TÜRKİYE

Dilan-Engin Polat çifti için yeni iddia: Güzellik merkezi hayali suya düştü, 17 milyon çöp oldu

İşletmeci Erdener Aktaş, Bağcılar’da Dilan Polat markası altında bir güzellik merkezi açmak için yaklaşık 17 milyon lira yatırım yaptı.

Şube henüz faaliyete geçmeden sistemin ilerideki mali yükümlülüklerini karşılamak amacıyla Polat ailesine çek verdi. Ancak Polat ailesinin gözaltına alınması ve şirketlerine kayyum atanması üzerine şube işletmeye açılamadı.

Aktaş’ın verdiği bu çekler ise iade edilmeyerek başka ticari işlemlerde kullanıldı.

Dilan-Engin Polat çifti için yeni iddia: Güzellik merkezi hayali suya düştü, 17 milyon çöp oldu - 1

“ÇEKLERİ GAYRİMENKULLERİN ÖDEMESİNDE KULLANDILAR”

İddiaya göre Polat ailesi, söz konusu çekleri Sultanbeyli’deki bazı gayrimenkullerin ödemesinde kullandı ve çekler Aktaş’ın hiç tanımadığı kişilere ciro edildi.

Böylece Aktaş, kendisine ait çekler üzerinden haciz davalarına maruz kaldı. Aktaş, bu süreçte hem mal varlığının önemli bölümünü kaybetti hem de Polat ailesinden muhatap bulamadı.
Polat ailesinin kayyum altındayken çeklerin piyasaya sürülmesinin hukuksuz olduğunu savunan Aktaş, ayrıca Polat ailesinin cezaevinden çıktıktan sonra da 100’e yakın şube sahibinden “İtibar düzeltmek” için para toplandığını ileri sürdü.

Bu paralar, haber sildirme ve röportaj ayarlama vaadiyle avukatın hesabına gönderildi ancak vaatlerin hiçbiri gerçekleşmedi.

“HİKAYEMİZ MAĞDURİYETLE BAŞLADI DOLANDIRICILIKLA DEVAM ETTİ”

Yaşadıklarını anlatan Erdener Aktaş, “Dilan Polat Bağcılar şube sahibiyim. Açılmayan bir şubenin sahibiyiz bu arada. Hikayemiz mağduriyetle başladı, dolandırıcılıkla devam etti. Biz bu arkadaşlarla masaya oturana kadar gayrıresmi sözleşmeler, gayrıresmi anlaşmalar yapacağımızdan haberimiz yoktu.” dedi.

“Biz oraya gittiğimizde Engin Polat’ı bekliyorduk. Çek defterlerimizi aldık gittik. Paramızı götürdük ve bunların karşılığında ne bir makbuz, ne bir fotokopi hiçbir şey alamadık.” diye konuşan Aktaş, kendilerine 34 sayfa sözleşme imzalattırıldığını dile getirdi.

Aktaş şöyle devam etti:

“Daha sonra içeriden Dilan Polat A.Ş. adına düzenlenen sayfa görselleri geldi. 10 sayfası bize verildi. Ödemelerle alakalı hiçbir görsele ulaşamadık. Verdiğimiz çeklerin fotokopilerini bile alamadık. Daha sonra bu davaya dahil ettiğimiz çek görsellerine de arkadaşlar bize bir başkası üzerinden haciz davası açıp da tekrar bizden para koparmaya çalıştıklarında ulaşabildik.”

Dilan-Engin Polat çifti için yeni iddia: Güzellik merkezi hayali suya düştü, 17 milyon çöp oldu - 2

“KONKORDATODAN ÇIKTIM ÇÜNKÜ ENGİN POLAT’A GÜVENDİM”

Engin Polat tarafından verilen sözlerin tutulmadığını belirten Aktaş, “Engin Polat’ın yanına gittik. Ben tabii bu süreci atlatmak adına şirketime konkordato almıştım. Engin Polat ile görüştükten sonra ben konkordatodan çıkış yaptım ona güvenerek. Çünkü çeklerimiz gelecek, biz normal hayatımıza devam edeceğiz. Çünkü o çekleri ödeyemezdik.” ifadelerini kullandı.

Aktaş, Engin Polat’ın kendisini engellediğini dile getirdi.

“SEZGİN POLAT BİZİ TANIMADIĞIMIZ BİR İNŞAATÇININ MASASINA OTURTTU”

Engin Polat’a bir daha ulaşamayınca Sezgin Polat ile görüştüklerini dile getiren Aktaş, “Sezgin Polat da akabinde bizi hiç tanımadığımız birinin masasına davet etti. Bir inşaat firması. Sultanbeyli’deki dükkanlarını arkadaşlarından satın almışlar. Hatta o dükkanla ilgili şöyle bir şey de var; 35-36 lira milyonluk bir dükkanı, reelde 8 milyon lira gibi gösterip bizim çekleri de zaten bize gayri resmi çevirtmişlerdi. Gayri resmi olan çeklerle dükkanın kalan paralarının ödemelerini yapmışlar. Çeklerimiz hiç tanımadığımız adamda çıkmış.” ifadelerini kullandı.

