal) doğum ve sezaryen doğum. Eğer bebek iri ise, annenin çatı muayenesi uygun değilse, bebekte geliş anomalisi varsa ya da anne-bebek sağlığını tehdit eden bir durum söz konusuysa sezaryen tercih edilir. Bu tür durumlarda sezaryen, hem bebeğin güvenliği hem de annenin sağlığı açısından kritik önem taşır” dedi.
ÜLKEMİZDE SEZARYEN DOĞUM NEDEN FAZLA?
Ülkemizde sezaryen doğum neden fazla olduğundan da bahseden Pihava, “Ülkemizde sezaryen doğum fazla çünkü gebeler doğum süreciyle ilgili bilgiyi çoğunlukla arkadaşından, akrabasından, çevresinden öğreniyor. Bu da normal doğumun sancılı ve korkutucu bir deneyim olduğu yönünde bir algıya neden oluyor. Anne adayına doğumu iyi bir şekilde anlatmalıyız. Bu bağlamda ebe poliklinikleri ve gebe okulları büyük bir önem taşıyor. Hastanemizde de aktif olarak hizmet veriyor. Doğum sürecinin sancılı olabileceğini, uzayabileceğini ama sonrasında sağladığı faydalarını ifade edebilirsek sezaryen doğum oranını azaltabiliriz” dedi.
NORMAL DOĞUM KONFORUNU YAŞAYINCA İKİNCİDE DE TERCİH EDİLİYOR
Kadın doğum uzmanı Burcu Kayılı Pihava, “Normal doğum istemeyen bir anne adayını normal doğuma zorlayabilir miyiz? Toplumda ‘Devlet Hastanesinde isteğe bağlı sezaryen doğum yapılmaz, yasaktır’ gibi yanlış bir algı var. Bizim asıl yapmamız gereken ‘Neden normal doğumu tercih etmeliyiz? Neden sezaryene gereklilik halinde başvurmalıyız?’ sorularına doğru yanıt vermek olmalı. Biz bu temel algıyı değiştirirsek, sezaryen doğum oranımızı dünya standartlarına çekebiliriz. Genelde ilk doğumunu yapacak olan anne adayları normal doğumdan korkabiliyor. İlk bebeğini normal doğumla dünyaya getiren anneler sürecin korkulacak bir şey olmadığını görüp, normal doğumun avantajlarını yaşayınca sonraki doğumunda direk kendi normal doğumu tercih ediyor” dedi.
NORMAL DOĞUMUN ÇOK SAYIDA ÜSTÜNLÜKLERİ VAR
Pihava, “Bizim için normal doğumun çok üstünlükleri var. Normal doğum zaten doğal bir süreçtir. Fizyolojik bir durumdur. Her doğum benzersiz ve özeldir. Bu doğal süreçten çıktığını gördüğümüzde, anne veya bebeğin hayatını tehlikeye girdiğini düşündüğümüz noktada biz devreye girmeliyiz. Normal doğumda anne emzirmeye hemen başlayabiliyor. Ancak sezaryen doğumda bu süreç uzayabiliyor. Anne ile bebek arasındaki ten tene temas, anne bebek arasındaki ilişkinin başlaması normal doğumda daha hızlı oluyor. Normal doğum sonrası kanama riskinin az olması, doğum sonrası daha hızlı bir şekilde günlük hayata dönebiliyor olması gibi pek çok avantajı var. Tıbbi bir gereklilik olmadıkça biz normal doğumu öneriyoruz” dedi.
HERKESE NORMAL DOĞUMU TAVSİYE EDERİM
39 yaşındaki 3 çocuk annesi hasar danışmanı Fatma Kurt, “Üçüncü çocuğumu da normal doğum ile dünyaya getirdim. İsmini henüz belirlemedik. Normal doğum daha konforlu. Hayat kalitenizi düşürmüyor. Sezaryen doğumda böyle olmuyor. 06.40’ta doğum oldu. Hemen anında normal hayata dönüş yaptım. Sezaryen doğumda hemen hayata dönemiyorsunuz. Sezaryen doğumu isteyenlere akıl sır erdiremiyorum. Tüm anne adaylarına normal doğumu tavsiye ederim” dedi.