YAZARLAR

CEM SANCAR / Algoritmanın gücü adına

Cebimizdeki akıllı telefonlar ve internetin artan oranda benimsenmesi, siyasi seçimlerimizi temelden değiştiriyor. Sosyal medya algoritmaları onu belirleyenin (Beyaz Adamın) istediği yönde ilerliyor.

Algoritmanın, İslam’ın Altın Çağı’nda (9. Yüzyıl) faaliyet gösteren, cebir, astronomi ve coğrafya alanlarında Arapça eserler veren bir matematikçi olan Horasanlı El Harezmi’nin isminden yanlış telaffuzla İngilizceye geçtiğini söylemekle başlayalım.

Belki bu bizi, neler kaybettiğimizi aydınlatan bir şoka sevk eder…

***

Mevzuyu Afrika üstünden okursak:

Cep telefonları Afrika’nın en yoksul ülkelerinde bile yaygınlaştıkça, sosyal medya her yerde yaygın hale geldi. Facebook, X-Twitter, YouTube, WhatsApp ve bloglar gibi uygulamalar, kıtanın çoğunda günümüzün siyasi iletişim ortamının ayrılmaz bir parçasını oluşturuyor.

Bu platformlar, siyasi içeriğin yaratılması ve yayılması süreçlerinde muazzam bir rol üstlenerek seçimlerde gerçekleri çarpıtan bir faktör haline geliyor.

Siyasi içerik üzerindeki kritik etkileri, sosyal medya üzerinde bu ipuçlarını kullanan diğer casus yazılımlarını daha önemli hale getiriyor. Kıtada sosyal medya kullanımındaki artış, siyasi iletişim açısından bir “oyun değiştirici” görevi görmekte…

***

Algoritmaların gücü, sosyal medya sistemlerini oluşturan mimariyi ifade eder. Bu hemen görünür olmasa da bilginin (yeniden) üretilmesi ve yayılmasında kritik bir vazife üstlenir.

Bize mecburi bir istikâmet çizer…

Sosyal medya siyasi kampanyaları üç ana kulvarda etkiler:

Algoritmalar, botlar ve onları kullanan insanlar.

Algoritmalar, platformdaki belirli bir içerikle etkileşime girdiğinizde davranışınızı izler, tercihlerinize ilişkin varsayımlar ve tahminler yapar ve ardından sizin tercih profilinize benzer içerikler önerir.

Örneğin, belirli kişilerden gelen gönderileri beğenerek, yanıtlayarak veya paylaşarak sürekli etkileşimde bulunursanız, onlar veya benzer kişilerden daha fazla gönderi görmeniz olasıdır. Belirli bir siyasi çizgiye ait videolar izlemeye ilgi gösterdiyseniz, benzer nitelikte daha fazla videoyla karşılaşma ihtimaliniz yüksektir.

Programcıları tarafından “Algoritmaların” neden belirli bireyleri veya siyasi partileri daha üst sıralarda konumlandıracak şekilde kodlandığını asla bilemeyebiliriz! Bildiğimiz şey, bu algoritmaların neyi görüp neyi görmeyeceğimizi şekillendirdiğidir…

Belirli bir içeriği karartma veya marjinalleştirme gücüne sahiptirler ve kullanıcıların hangi bilgilere maruz kalacağını belirlerler.

***

Örneğin, Facebook’un EdgeRank algoritması, bir kişinin arkadaşlarının hikayelerinin yalnızca bir alt kümesini görüntüleyerek bir kullanıcının tercih edeceği “En İyi Haberlerde” neyin gösterileceğini önceden belirler.

Benzer şekilde Twitter algoritmaları, sıralanmış tweetleri görüntüler. Yani önce onları sıralar ve ardından kullanıcı için en alâkalı olduğunu düşündüklerini seçer ve gösterir.

Algoritmalar tarafsız değildir.

Kullanıcılar tarafından görülecek bilgileri etkileyerek siyasi tercihleri kodlarlar. Bir kullanıcı sosyal medya hesabını açtığında, onu platformdaki önceki etkinliklerine ve etkileşimlerine dayalı olarak algoritma filtreli içerikler karşılayacaktır.

ABD-Silikon Vadisinde algoritma yazanların sakallı ve esmer tiplere ne yazdığını, Müslümanları ve anti-Siyonistleri nasıl kodladığını da kolayca kestirebiliriz…

***

Sosyal botlar ise kamuoyunu manipüle etmek ve oyları etkilemek için de kullanılabilir. İnsanları ve sosyal ağ davranışlarını taklit eder ve potansiyel olarak manipüle ederler. Mesaj üretmek, çevrimiçi yayınlamak ve beğeniler, yorumlar, takipler (sahte hesaplar) aracılığıyla otomatik olarak çalışırlar.

Daha da endişe verici olanı, genellikle tanınmış bir kişiyi başka biriyle değiştirerek videolar üretmek için yapay zekanın kullanılmasıdır.

Amaç, bir kanaat önderinin veya halktan bir figürün bozguncu bir şey söylediğine inandırmaktır.

Stratejik iletişim danışmanlık şirketi Portland Communications’ın How Africa Tweets adlı raporunda belirttiği gibi, Twitter botları, Lesoto ve Kenya gibi ülkelerdeki etkili kamunun %20’sinden fazlasını oluşturmakta.

Yani âdeta seçimi belirlemektedir…

***

Şu anda feshedilmiş olan Cambridge Analytica (CA) gibi uluslararası danışmanlık firmaları, Afrika ve dünyanın diğer bölgelerinde dijital kampanyaları zehirlemekle suçlanıyor. CA, Rusya, Birleşik Krallık, ABD ve Kenya’da çeşitli kampanyalarda çalıştı.

Paraya sahip olanların, sosyal medyadaki siyasi içeriğin akışını çarpıtmak için algoritma yönlendiricileri ve botlar gibi otomatik sistemleri kolayca kiralayabilecekleri herhalde açık…

***

İnsan olmayan bu dijital aktörlerin siyaset ve seçim süreçlerindeki rolü, algoritmanın bir şaka olmadığının gösteriyor.

Sosyal medya algoritmalarının ve botlarının Afrika’daki seçimleri değiştirdiğine dair kesin deliller var…

Peki ya Türkiye?..

Meraklısına:

Dunyasiyaseti.com (Sosyal Medya Siyaseti Nasıl Etkiliyor)

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu