SON DAKİKA

İstirdat Davası Nedir? İstirdat Davası Hangi Durumlarda Açılır, Şartları Neler?

Borçlu olduğunu iddia eden tarafın, alacağını icra takibiyle tahsil etmesi olağan bir durumdur. Ancak bazen bu takip, aslında var olmayan ya da sona ermiş bir borç üzerinden yürütülebilir. Böyle durumlarda borçlu sıfatındaki kişi, ödeme yaparak dosyayı kapatsa bile, içten içe bu borcun geçersiz olduğuna inanabilir. Bu çelişki, artık yalnızca bir ödeme tartışması olmaktan çıkar. İstirdat davası nedir, hangi durumlarda açılır, şartları neler gibi sorular borcun geçerliliğine dair şüphe duyanların araştırma konusudur.

İstirdat Davası Nedir?

İstirdat davası, bir kişinin aslında borçlu olmadığı hâlde yaptığı bir ödemenin iadesini talep etmek amacıyla açtığı bir davadır. Bu dava genellikle bir icra takibi sonucunda yapılmış ödemelere ilişkindir. Kişi, hakkında başlatılan bir takip sonucu malvarlığını kaybetmiş ya da cebrî icra yoluyla ödeme yapmış olabilir. Eğer daha sonra borcun geçerli olmadığı anlaşılırsa, yaptığı bu ödemenin geri alınabilmesi için istirdat davası açılabilir.

Bu dava, haksız yere ödenmiş paranın geri alınması amacını taşır. Ödeme yapılmış olsa da, bu ödemenin borca dayanmaması veya borcun hiç doğmamış olması durumunda, ödemenin iadesi için bu yola başvurulur. Türk İcra ve İflas Kanunu’nun 72. maddesi kapsamında düzenlenmiştir. Dava sonucunda mahkeme, gerçekten borç olmadığına kanaat getirirse, davacıya ödediği bedelin geri verilmesine hükmeder.

İstirdat davası, yalnızca yapılan ödemenin kendisiyle ilgilenir; borcun doğup doğmadığı ya da borç ilişkilerinin genel yapısı bu davanın merkezinde yer almaz. Bu nedenle istirdat davası, yalnızca ödeme yaptıktan sonra başvurulabilecek, iade talebine dayanan özel bir dava türüdür.

İstirdat Davası Hangi Durumlarda Açılır, Şartları Neler?

İstirdat davası, özellikle şu üç durumda açılabilir:

  1. Gerçekte borçlu olmayan kişi, takip sonucu ödeme yapmışsa,
  2. Borç sona ermiş ya da zamanaşımına uğramış olmasına rağmen ödeme gerçekleşmişse,
  3. Baskı, tehdit, korku ya da hukuki bilgisizlik nedeniyle ödeme yapılmışsa.

Bu tür durumlarda borçlu, ödemeyi gönüllü değil zorunlu koşullar altında yapmış olur. Özellikle icra tehdidi altında yapılan ödemeler, istirdat davasının temel dayanağını oluşturur. Örneğin bir kişi, hakkında başlatılan icra takibinde haksız yere borçlu gösterilmişse ve ödeme yaptıktan sonra bu borcun geçerli olmadığına dair belge veya karar elde etmişse, istirdat davası açabilir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu