İLKER GEZİCİ / İstanbul’u seçtim çünkü burası kalbime çok yakın

Dünya müziği geleneğinin en özgün seslerinden Sami Yusuf‘un konseri için geri sayım başladı. 23 Ağustos’ta Yenikapı’da özel bir organizasyonla İstanbul‘da sevenleriyle buluşacak olan ünlü sanatçı, bir açıklama yaptı. Daha önce kulis talebi olarak sadece çay tercihinde bulunarak gönülleri fetheden Yusuf, sosyal medyasından yaptığı paylaşımla “İstanbul’da sadece konser vermeyeceğim. Albüm tanıtımımı da yapacağım. 23 Ağustos’ta, kalbime çok yakın olan bu şehre müzik ve sanat dolu özel bir gece için geri dönüyorum. Türkiye‘den ve dünyanın dört bir yanından olağanüstü müzisyenlerle birlikte, yeni albümüm Ecstasy: Between Two Seas‘ten eserleri ilk kez seslendireceğiz. Sevilen bazı eserlerin yeni yorumları da gecede yer alacak. Bu dünya prömiyeri bir konserden çok daha fazlası. Yalnızca canlı müziğin sunabildiği o derin bağın bir anı. Bu deneyimi sizlerle paylaşmak için sabırsızlanıyorum” dedi.
O gece milyonlarca kez dinlenme sayısına ulaşmış eserlerinin yanı sıra yeni albümünün tanıtımını yapacak olan Yusuf, sevenlerine unutulmaz bir konser deneyimi yaşatmaya hazırlanıyor. Sami Yusuf’un büyüleyici sesi ve müziğine bin 400 metrekare led ekranda ebru sanatı ve Osmanlı minyatürlerinden oluşan zarif dünyası da eşlik edecek. Cengiz Şahin’in yapımcılığında hayata geçecek bu büyük görsel şovu ben de bir müziksever olarak merakla bekliyorum.
KİTABI FARSÇAYA ÇEVRİLDİ SIRA SİNEMADA
Edebiyat dünyasından da güzel bir haber var. Oyunculuk kariyerine yazarlığı da ekleyen Ayşe Erbulak, özellikle polisiye meraklılarının yakıdan takip ettiği bir isim. Bu türün en sevilen kadın yazarlarında olan Erbulak, geç başladığı yazarlık kariyerinde on kitabı geride bıraktı. Bir süre Norveç‘te yaşadığı için dilimize Norveççeden kazandırdığı çeviri kitapları de bulunan Erbulak bu kez, farklı bir heyecan yaşıyor. Erbulak’ın yaklaşık 3 yıl önce yayımladığı Gönüllü Sürgün isimli eseri, Farsça’ya çevrildi. İran‘da büyük bir yayınevi tarafından hakları alınan kitap kısa zamanda ilgi gördü. Erbulak, “Herhangi bir ajans aracılığı olmadan tamamen bana gelen bu teklif beni çok ama çok mutlu etti. Kim bilir belki İran sinemasının da ilgisini çeker” dedi.
Gerçekten kendisinin de dediği gibi, sinema sektörünün Erbulak kitaplarına yakından bakması lazım. Bakalım bizimkilerden önce İran sineması devreye girecek mi? Umarım Erbulak’ın gönlündeki gibi olur ben de bu başarıdan ötürü kendisini tebrik ediyorum. Bu arada Erbulak, 14’ünde Bodrum’da son kitabı Aile Cinayetleri’ni imzalayıp, İlayda Özcan ile yazarlık serüvenini konuşacak. Bu ücretsiz etkinlik takipçilerine duyurulur.
MATRAKÇI NASUH’A SAYGI
Osmanlı minyatürü demişken bir ismi anmadan geçmek olmaz. Tarihçi, minyatür ustası, hattat, matematikçi ve coğrafyacı kimlikleriyle tanınan 16. yüzyıl Osmanlısının çok yönlü dehası Matrakçı Nasuh’un mirasının yeniden yorumlandığı “Matraki” sergisi, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Türkiye Kültür Yolu Festivali’nin sekizinci durağı olan Nevşehir’de büyük ilgiyle takip edildi.
Minyatürlerinde İstanbul’dan Tebriz’e uzanan pek çok şehri, detaycı ve kuşbakışı bir perspektifle betimleyen Nasuh’un şehir resimleri; küratörlüğünü Beste Gürsu’nun üstlendiği sergide farklı disiplinlerden sanatçılar tarafından yorumlandı.
ALTI ÇİZİLECEK AFORİZMALAR
Bu kez bir kitap haberi sinema dünyasından. Yönetmen Murat Şeker ile birlikte ‘Çakallarla Dans’ filminin senaristliğini üstlenen Ali Tanrıverdi, bu sefer senaryoyla değil ilk kitabıyla adından bahsettiriyor. Olur Öyle – Döküntülerim adını verdiği kitabında Tanrıverdi, aşka, zamana ve insana dair düşüncelerini kaleme almış. Genel olarak kalemini sevdiğim bir senaristti Tanrıverdi. Şşimdi aynı dili yazarlık kimliğiyle devam ettiriyor olması bir okuyucu olarak beni memnun etti açıkçası. İçinde bir çok aforizma barındıran şiir gibi yazılmış tespitlerin siz de altını çizeceksiniz. Yazarlık yolculuğu hayırlı olsun Aliciğim, daha nicelerine.
ŞAHİN İYİ İLE KÖTÜ ARASINDA
Oyunlarını yakından takip ettiğim yetenekli isim Sedef Şahin yeni oyun için hazırlıklara başladı. Geçtiğimiz sezonu Hakan Bilgin’le birlikte rol aldıkları Dönme Dolap ile tamamlayan Şahin, Aynı Çatı Altında isimli yeni oyununda bu kez sahneyi ikiz tiyatrocular Hüseyin Önder ve Cevahir Önder ile paylaşacak. Tek perdelik komedi oyunda Şahin, iyi ile kötü arasında seçim yapmak zorunda kalan Gülsüm karakterini canlandıracak. Provaları uzun süredir yoğun bir tempoyla devam eden oyunun eylül ayının ikinci yarısında sahnelenmesi bekleniyor. Umarım yolu diğer oyunları gibi uzun olur.