Dilan-Engin Polat çifti için yeni iddia: Güzellik merkezi hayali suya düştü, 17 milyon çöp oldu - 3

“SÜRECİN BAŞINDA ZATEN TABELA LEKELENDİ, İSİM LEKELENDİ”

Aktaş, sözlerine şöyle devam etti:

“Daha sonra arkadaşlarla anlaşmaya çalıştık ama Sezgin Polat’ın tavrı şuydu. ‘Kardeşim biz sana 7-8 milyonu ayarlayabiliyoruz ama kalan 4-5 milyonu da senin vermen lazım.’ Yani biz anlam veremiyoruz. Biz niye para veriyoruz. Biz hangi parayı vereceğiz. Zaten bizim herşeyimiz gitti. Herşeyimizi yapmıştık, herşeyimizi ayarlamıştık ama açamadık. Sürecin başında zaten tabela lekelendi, isim lekelendi. İnsanlar resmen saldırıyordu bize. Biz tabelamızı da zaten indirdik. Yani o süreçte tabelayı tutamadık bile. İnsanların tavırları, eşimiz dostumuz, ortaklarımız bize sırt çevirdi, banka hesaplarımız kapandı. Bütün gücümüzü kaybettik zaten. Olan sermayemiz de zaten arkamızı toplamaya yetmedi bile. Şu anda soruşturmamız açıldı. Ben bütün görselleri de verdim.”

“4 MİLYON LİRA DAHA İSTEDİLER”

Bu süreçte Sezgin Polat ile üç kez görüştüğünü ifade eden Aktaş, “Üçünde de bizi pazarlık yapmak için çağırmışlar. 4 milyon lira daha istediler. Üçüncü görüşmeden sonra Sezgin Polat da bizi engelledi. Benden Dilan Polat A.Ş. adına aldığı çekleri kayyumdan habersiz dışarıda tahsil etmek için hala para bekliyorlar.”

“KALAN İKİ DAİREM VAR ONLAR DA HACİZLİK”

Şu an kalan iki dairesi olduğundan bahseden Aktaş, onların da hacizlik olduğunu dile getirdi.

Sezgin Polat’ın kendisine ait çekleri vermediğini sözlerine ekleyen Aktaş, “Hala benim ne çeklerimi veriyor ne davayı durduruyor. Diğer arkadaşıyla beraber şu an tapularımda haciz var; faiz de işlemeye devam ediyor. E-5’te polis çevirdi. Aracın bağlaması var dediler. Mağduriyetle başladık dolandırıcılıkla devam ediyor.” ifadelerini kullandı.

“CEZAEVİNDEN ÇIKTIKTAN SONRA ŞUBELERDEN PARA TOPLADILAR”

Aktaş, Polat çifti cezaevinden çıktıktan sonra WhatsApp grubu kurulduğunu ve “İtibar düzeltme” adı altında para toplandığını iddia etti.

Aktaş, Polat ailesinin “Hakkımızda çıkan kötü haberleri sildirmek için bir ajansla anlaştık. Tabii bu ajanslar legal ajanslar değil. Hakkımızda çıkan kötü haberleri sildireceğiz, ulusal kanallarda röportaj vereceğiz, adımızı temizleyeceğiz. Ne kadar insanlara kendimizi iyi gösterirsek o kadar güzel olur ve bunu paradan başka hiçbir şeyle yapamıyoruz. Şubeler olarak hep beraber elele verelim, bu parayı toplayalım. Bizim para durumumuz yok, imkanımız yok.” dediklerini iddia etti.

Şube sahiplerinin Polat çiftine para attıklarını dile getiren Aktaş, şöyle devam etti:

“Bu paralar avukatları Sevim Çoroz’un hesabına gitti. Bize, ‘Masraf avansı yazdırmamız gerekiyor. Daha sonra uğraşmayalım, başımıza iş gelmesin’ denildi. Yazılarda zaten bunlar gruplarda yazıyor ve işin sonunda ne bir röportaj geldi, ne bir haber silindi. Dilan Hanım’ın ikinci şarkısı çıktı. Daha sonra dedik ki ‘Herhalde paraları biz bu yüzden attık’. Bu da Sevinç Horoz aracılığıyla yapıldı” ifadelerini kullandı.

NTV’yi sosyal medyadan takip edin

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu