SON DAKİKA

Emine Erdoğan, Topkapı Sarayı Saat Müzesi’nin açılışında konuştu: “Müzeler artık yaşayan mekânlar haline geldi”

Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Topkapı Sarayı Saat Müzesi’nin açılışı dolayısıyla düzenlenen “Topkapı Sarayı’nda Zaman ve Sanat” programına katıldı.

MÜZELERİN ZİYARETÇİ SAYILARI ARTTI

Emine Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, şunları söyledi: Bugün zamanı ölçmeyi zarif bir sanata dönüştüren medeniyetimizin zevkiselimine ve hayat felsefesine şahit olacağımız bir yolculuğa çıkıyoruz. Eminim ki bu müze, yurt içinden ve dünyanın dört bir yanından gelen tarih meraklıları ve sanatseverler için güçlü bir cazibe merkezi olacaktır. Müzeler, bize kim olduğumuzu, nereden geldiğimizi, uzun tarihsel yolculuğumuz içindeki yerimizi anlatır. Hayata ve dünyaya, doğru bir perspektiften bakmamıza imkan verir. Kimi zaman bir antik dönem mozaiği kimi zaman sedef kakmalı ahşap bir yazı masası kimi zamansa asırlara meydan okumuş bir el yazması insanlığın büyük hikayesinin satırları olur. Bildiğiniz gibi son yıllarda müzecilik anlayışı hızlı bir değişime uğradı. Müzeler, yaşayan mekanlar haline geldi, ziyaretçi sayıları arttı. Bu da bize tarihimizi ve kültürel mirasımızı dünyaya çok daha iyi tanıtabilmemiz için önemli bir fırsat tanıyor. İşte burada sergilenen eserler de bu mirasın ihtişamını gözler önüne seren örneklerden biridir. Şunu büyük bir mutlulukla ifade ediyorum ki Topkapı Sarayı Saat Koleksiyonu, dünya saatçilik tarihinin en değerli hazinelerinden biri olarak değerlendiriliyor.

İNSANI HAYRAN BIRAKIYOR

Yaklaşık 380 eserin içinde, dünyada eşi benzeri olmayan parçalar var. Hanedan mensuplarının saatleri, diplomatik hediyeleşmeyle gelen saatler ve saray atölyelerinin üretimleri, koleksiyona oldukça seçkin bir hüviyet kazandırıyor. Her bir parçada, sanatın zarafetiyle, zanaatın maharetinin eşsiz buluşmasını müşahede ediyoruz. Saatçilik geleneğimizin ve dönemin ince el sanatlarının izini sürüyoruz. Osmanlı kuyumculuğunun ve süsleme sanatlarının birleştiği saat kasalarının güzelliği, insanı gerçekten de kendine hayran bırakıyor. Bu miras, dünyanın en prestijli müzelerinde bile rastlanmayan bir niteliktedir.

Bu koleksiyondaki her bir eser, bize bambaşka bir zaman kültürünü gösteriyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun zaman algısını diplomatik ilişkilerde saatin oynadığı rolü ve estetiğin hayattaki merkezi konumunu anlatıyor. Dolayısıyla bu saatler, yalnızca bir geçmiş zaman eşyası değil, üretildikleri dönemde hayatın nasıl düzenlendiğini anlatan tarihi kaynaklardır. Eğer bugün zaman çok hızlı akıyor ve 24 saat bize yetmiyorsa, bunun sebebi hayatla kurduğumuz ilişkinin değişen biçimidir. Oysa Osmanlı’da yetişen büyük Mevlevi saat ustalarının elinden çıkan saatler, bize sadece zamandan değil iç dünyamızdan da haber verir. Yelkovanın, akrebin, çarkların, zembereğin ahenkli dönüşleri, bize sabrı, edebi ve insanın tekâmül yolculuğunu hatırlatır. Konuşmaların ardından Milli Saraylar İdaresi Başkanı Yasin Yıldız, Emine Erdoğan’a iç deseni lale ve karanfil motiflerinden oluşan, kenar zemin boyamaları Rumi ve manzara resimleriyle bütünleştirilerek bezenen tablo saat hediye etti.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu