Diploma çetesi akademi kurmuş


Sahte diploma çetesi adı verilen yapıya ilişkin iddianamede, sanıkların anlatımları, sadece diploma üretmediklerini, bir dizi konuda sertifika veren bir akademiyi de işlettiklerini gösteriyor.
Ankara’da Tuzem Akademi isimli sertifika eğitimleri veren kuruluşla çalışan çete, bir yandan kurslar düzenlerken, bir yandan da bu binada sahte ehliyet basmış, kamu kurumlarına sızmak için kullandıkları bilgisayarları kullanmış
Çetenin “akedemisi”nin varlığını, lideri olarak nitelendirile Ziya Kadiroğlu’nun elemanı Mıdyeddin Yakışır isimli sanık tarafından savcılara iletildi. Yakışır, iddianamedeki ifadesinde, bu kurumun varlığını şöyle anlattı:
“Ulusta bulunan Tüzem Akademi isimli iş yerinde çok lüks bir şekilde döşenmiş konak şeklinde yapılmış, içerisinde serverlerdan tut, toplantı salonuna kadar her türlü detay düşünülmüş ve işlemler burada devam etmektedir. Bu iş yerinde Z. ve A. isimli bayanlar olup iş yerinin ön kısmında normal uzaktan eğitim faaliyetleri ile ilgili sertifikalar vermekte olup sanki normal okul gibi görünüm verilerek arka tarafta tüm bu illegal işlemler yapılmaktadır. Bu iş yeri Zeynep adına kayıtlı olup A. ise işe yeni başlamış ayak işlerini yapmaktadır. “
Soruşturma sırasında, Tuzem Akademi’nin sahibi Zeynep Karacan’da tutuklandı. Karacan, anlatımlarına göre, çetenin lideri olarak sunulan Ziya Kadiroğlu ile tanışmasının ardından işyerine bilgiseyarların getirildiğini anlattı. Karacan, çetenin bilgisayar kayıtlarını silme ve yazılım gibi işlerini yürüten, tutuklu sanık Gökay Celal Gülen’e ilişkin şu bilgiyi verdi:
“Gökay Celal GÜLEN isimli şahıs Tuzem Akademi isimli işyerime defaten geldi, burada yapacağı çalışmalar için kendisine ait olarak 3 masaüstü bilgisayar, 2 adet laptop, birkaç adet yazıcı getirdi, dolaplara bıraktığı ancak benim bakmadığım görmediğim bilgisayarlar da olabilir, Gökay Celal GÜLEN isimli şahıs bu malzemelerini işyerimin girişin alt katına yerleştirdi, orada bulunan malzemeler Gökay Celal GÜLEN isimli şahsa aittir, işyerinin giriş katı bana ve ofis çalışanıma ait olan yerdir, üst kat şahsi kullanımlarım için dizayn edilmiştir.”
ÜNİVERSİTE VE E DEVLET ONAYLI
Tuzey Akademi’nin internet sitesi ve sosyal medya hesapları halen açık. Kişisel eğitim programları, hosteslik eğitimi sertifika programları, aile danışmanlığı, hasta kayıt kabul gibi sertifika programları düzenleyen kurumun, ilanlarında “üniversite ve e-devlet onaylı sertifika” yazıyor.
Tüzem Akademi’nin sosyal medya hesabında, kursiyerle dağıtılan yüzlerce sertifika görülüyor.
Akademinin sahibi Karacan, çeteyle ilişkisini anlatırken, yapay zeka eğitimleri düzenlemek istediklerini de söyledi. Karacan, anlatımlarına göre çetenin önde gelen isimlerinden Ziya Kadiroğlu ile özel ilişkiye de sahip ve Kadiroğlu’nu bazen evinde ağırlıyor.
