YAZARLAR

MAHMUT ÖVÜR / CHP’de Çerçioğlu depremi

Haber kulislere ilk düştüğünde kimse inanmamıştı: Aydın‘da 4 dönem belediye başkanlığını hem de açık ara farkla kazanan ve Aydın’ın “Topuklu Efe”si olarak nitelendirilen Özlem Çerçioğlu, yakında AK Parti‘ye geçecek…
Bu haber, yakın tarihinin en başarılı seçimini geçiren ama aynı zamanda “şaibeli kurultay” ve çok sayıda yolsuzluk iddialarıyla en krizli dönemini yaşayan CHP için deprem niteliğinde sarsıcıydı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel dâhil birçok CHP’li umursamaz görünseler de bu sıradan bir siyasi tercih değil, CHP’ye uyarı niteliğinde bir işaretti.
Çünkü CHP belki de tarihin en derin siyasi krizinin eşiğinde… Türkiye bir yandan çevresinde yaşanan gelişmelerle boğuşurken ve son 50 yılının en temel problemi terörü devreden çıkarmaya uğraşırken, CHP ya İBB’de ortaya saçılan ve açık açık itiraf edilen yolsuzlukları savunuyor ya da parti içinde “rant-taht ve baht” kavgalarıyla meşgul.
Bugüne kadar Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu hakkında çok şey yazıldı ve söylendi. Dün 2002’den bu yana yer aldığı partisinden istifa edip AK Parti’ye geçti. Bu nedenle düne kadar susan CHP’liler çok öfkeliler. Öfkeliler; çünkü bu siyasi etkisi ve derinliği olan bir geçiş…
Çerçioğlu istifa metninde bu boyutu imayla da olsa şöyle özetliyor:
“Yaşanan anti-demokratik uygulamaların yanı sıra hem benim temel prensiplerim olan hem de Aydınlılara ve aileme verdiğim dürüstlük, yasalar çerçevesinde hizmet, kamu ahlakından taviz vermeme ilkeleri nedeniyle Cumhuriyet Halk Partisi ile aynı yolda yürüme imkânım artık bulunmamaktadır.”
İstifasına gerekçe olarak sunduğu şu sözleri de bugün CHP içinde yaşanan siyasi çalkantıyı özetlemeye yetiyor:
“Sonuç itibarıyla Cumhuriyet Halk Partisi’nde siyaset yapma imkânı kalmadığından ve gördüğüm lüzum üzerine parti üyeliğinden istifa ediyorum.”
İstifanın arka planında CHP’lilerin dediği gibi ekonomik beklentiler mi var yoksa “yolsuzluk dosyası” korkusu mu yatıyor göreceğiz, ama bu ayrılığın arka planında bir başka gerçek daha var: Aylar hatta yıllardır CHP Aydın kulislerinde konuşulan ve yazılan Özlem Çerçioğlu-Bülent Tezcan kavgası.
Aydınlı olmayan “avukatlarla” Aydın’ı yönetmek isteyen Tezcan ile Çerçioğlu arasında süren bu gizli savaş her seçim döneminde sık sık şu tür haberlerle yerel ve ulusal basına da yansıdı:
“Çerçioğlu ile Aydın Milletvekili Bülent Tezcan arasında güç savaşları krize dönüştü.”
Son olarak ipleri koparan olayın ise Kuşadası eksenli bir yatırım olduğu söyleniyor.
Bu tablo aslında sadece Aydın’a özgü bir tablo da değil. Bugün İstanbul’dan Balıkesir’e, Antalya’dan İzmir’e uzanan CHP hattında deyim yerindeyse fırtına öncesi bir sessizlik var. Birçok şehir ciddi siyasi patlamaya gebe. Çünkü CHP içinde hem rant hem de siyaset eksenli iç gerilim sürdürülemez noktada. Özellikle İmamoğlu’nu merkeze alan ve bütün belediyelerdeki yolsuzluklara sahip çıkan genel merkez siyaseti bu gerilimi artırıyor ve ciddi ciddi sorgulanıyor.
En çarpıcı örneği de İzmir…
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ile eski başkan Tunç Soyer arasında yaşanan kavga çok büyüdü ve bütün örgütü, ilçe belediyelerini esir aldı. Dahası mevcut Başkan Tugay, CHP içinde “istenmeyen adam” ilan edildi. Artık CHP içinde yalnızlaşan bir Cemil Tugay var. Benzer şeyler İstanbul ilçeleri dâhil birçok ilde de yaşanıyor.
Görünen o ki CHP siyasetsizliğin ve yolsuzluklara bulaşmanın bedelini kendi içinde parçalanarak çok ağır ödeyecek.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu