İLKER GEZİCİ / 12 yaşında Mozart Ünivesitesi’nde

Klasik müzikteki üstün yeteneğiyle adını sıkça duyuran 12 yaşındaki Elif Naz Ertuğrul, dünya çapında prestije sahip Salzburg Mozarteum Üniversitesi‘nin Pre- College programına ikincilikle kabul edilerek büyük bir başarıya imza attı. Bu kabul, yalnızca müzikal yetkinliğini değil, aynı zamanda çok yönlü gelişimini de taçlandıran bir adım oldu. Elif Naz, üniversitenin Piyano Pre-College Bölüm Başkanı Prof. Andreas Weber tarafından kabul edilen ilk Türk piyanist olurken, aynı zamanda program tarihindeki en genç Türk öğrenci unvanını da kazandı.
Wolfgang Amadeus Mozart‘ın adını taşıyan, 1841 yılında kurulan Mozarteum Üniversitesi, her yıl sadece sınırlı sayıda üstün yetenekli öğrenciyi kabul ediyor. Elif Naz, piyano performansı, müzik teorisi, solfej ve Almanca alanlarında gösterdiği yüksek başarıyla jüriyi etkileyerek bu seçkin programa dahil oldu. Bugüne dek 24’ten fazla ulusal ve uluslararası ödüle layık görülen genç piyanist, “Böylesine köklü ve uluslararası bir kurumdan bu yaşta kabul almak benim için büyük bir onur” diyerek, Türkiye’yi yurtdışında en iyi şekilde temsil etmeyi sürdüreceğini belirtti. Yakın zamanda ilk dijital albümünü yayınlayacak olan Elif Naz’ı ben de tebrik ediyorum, yolu açık olsun.
TÜRKİYE PAVYONU YOĞUN İLGİ GÖRÜYOR
İstanbul Kültür Sanat Vakfı‘nın (İKSV) koordinasyonunda T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla ve T.C. Dışişleri Bakanlığı’nın himayesinde düzenlenen Venedik Bienali 19. Uluslararası Mimarlık Sergisi Türkiye Pavyonu’nda, Ceren Erdem ve Bilge Kalfa‘nın küratörlüğündeki Yerebasan başlıklı proje yer alıyor. Büyük beğeni toplayan Türkiye Pavyonu, Dezeen, Designboom, İoArch, Architects’ Newspaper, Wallpaper, Azure Magazine ve Domus gibi dünyaca ünlü sanat ve tasarım yayınlarında geniş yer buldu.
Sergi; medeniyetleri, ekosistemleri ve sürdürülebilir yaşamı anlamak için hayati öneme sahip olmasına rağmen çoğunlukla göz ardı edilen bir varlık olan toprağı merkezine alıyor. Bu özelliğiyle örneğin Mimarlık dünyasının en prestijli mecralarından İngiltere merkezli Dezeen’den Starr Charles, yayımladığı “toprağı merkeze alan 5 pavyon” listesinin ilk sırasına Türkiye Pavyonu’nu aldı. Bienal’de kaçırılmayacak ülke pavyonları arasında gösterilen Yerebasan, 23 Kasım’a kadar sanatseverlerle buluşacak.
HEIDI İLE YENİDEN
Johanna Spyri‘nin 140 yılı aşkın süredir varolan Heidi’sini ne çok izlerdik. İsviçre Alpleri’nin tertemiz havasında, dedesiyle yaşayan, kırmızı yanaklı o küçük kız, 120 ülkeye yayılan hikâyesi ve 50 milyondan fazla satan kitaplarıyla çok sevildi… Kimi zaman Peter’la keçileri otlatır, kimi zaman Clara’ya iyilik ederdi. İşte o çoğumuzun çocukluk arkadaşı olan Heidi bu kez beyazperdeden el sallayacak bize.
22 Ağustos’ta gösterime girecek olan filmde Heidi bu kez ormanda tuzağa düşmüş bir yavru kediyi kurtarıyor ve doğayı tehdit eden karanlık bir plana karşı mücadele ediyor. Yine cesur, yine iyi kalpli. Ve yine doğanın, dostluğun, iyiliğin yanında. Yeni nesil için taze bir heyecan, bizim içinse nostaljik bir buluşma.