
Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nin ibadete açılışının üzerinden 5 yıl geçti
Arpaguş ayrıca camide, Fatih Sultan Mehmet Han’ın vakfiyesinde belirtilen hususlara göre düzenli olarak hatimlerin okunduğunu, kandil geceleri, milli ve dini bayramlarda da özel programlar yapıldığını ve imam hatip liseleri ile ilahiyat fakülteleri işbirliğinde faaliyetler gerçekleştirildiğini anlattı.
Camide görev yapan imam ve müezzinlerin, alanlarında en yetkin kişiler arasından titizlikle seçildiğini belirten Arpaguş, “Ayasofya’daki imamlarımız hem cemaatimizin hem gelen öğrencilerin Kur’an eğitimiyle ilgileniyorlar. Müezzinlerimiz yine güzel sesleriyle okudukları gibi okutmaya çalışıyorlar. Ayasofya’nın kubbesinden, minaresinden o ilahi nidayı eksik etmemeye çalışıyorlar.” ifadelerini kullandı.
Arpaguş, Ayasofya’nın hem ibadethane olduğunu hem de UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer aldığını hatırlatarak, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğünün sevk ve idaresinde caminin üst katlarının turistlerin ziyaretine açıldığını söyledi.
Caminin alt katının Müslümanların ibadetine ayrıldığını ifade eden Arpaguş, bu şekilde ziyaret edenler ve ibadet etmek isteyenler arasındaki karmaşanın önüne geçildiği dile getirdi.
Arpaguş, ziyaretçilere İstanbul Müftülüğü koordinasyonunda, din görevlileri ve çok dilli rehberler aracılığıyla İslam dini ve cami mimarisi hakkında bilgi verildiğini aktardı.