İfadesinin başında çeteyle fazla ilişkisi olmadığını savunan Karacan, sorgu devam ederken, alsında akademinin çetenin sahte belge üretim yerine dönüştüğünü de anlatmaya başladı. Binanın anahtarlarının çete elemanlarında olduğunu da anlatan Karacan, iddiasına göre sahte belge basım makinaları görüncü bu durumu sorgulamış. Karacan, akademiyi nasıl kullandıkları şöyle anlattı:
“Ziya Kadiroğlu isimli şahıs benim Murat hoca olarak bildiğim ancak gerçek isminin Gökay Celal Gülen olduğunu öğrendiğim şahıs tanıştırdı. Biz bu şahıslarla birlikte çalışmaya karar verdik. Çalışmalarımızı Tuzen Akademi adı altında yürütecektik. Bu anlaşmayı sağladıktan bir süre sonra üç katlı olan iş yerimin en alt katına indiğimde pek çok boş pvc kart gördüm. Bunların ne olduğunu Ziya’ya sorduğumda her hangi bir açıklama yapmadı ve bir süre sonra Celal iş yerime geldi. Beni en alt kata çağırdılar. İndiğimde Celal bana küçük oğlumun kimlik kartını gösterdi. Üzerinde bulunan bilgiler doğruydu ancak kimlik kartı sahte bir karttı.”
Karacan, çete elemanlarına yönelik operasyonların başladığını duyunca, akademideki kamara kayıtlarını da sildiriyor.
İddianamedeki bilgilerden, çetenin sürekli bilgisayların hard disklerini sildirdikleri, yeni hafıza kartları taktırdıkları ve çete lideri olarak bilinen Ziya Kadiroğlu’nun sürekli bilgisayarda işlem yaptığı anlaşılıyor. Çetenin bilgisar işlerini, Gökay Celal Gülen üstlenmiş. Gülen, Kadiroğlu’nun arada bir gelerek sürekli bilgisayarların hafıza kartlarını sildirdiğini ve sürekli “not değiştirme” işylemi yaptığını da anlattı.
Çetenin önde gelen isimlerinden Kadiroğlu, aslında sahtecilik ve dolandırıcılık konusunda bilinen bir sabıkalı. Geçmişine bakıldığında benzer bir yapıyı kuran Kadiroğlu ile için 2017 yılında yapılan bir haberde şöyle deniliyor:
“2 ayrı davadan toplam 660 yıla kadar hapsi istenen ‘Sahte diploma çetesinin’ elebaşısı Ziya Kadiroğlu’nun yurt dışına yasak konulmak ve Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri evine en yakın karakola imza atma karşılığı tahliye edildi.”
TERCİHE BAĞLI SAHTE DİPLOMA
Kadiroğlu, savcılık ifadesinde bu suçlardan ceza aldığını ve hapis yattığını açık bir dille anlatırken, halk eğitim merkezlerine erişimin olduğunu, kalfalık ve çıraklık gibi belgeleri ürettiklerini, isteğe göde diploma hazırladıklarını söyledi. Kadiroğlu, ifade verirken şöyle konuştu:
“Pablo isimli şahıs bana whatsapp üzerinden kendisine ulaşan kişinin istediği diploma türünü bana iletir, ben de buna uygun olarak halk eğitim merkezlerinden online başvuru yapılması için yine kim olduğunu bilmediğim, tanımadığım, telegram üzerinden iletişim kurduğum kişilere iletirim, ben online başvuru girişini yaptırdıktan sonra talep eden kişinden 5 Bin TL ile 10 bin TL arasında ödeme alırım, işlemlere ait olan bu ödemeleri eski eşim N.Yalçın isimli şahsa ait olan yapı kredi bankası hesabına alırdım, bazen de elden peşin alırdım. Adına diploma çıkarılacak olan şahsın bana iletilen talebine göre ben olmayan bölümleri pablo isimli şahsa iletirim, pablo da talep eden kişiye bölüm sorarak uygun bir bölüm seçmesini söyler.”
1 DAKİKADA USTALIK BELGESİ
Kadiroğlu, bir dakikada, aşçılık ve ustalık belgesi üretmiş ve bu durumu da şöyle anlattı:
“Ben O. Deniz isimli şahsın istediği aşçılık-ustalık ve kalfalık belgesini 1 dakika sonra atıyor gibi gözüksem de aslında o olay tam olarak öyle değil, M.Oğurel isimli şahsın kimlik görselinin bana atılmasının sebebi bu kişi adına belge ya da diploma talep edilmesindendir, ıslahiye listesinden kastımız ise deprem bölgesinde rahmetli olan kişilerin ailelerine yardım etmek maksatlıdır, eğer ölmüşler ise dua okumuşumdur.”