YAZARLAR

İLKER GEZİCİ / Sezonu yeni eserlerle açtılar

Yeni sanat sezonunun açılmasıyla beraber müzik dolu günler de başladı. Örneğin bu yıl 80. yaşını kutlayan İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası (İDSO), Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen sezon açılış konserinde müzikseverlere, Ravel ve Brahms’ın başyapıtlarıyla unutulmaz bir müzik ziyafeti sundu.

Orkestrayı İtalyan şef Antonio Pirolli yönetirken, gecenin solisti dünyaca ünlü Rus piyanist Nikolai Lugansky oldu. Sanatseverlerin büyük ilgi gösterdiği müzik dolu bir başka gece de, Lütfi Kırdar’da yaşandı.

Şef Carlo Tenan’ın yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO), sezonu ünlü piyanist Ilya Maximov ile açtı. Konserde müzikseverler Paolo Marzocchi’nin ‘Beş İşkodra Şarkısı’ adlı eserinin dünya prömiyerine de tanıklık etti. İki köklü kurum da sezon boyunca klasik müzikseverler için hazırladıkları repertuvarla dikkat çekiyor. Takip etmenizde fayda var.

ESTONYA’DA ÜLKEMİZİ TEMSİL EDECEK
‘El Yazısı’ ve ‘Saf’ filmleriyle festivallerden ödüllerle dönen Ali Vatansever’in yeni filmi ‘Bir Arada Yalnız’ dünya prömiyerini Estonya’da düzenlenen Tallinn Black Night Film Festivali’nin Ana Yarışma bölümünde yapacak.

8-24 Kasım tarihleri arasında ilk kez sinemaseverlerle buluşacak filmin başrollerinde Fatih Al, Esra Kızıldoğan ve Onur Gözeten yer alıyor. Film, oğullarının ölümcül hastalığıyla mücadele eden bir ailenin duygusal ve fiziksel çabasını anlatıyor.

MASALLARA RENKLİ YORUM
Yeni sezon oyunlarından “Ezop Masalları”, önceki gün perdelerini açtı. Aslı Tandoğan, Mert Aydın, Mert Şişmanlar ve Zeynep Güngörenler’in rol aldığı oyun, çocukluktan beri aşina olduğumuz masallara getirdiği yorumla dikkat çekiyor.

Aslan ile Fare, Tilki ile Karga, Kaplumbağa ile Tavşan, Yalancı Çoban masallarını renkli sahne tasarımı, canlı müzikleri ve enerjik oyuncu kadrosuyla sahneleyen ekip, minik seyirciler kadar yetişkinlerin de ilgisini çekmeyi başarıyor. Lerzan Pamir’in yönetmenliğini üstlendiği oyun, Tolga Çebi’nin müzikleri, Lucy Cullingford’un koreografisi, Barış Dinçel’in dekor tasarımı ve Gül Sağer’in kostümleriyle çocuk tiyatrosunun çocuk işi olmadığını kanıtlıyor adeta. Çocuklar için çok da fazla alternatifin olmadığı dönemde bu oyunu izleme listenize alın derim.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu