Gerçekleşmeyen hayal barış: Ya da neden hâlâ savaş var?


SAVAŞLAR, KATLİAMLAR, IRKÇILIK, AYRIMCILIK…
Peki Lennon’un şarkısında dile gelen bu barış hayali 21. Yüzyılda neden hâlâ gerçekleşmedi? Psikoloji bilimi, tarih ve sosyoloji bu sorulara birden fazla cevap sunuyor.
Ahlaki Olgunlukla Teknik İlerleme Arasındaki Boşluk
Teknoloji atomu parçalarken, yapay zekâ geliştirirken; insan ruhu hâlâ ilkel avcı-toplayıcı beyniyle, “biz ve onlar” ayrımıyla çalışıyor. Psikolog Steven Pinker’a göre günümüz dünyası bugün tarihsel olarak bakıldığında göreceli olarak insanlık tarihinin en barışçıl döneminde olsa bile, bu barış ve huzur, istikrarsız ve kırılgan, şiddet ve savaşlara müsait bir zemin hala var ve canlı. Bu canlılğa yol açan en önemli Zemin ise en başta hepimizin hayati organı beynimiz. Beyin yapımız kaos ve şiddet dönemlerinde savunmaya ve/veya saldırıya dönerken; belirsizlik durumlarında kutuplaşmaya yatkın.
Yani binlerce yıl insanlık yeni bilgiler ve beceriler biriktirdi ama ahlaki ilerleme ve olgunluk asla buna paralel gitmedi; yani bilinç her zaman eşlik etmedi.