Beşiktaş adına neresinden tutarsan tut sıkıntılı bir süreç yaşanıyor. Beşiktaş iki maçta da hiç ümit verebilecek durumda değildi. Takıma baktığımızda çok fazla soru işareti var. Oyun düzeniyle ilgili bir şey vadetmiyor. Sistem olarak heyecanlandırmıyor. Topa sahip olma noktasında takım, sanki çok önemli bir şey değilmiş gibi davranış içerisinde. Rakip, iki maçta sahanın her bölgesinde istediği gibi topa sahip, keyfine göre oynuyor. Bu durum sahadaki takımı rahatsız da etmiyor. Birçok şeyi de ilave edebiliriz ama bütüne baktığımızda geçen seneden oyun olarak bu sezona değişen çok fazla bir şey gözükmüyor. Ciddi rakamlarla yapılan yeni transferler var ve kulübede oturuyorlar. Büyük ihtimalle sezon içinde şans verilmeyecek isimler sahada yer alıyor gibi birçok konu kafaları kurcalamaya devam ediyor. 1-2 transferle oluşturulan olumlu rüzgâr, bu iki maçtaki performansla uçup gitti. Beşiktaş camiası, şu anda aynı motivasyona ve inanca tekrar ulaşabilmesi yine sahadaki alınacak skorlara endeksli olacak. Takım içerisinde bu enerjiyi yaratacak oyuncuları bulmak da kolay görünmüyor. Her şeyin Rafa’nın ayağına bakarak olmayacağının geçen sezon aldığı acı derslerle gördü. Bunun net olarak ortada olduğu durumda hâlâ bu belirsizliklerle sezona başlıyor olmak camiayı derinden üzer. Hem de ciddi huzursuzluklar ortaya çıkartabilir. O yüzden bu maçlardan çıkarılacak çok dersler var. Herkes üzerine düşen sorumluluk payını buradan çıkarmalı.
