HAŞMET BABAOĞLU / Bir Atlas eksikti!


Sanki her şeyimiz tamamdı…
Bir 3I/Atlas eksikti…
***
Yeryüzü bin türlü çirkinliğe bulanmışken…
700 milyondan fazla insan açlıkla boğuşurken…
İşsiz sayısı 180 milyonu geçmişken…
Ve işte dikkatle izliyoruz ya hani; İsrail soykırımcı saldırganlığını sürdürürken…
Dünyanın her bir köşesinde kişisel hayatlarımızdaki derbederliğe de nasıl çare bulacağımızı bilemezken…
Bir gök cismi birden dikkatleri üzerine çekti, sosyal medyayı heyecan sardı, spekülasyonların bini bir para…
Konuşacak konu bulduk…
Sadece kafa dağıtmak da değil mesele, basbayağı merak konusu…
***
Güneş sistemimizin dışından gelen bir gök cismi Atlas…
Yıldızlararası (Interstellar) bir oluşum…
Gelip geçecek mi?
Öyle görünüyor…
Ama bir dakika!
Herhangi bir üniversiteden bir astronom söylese, kimsenin umursamayacağı bir iddiayı Harvardlı bir astronom, üstelikte Astrofizik Enstitüsü Direktörü olan Avi Loeb söyleyince ortalık karışıverdi.
“Atlas’ın dev bir uzay aracı olma ihtimali çok büyük, hiç doğal bir cisim gibi görünmüyor” dedi Loeb…
Yetmedi, Atlas‘ın 21 Ekim’deki pozisyonu için “Güneşin ardına gizleniyor” dedi.
Kasten saklanıyor anlamında yani…
Üstelik Atlas’ın etrafındaki gaz bulutunun içinde alışıldık olanın dışında çok fazla nikel bulunması onun “üretilmiş” olduğunu gösterdiğini söyledi…
Eh, bütün bunlardan sonra sosyal medyayı tut tutabilirsen…
Kafalarındaki ceketlerin düğmelerini hep kapalı tutan bilimciler duruma isyan ediyor ama kim dinler onları?
***
Atlas tartışmasını takip ediyorum…
Önce şunu söyleyeyim…
Devasa (sonsuz demiyorum, tartışılır çünkü) bir evrende yapayalnız olacak değiliz elbette…
Bir gün gerçekten birileri gelir mi?
Muhtemel.
Lakin biz niye önce KENDİMİZE gelmiyoruz?
***
Gök cismi, yer cismi, gök hareketi, yer hareketi…
Şu rüya, bu astroloji yorumu, o gizem…
Çok belli…
İnsan, kendinden umudunu kesmiş…
Atlas’mış, uzaylılarmış, yer altındakilermiş…
Bir süre de böyle oyalanacak!
Kafasına “hakikat” dank edinceye kadar…
***
NOT DEFTERİ
Kederimden aklımı oynattığımı sanıyorlar… Saçma! Eski duygularımın hepsini gömdüm. Hatıra nedir bilmiyorum artık… Evet, böyle bu, böyle! (DOSTOYEVSKİ / Ezilenler)



