HÜLYA GÜLER / Yeşil vatan ve tek bir ağacın gücü

Aslında ‘yeşil dünyamızın yangın sezonu’ demem lazım. Çünkü bir haftadır İzmir ve çevresinde boğuştuğumuz orman yangınları yaz mevsimi yaşayan bütün kuzey kürenin sorunu. Ama işte ateş düştüğü yeri yakıyor. Rüzgar estikçe yeşil vatanımız yanıyor, bizim de içimiz. Kuru hava ve sıcaklık artışıyla her geçen yıl şiddetini artıran yangın felaketlerinin büyüklüğü anlatılırken kullanılan rakamlara baktım. Hemen hepsi milyonlarla, milyarlarla ifade ediliyor. Şu kadar milyon hektar, bu kadar milyon ton ya da 10 milyarlarca ağaç gibi. Orman ekosisteminde gözümüzün gördüğü ve görmediği hayvanları, diğer canlıları saymıyorum bile. O zaman rakamlar trilyonları atlayıp katrilyonlara, daha doğrusu aklımızın alamayacağı seviyelere çıkıyor. Aklımız rakamları alamayınca kanıksama devreye giriyor, sonra da duyarsızlığın en tehlikelisi. O yüzden orman değil tek bir ağaçtan yola çıkmak istedim. Tek bir ağacın gücünü, hayatımız için kritik rolünü bilirsek belki bu orman yangınlarını daha iyi anlarız diye. Zira yeşil yapraklı tek bir ağaç 10’a yakın insanın oksijen ihtiyacı demek. Evet, büyüklüğüne göre bir ağaç 2 ile 10 insana kadar gerekli oksijen iht-i yacını karşılıyor. Tek bir ağacın gücüne biraz daha yakından bakalım. Öyle fevkalade bir şey ki ağaç, dünyamızın en alçak gönüllü kahramanı. Sadece oksijen vermiyor aynı zamanda havadaki karbondioksiti azaltarak soluduğumuz havayı temizliyor. Bir ağacın absorbe edebildiği karbondioksit miktarı 25-30 kilograma kadar çıkıyor. Üstelik ağaçlar bunu onlarca, yüzlerce yıl aralıksız yapıyor. Toprağımızı koruma, selleri ve erozyonu önleme özellikleri daha ilkokulda öğrendiklerimiz. Dünyada 2 milyar insan, ağaç ve orman ürünlerinin beslediği sektörlerde. Kısaca şöyle diyelim; her bir ağaç faydaları nesiller boyu devam eden bir dünya mirasıdır. Değerine tam olarak paha biçmek pek mümkün değildir yani. Biraz da bu yüzden değil mi ağaçlar yanarken denize girebilenlerin kalbimizi kırması.
Yine milyonlara dönmem gerekirse; son 10 yılda çıkan orman yangınlarında 255 bin hektar alan zarar gördü. Bu ormanları tekrar yerine getirmemiz en 20 yıl sürecek. Ancak hiç vakit kaybetmedik ve bu süre içinde Hükümetin başlattığı seferberlik ile Türkiye’nin orman varlığında 2 milyon hektara yakın artış sağladık. Ağaç sayısıyla ifade etmek gerekince yine akıl almaz rakamlar ortaya çıkıyor dolayısıyla hektar başına düşen ağaç sayısını paylaşayım yeter. NHS Forest verilerine göre bir hektarlık alana düşen ağaç sayısı 1500-1600 civarında. Bu da 15 bin kişiye oksijen kaynağı demek.
***
YARINIMIZ BUGÜNDEN PARLAK
INBUSINESS Dergisi, Garanti BBVA Genel Müdürü Mahmut Akten, INBUSINESS Dergisi’ne verdiği röportajda ülkemizin geleceğine ilişkin içimize su serpen tespitlerde bulundu. INBUSINESS’ın temmuz sayısının kapağına taşıdığı bu özel röportajda Akten, “BBVA Türkiye’de yatırıma uzun dönemli bakıyor ve Türkiye’de çok parlak bir fotoğraf olduğuna inanıyor. Şahsen ve kişisel olarak ben de inandığım için aynı yerdeyiz. Türkiye’nin önümüzdeki yılının, önümüzdeki ayının, önümüzdeki çeyreğinin, şu andakinden çok daha iyi olacağı kanaatindeyim“ diyor. Bir bankacının ve böylesi önemli bir büyüklüğe sahip uluslararası bir bankacılık grubunun savaşlarla çevrili Türkiye‘yi bu şekilde pozitif algılıyor olması, bunu bu kadar net dile getirmesi son derece önemli.