İmam hatiplilerin CHP ile imtihanı
Yönettiği neredeyse her belediyede ayrı bir yolsuzluk skandalı patlayan Cumhuriyet Halk Partisi‘nin imam hatiplere yönelik son zamanlardaki ilgisi dikkatinizi çekiyor mu?
Temmuz ayının ikinci haftasında açıklanan LGS sonuçlarının ardından bazı CHP’liler ve onlara destek veren milletvekilleri, LGS sorularının imam hatip öğrencilerine önceden verildiğini iddia etti. Bu kesim, milyonlarca kişiye ulaşan yalanlarla Türkiye’deki imam hatip ortaokullarını hedef tahtasına oturttu.
Neredeyse tamamı özel sınavla öğrenci alan bu imam hatip okullarının eğitim kalitesinden habersiz olmaları mümkün değildi. Buna rağmen imam hatip öğrencilerinin kayırıldığını ve milyonlarca çocuğun hayallerinin çalındığını öne sürdü.
Millî Eğitim Bakanlığı‘nın LGS birincilerinin şehirlerini açıklaması üzerine bu kez söylem değiştirdiler. CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, bu defa tüm soruları doğru yapan öğrencilerin değil, bilerek birkaç soruyu yanlış bırakan öğrencilerin soruları önceden aldığını iddia etti. Akıllara durgunluk veren bu tür iddialar, özellikle muhalif kesimlerde karşılık buldu. Pek çok kişi, bu asılsız söylemleri sahiplenerek gündeme taşıdı.
LGS sonuçlarının ardından açıklanan üniversite giriş sınavlarında da benzer bir tavır sürdürüldü. Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi başta olmak üzere imam hatip liselerinin başarıları hedef alındı. Bu okulların başarılarının mantığa aykırı olduğunu öne süren kesimler, bu okulların başarı geleneklerini görmezden geldi. Ortaya atılan bu yalanlar; CHP yöneticileri, milletvekilleri, partiyle bağlantılı sosyal medya trolleri ve sözde gazeteciler tarafından sistematik şekilde dolaşıma sokuldu.
Bu süreci izleyen partinin ‘genel başkanı’ Özgür Özel, kamuoyunu şaşırtan bir açıklama yaptı. İmam hatip öğrencilerine yönelik eleştirilerin yanlış olduğunu söyledi ve bu çıkışıyla bir anda dikkatleri üzerine çekti. Özgür Özel‘in bu söylemi, ilk bakışta CHP’nin genel politikalarının dışında daha uzlaşmacı ve mutedil bir yaklaşım gibi değerlendirilebilir. Ancak üç yıl önce CHP Grup Başkanvekili iken Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı bir konuşmada 4-6 yaş kurslarını ‘Orta Çağ’ın gerici yüzü’ olarak tanımladığını unutmamak gerekir. Yine, Özgür Özel’in CHP’de ilk sivrildiği dönemlerde dindar kesime yönelik ağır hakaretler içeren bir tweet attığını ve daha sonra bu paylaşımı sildiğini de hatırlamakta fayda var. Elimizdeki bilgiler ışığında, Özgür Özel’in imam hatiplere yönelik son açıklamasının yalnızca kendi imajını parlatma çabası olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Eğer Özgür Özel gerçekten imam hatip öğrencilerine yönelik haksız eleştirilerden rahatsızsa, işe önce kendi partisinden başlamalıdır. Partisinin sözde “gölge Millî Eğitim Bakanı”ndan başlayıp, sosyal medyada partiyle doğrudan ya da dolaylı teması olan trollerine ve gazeteci kılığındaki propaganda memurlarına kadar uzanan ekipten hesap sormalıdır.
