YAZARLAR

FERHAT ÜNLÜ / Vatikan’a ABD kayyumu

“Şayet Peter Turkson kardinaller tarafından papa seçilir ve testis kontrolünden geçerse ilk siyahi papa olarak tarihe de geçecek. Bilmeyenler için söyleyelim: Testis kontrolü, yeni papanın erkekliğinin ‘tescillenmesi’ için altı -tam testis hizasındadelikli sandalyede yapılan bir kontrol. En yaşlı kardinal, sandalyede yeni Papa’nın testislerini muayene edecek ve ‘Testiculos habet et bene pendetes’ (Bu Latince tumturaklı sözün Türkçesi Testisleri mevcuttur ve sarkmaktadır.’) dedikten sonra Hıristiyan dünyasının yeni ruhani lideri işbaşı yapacak. Bunun da sebebi kardinallerin, çok eskiden, 853’teki Papa seçiminde Joan adında bir kadını erkek zannederek “Sekizinci John” unvanıyla Papa yapmış olmaları ve sonra Joan’ın bir âyinin ortasında doğuruvermesi…
Turkson, kilise görevlerine hâlâ genellikle İtalyan ve Avrupalılar seçilmesine rağmen ‘Kutsal Makam’ın yönetim organı Roman Curia’daki Afrikalı, Latin Amerikalı ve Asyalı sayısının yükseldiğini belirterek, ‘Bence kilise, Avrupalı olmayan bir papanın seçilmesine her zaman hazırdır’ dedi.”
Yukarıdaki girizgâh bundan iki önceki, Benedictus’un Papa seçildiği dönemde yazılan 17 Şubat 2013 tarihli yazıdan. Peter Turkson perşembe günü sonuçlanan son seçimde de adaydı. Hem de Çin destekli Filipinli ile birlikte kuvvetli adaylardan biriydi.
Katolikliğin krallığı Vatikan’a ilk kez toplam Hristiyan nüfusunun yalnızca yüzde 20’si Katolik olan Amerika Birleşik Devletleri‘nden bir Kardinal atandı. Avrupa kökenli kardinallerin atanma teamülünün dışına, 2013’te Arjantin kökenli Papa Franciscus’un seçilmesiyle çıkılmıştı. Ancak Amerikalı papa, bir ilk.

PAPALIK, İTALYA VE AVRUPA’DAN UZAKLAŞTI
Roma İmparatorluğu devrinden bu yana önceki 266 papanın 213’ü İtalyan’dı ve 40 yıldır İtalyan bir papa yok. Kilise, yalnızca İtalya‘dan da değil, Avrupa kıtasından uzaklaştı. Vatikan tarihinde ilk kez, oy kullananların yarısından azı Avrupalı idi. Papa Francesco’nun atadığı Avrupalı olmayan kardinaller çoğunlukta. Nitekim seçim sonuçları da bunu gösteriyor.
Vatikan’daki toplam kardinal sayısı 252. Ancak bunların 135’i 80 yaş altında oldukları için ‘konklav’ adı verilen seçime katılabildi. Gerisi; seçme ehliyeti olmadığı için değil, ama sağlığı elvermediği için oy kullanamıyor.
Aslında bu Papalık seçimi Avrupa’nın hemen hiç hükmünün olmadığı ve esasında ABD ve Çin’in çekiştiği bir seçim oldu. ABD’li Kardinal Raymond Leo Burke Donald Trump’a yakın adaylardan biriydi. Ancak bir başka Amerikalı seçildi.
Öte yandan seçimlerde daha ilginç olan nüans, ‘Asyanın Francescosu’ diye anılan Filipinli Kardinal Luis Antonio Gokim Tagle’ın Çin destekli olması idi. Anneannesi Çinli. Ayrıca Asyalı bir kardinal olarak Çin’le yapılan son Vatikan anlaşmasına olumlu bakıyordu.
Bu perspektiften baktığımızda bu seneki papalık seçimlerinin, ABD ve Çin’in çekişmesine sahne olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz ve buradan otomatik olarak ABD’nin maksadının hâsıl olduğunu sonucuna varırız.

AVRUPA KÖKENLİ KATOLİK AMERİKALI
Peki, Katolik Kilisesi’nin ilk ABD’li papası olan Kardinal Robert Francis Prevost kimdir? Prevost’un ailesinin kökenleri ise İtalya ve İspanya’ya dayanıyor. Kendisi aynı zamanda, uzun yıllar görev yaptığı Peru vatandaşlığına sahip.
14 Eylül 1955’te ABD’nin Chicago kentinde, İtalyan ve İspanyol kökenli bir ailenin çocuğu olarak doğdu. Çocukluğu ve gençliği ABD’de geçti; Aziz Augustinus tarikatına bağlı bir ruhban okulunda okudu, cartayı çekmiş FETÖ Lideri Fetullah Gülen’in karargâhının bulunduğu Pensilvanya’daki Villanova Üniversitesi’nde matematik ve felsefe eğitimi aldı.
Chicago’daki Katolik İlahiyat Birliği ilahiyat bölümünden mezun olduktan sonra ise 27 yaşında Papalık Aziz Thomas Aquinas Üniversitesi’nde Kilise Hukuku eğitimi görmek üzere Roma’ya geldi.
1985’ten itibaren ise uzun yıllar Peru’da yaşadı, misyonerlik ve başpiskoposluk yaptı. 2015’te Peru vatandaşlığı da aldı. 2023’te Papa Francesco tarafından önce başpiskoposluğa, ardından da kardinalliğe getirildi.
İmdi… Yine başa dönerek yazıyı toparlayabiliriz: Girizgâhta yazdığım gibi Ganalı Kardinal Peter Turkson, tıpkı 2013 seçimlerindeki gibi yine, yeniden adaydı ve yine kazanamadı. İtalyan olmayan papaya dünyanın alışması yarım yüzyıl sürdü. Yarım yüzyıl diğer Avrupa ülkelerinden papalar yönetti Vatikan’ı. Amerika kıtasından sonra nihayet sıra Amerika Birleşik Devletleri’ne geldi. Siyahi papa mı? Ona daha var.
Yeni papanın memleketi Amerika Birleşik Devletleri nüfusunun yüzde 65’i Hristiyan. Mezhep dağılımında elbette açık ara Protestanlık önde. Hristiyan nüfusu içinde 100 milyonluk Evanjelistleri de sayın.
Evanjelistlerin kâhir ekseriyetinin oyunu aldığı bilinen Trump, hatırlarsanız dini kıyafetlerle papalık koltuğunda resmedildiği görsel bir görseli; konklav öncesi, 3 Mayıs’ta Beyaz Saray’ın resmi X hesabından da yorumsuz yayınlamıştı. Trump, seçimden sonra ise 14. Leo unvanını alan Robert Francis Prevost’la tanışmayı sabırsızlıkla beklediğini açıkladı. 20 Ocak’tan bu yana ilk kez bu kadar zafer sarhoşluğu içinde. Ne de olsa Çin’e karşı kazandığı ilk ciddi raunt bu. Trump’un zaviyesinden bakınca 14. Leo, teşbih yerindeyse ABD’nin Vatikan’daki kayyumu olacaktır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu