Bilal Erdoğan gençlerle buluştu: Türkiye, dünyada sözü dinlenen ülke konumunda

Beyoğlu’ndaki AK Parti İstanbul İl Başkanlığı’nda gerçekleştirilen programın, açılışında konuşan Dünya Etnospor Birliği Başkanı Bilal Erdoğan, AK Parti teşkilatlarında bulunmanın, Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın yürüyüşüne omuz vermenin, Türkiye’nin geleceği için kıymetli olduğunu söyledi.
Erdoğan, gençlerin bunu en iyi şekilde anlayıp kavramalarının ve bu doğrultuda arkadaşlarına anlatmalarının büyük önem taşıdığını belirtti.
Gençlere, 25-30 yıl önce Türkiye’nin nasıl bir durumda olduğunu sürekli anlattıklarını ve bunun anlatılması gerektiğini ifade eden Erdoğan, geleceğe bakarak gençlerin oy verdikleri, kendileri adına karar vermesini istedikleri kişilerin göreve gelmeden önce hayatlarında ne başardıklarına ve nasıl çalıştıklarına dikkat etmeleri gerektiği tavsiyesinde bulundu.
Bugüne kadar yapılan seçimlerde her zaman Başkan Erdoğan’ın karşısındaki adaya bu gözle bakmaya çalıştığını kaydeden Erdoğan, “Belediye başkanı seçildiği 94 seçiminden bu zamana kadar gerçekten her girdiği seçimde Cumhurbaşkanımızın karşısına hayattaki başarılarıyla, yaptıklarıyla, millete olan hizmetleriyle, eğitimiyle, donanımıyla, vizyonuyla rekabet edecek adaylar karşısında yoktu. Ben bu gönül rahatlığıyla insanlara gidip Cumhurbaşkanımızı anlattım.” dedi.
Erdoğan, muhalefet partilerinde siyasete talip olanlar arasında kendi kadrolarındaki arkadaşları kadar kaliteli, eğitimli, donanımlı ve başarılı kişilerin neden bulunmadığını anlamaya çalıştığını ifade ederek, şöyle devam etti:
“Gerçekten Türkiye’de Cumhurbaşkanımızın geldiği siyasi çizgide, muhafazakar, milliyetçi, dindar, nasıl derseniz, bu çizgideki insanların hep ülkeyle ilgili, dünyayla ilgili hayalleri olmuş. Mehmet Akif, Necip Fazıl, Sezai Karakoç hep böyle hayalleri olan insanlar. ‘Bu memleket nasıl daha iyi olur? İslam alemi nasıl daha kalkınır? İslam alemi nasıl dünyada daha tesirli olur? Bu dünya nasıl daha adaletli bir dünya olur?’ Hep böyle hayalleri olmuş. Onun için içlerinde çok eğitimli olanları siyasete katılıp bu vizyonlarını, hayallerini gerçekleştirmek istiyorlar. Bu geleneğin böyle bir özelliği var. Diğer siyasi geleneklerde böyle bir şey yok. Ülke için hayalleri maalesef yok. Türkiye’deki muhalif hareketlerde gördüğümüz en büyük hayal, ‘Bırak kimse kimseye karışmasın.’ Bunun üstüne bir dünya kurulabilir mi? ‘Kimse kimseye bulaşmasın, kimse kimseye karışmasın, herkes serbest olsun.’ Özgürlük diyorlar ama aslında özgürlük değil, serbestlik. Özgürlük olsa sizin özgürlüğünüzün başkalarının özgürlüklerine tecavüz etmemesi gerekir. Bunu savunan insanlar başkalarının özgürlüklerine tahammül dahi edemiyorlar.”

“TÜRKİYE’NİN ÖNÜ ÇOK AÇIK”
Yüzyılı 1925’ten 2025’e kadar dörde ayırdığını belirten Erdoğan, bu dört çeyrekte kişi başına satın alma paritesine göre milli geliri kıyasladığını, ilk çeyrekte 1,3-1,4 kat, ikinci ve üçüncü çeyrekte yaklaşık 2 kat, son çeyrekte ise 4 kat büyüme gerçekleştiğini aktardı.
Erdoğan, AK Parti döneminde Türkiye’de milli gelirin 8 kat, kişi başına düşen milli gelirin 6 kat, satın alma paritesine göre ise 4 kat arttığını anlattı.
Bu kadar büyük bir ekonomik büyümenin, Türkiye’yi gelir durumuna göre orta-alt grubu ülkelerden orta-üst grubu ülkelere getirdiğini belirten Erdoğan, “Ekonomik büyüme Türkiye’yi dünyada sözü dinlenen ülke olmaya getirdi. Cumhurbaşkanımızın dirayetli, sözünün arkasında durabilen o dik duruşu olmasa bu kadar olmaz ama 200 milyar dolarlık ülkenin sözüyle 1,6 trilyon dolarlık ülkenin sözü de farklı olur.” diye konuştu.
Dünya tarihinde çok partili, yüksek katılımlı seçimlerde, bu kadar uzun süre iktidarda kalıp da ülkesini bu kadar büyüten başka bir siyasi liderin olmadığına dikkati çeken Erdoğan, Başkan Erdoğan’ın önce fiziki ve beşeri altyapıya yatırım yaptığını, bu sayede Türkiye’nin eğitimde son 23 yılda OECD ülkeleri arasında en hızlı PISA ve TIMSS sonuçlarında yükseliş gösteren ülke olduğunu aktardı.
Bu sonuçların bir çok Avrupa ülkesinden daha iyi olduğuna işaret eden Erdoğan, “Türkiye’deki Ar-Ge harcamaları AK Parti döneminde milli gelirin yüzde 1,5’una yükseldi. Ne kadardı? Yüzde yarımdı. Hem milli gelirimiz 8 kat artıyor hem Ar-Ge’ye ayırdığımız yüzdelik dilim 3 kat artıyor. Bu ne demektir? 24 kat mutlak olarak artış demektir. Bu sayede gerçekten Türkiye bu gelişmesini başardı.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, 23 yılda fiziki ve beşeri altyapıya yapılan güçlü yatırımın meyvelerini artık artan bir şekilde almaya devam edeceklerini dile getirerek, “Nasıl görüyoruz bunu? En sonunda 1,5 milyon gencimiz, çocuğumuz TEKNOFEST yarışmalarına katılmış. Bu altyapı olduğu için bu kadar gencimiz ileri teknolojiyle ilgili projelere katılabiliyorlar. İlkokuldan bile katılan var. Bu çocuklar bu vizyonla, bu özgüvenle düşünebiliyor musun neler yapacaklar üniversite yıllarına geldiği zaman? Onun için Türkiye’nin önü çok açık.” şeklinde konuştu.
“TAYYİP ERDOĞAN’IN KIYMETİNİ BİLELİM”
Başkan Erdoğan gibi milletine bu kadar düşkün siyasetçinin bir daha gelmeyeceğini kaydeden Erdoğan, “Ne dünya tarihinde var, ne bizim ülkemizin tarihinde var, yok. Onun için Tayyip Erdoğan’ın kıymetini bilelim. Ne kadar erken bilirsek o kadar iyi olur. Daha iyi tanımanızı, bu başarı hikayesinin kodlarının neler olduğunu daha iyi anlamanızı özellikle istiyorum.” dedi.
Dünyada son 5 yılın çok çalkantılı olduğunu ve bu sürecin pandemiyle başladığını vurgulayan Erdoğan, 2008-2009’daki global finansal krizin aslında daha bitmediğini, salgının bunu uzattığını, son 17 yıllık süreçte dünyanın büyük bir dönüşüm ve değişim geçirdiğini söyledi.
Aslında bunun dünyanın merkezinin batıdan doğuya doğru kaymasının getirdiği sancılar olduğunu aktaran Erdoğan, “Böyle bir çalkantılı dönemde başımızda Recep Tayyip Erdoğan gibi bir istikrar ve dirayet timsali liderin olması bizim gerçekten büyük şansımız. Tarih bunları er ya da geç hakkıyla yazacak. AK Parti gençliğinin bunu daha iyi bilmesinin, daha iyi anlatmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum.” ifadelerine yer verdi.
Gençlerin kaygıları ve soru işaretleri bulunduğunu, hayatı anlamlandırmaya çalıştıklarını belirten Erdoğan, tam da bu süreçte sorularına cevap bulabilecekleri ve geleceğe dair umutlarını besleyebilecekleri hareketin Recep Tayyip Erdoğan gençliği olduğunu vurguladı.



