BÜLENT TİMURLENK / Barış konusunda büyük ihmal var!

Bologna’nın iki yıldır Barış Alper’i takip edip, bugün Galatasaray‘ın istediği bonservisi yüksek bulmaları, İtalyan futbolunun bir gerçeği… Onlar uzaktan sevmek zorunda kalacaklar. Şimdi gündemde Premier Lig‘den West Ham, Nottingham Forest ve Suudi Arabistan’dan NEOM var. İngiliz kulüplerinin tekliflerinin 20 milyon bandını aşmayacağı ortada. İş bir Suudi kulübü olunca da medyada “Kapıyı bir 40’tan açarlar” fikri var ki bunun da halihazırda pek bir pratiği yok. NEOM’un yeni geldiği ligde bu sezon bonservise ödediği en yüksek rakam 22 milyon Euro. Suudi tanıtım fonunun desteklediği dört takımdan sonra beşinci kulüp olup olmayacakları da daha net değil.
Peki Barış cephesinde ne yaşanıyor? Oyuncu, teknik kadro ya da yönetime “Ben burada misyonumu tamamladım, önümü açın” dese, masaya gelen teklifler değerlendirilir. Ancak Barış Alper Yılmaz‘ın böyle bir talebi yok. Galatasaray’da forma giymekten dolayı gayet mutlu. Elbette almak kadar satmak da mühim. Bugün Avrupa piyasasına baktığımızda başka bir pasaport taşısa gerçekten de Barış’ın fiyatı 40 milyondan başlar. Onun Suudi Arabistan’da çok para kazanıp, Avrupa sahnesinden düşecek bir akla sahip olduğunu düşünmüyorum. Bu sezon Sane, Osimhen ve İcardi ile Şampiyonlar Ligi vitrininde mutlaka yer almalı. Galatasaray yönetiminin büyük hatasını da not düşmem lazım: Keçiörengücü‘nün bonservisteki yüzde 20’lik payına geçen sezon en fazla 1.5 milyon verip almak varken, bunu ihmal ettiler. Şimdi 40 milyon Euro’ların konuşulduğu yerde oldu ki Barış giderse Ankara kulübüne 8 milyon Euro vermek zorundalar.
TRANSFERLERİN YARISI G.SARAY’IN
Yayın gelirleri, Avrupa’nın diğer 4 büyük liginin 4 katı olan İngilizler, bu transfer döneminde de şov yapmaya devam etti. Bugün itibarıyla Premier Lig kulüplerinin toplam harcaması 2 milyar 230 milyon Euro… Son şampiyon Liverpool, 309 milyon Euro harcadı. İkinci sırada İtalya var… 821 milyon toplam harcamanın 119’u Juventus‘a ait. Almanlar 582, İspanyollar 490, Fransızlar 351 milyon harcarken kıta dışından Suudi Arabistan 287 milyon Euro ile 6. sırada… Orkun Kökçü‘nün geldiği, Kerem’in de gelmek için gün saydığı Portekiz Ligi’nin bu sezonki toplam harcaması 277 milyon… 164 milyon Euro harcayan Hollanda ve 149 milyon Euro harcayan İngiltere Championship’in önünde ise bizim ligimiz var. Bugün itibarıyla 18 kulübün toplam harcaması 175 milyon Euro ve bunun yarısından fazlası 90 milyon Euro ile Galatasaray’a ait… “75 milyon Osimhen, Sane de bedava geldi. 15 milyon kime verdiler?” derseniz, o parayı da sarı-kırmızılı kulüp zorunlu satın alma opsiyonları devreye giren Jakobs ve Frankowski için harcadı – ki- Frankowski 6 ay forma giydiği Galatasaray’dan Rennes’in yolunu tuttu. Transferin bitmesine 1 ay var, Fenerbahçe’nin sadece Kerem için 25 milyon harcayacağını düşünürsek Eylül ayında Süper Lig’deki toplam harcamanın 250 milyonu geçeceğini söylemek çok zor değil.
BAZI İSİMLERİ ALAMAZSINIZ!
Galatasaray’ın kaleci arayışında Real Madrid file bekçisi Courtois dışında Avrupa’nın bütün kalburüstü kalecileri sosyal medyada muhabirler tarafından Okan Buruk’un takımına yakıştırıldı. Buruk’un, Ederson’la birebir görüştüğü ve listenin ilk sırasında olduğu bir gerçek. Ancak bazı isimler var ki araştırılmadan sırf, sosyal medyada etkileşim yaratmak adına ortaya atılan isimler… Birkaç tane örnek vereyim;
İspanya’da 6 kez yılın en iyi kalecisi seçilen Atletico Madrid camiasının göz bebeği Oblak… Hiçbir şekilde ikinci bir kaleci arayışına girmeyen Real Madrid’in ikinci kalecisi Lunin… Teknik direktör değişimi sonrasında Milan’da hocanın en güvendiği isim olan aynı zamanda takım kaptanı, Fransa Milli Takımı’nın 1 numarası Maignan… Ve kariyer hikâyesinden habersiz, transfer zorluğu hesap edilmeden sırf genç Muslera diye ortaya atılan Olympiakoslu Konstantinos Tzolakis…. Genç kalecinin kulübü için ne ifade ettiğini özetleyeyim:
Konstantinos, Girit Adası’nda fizyoterapist bir baba ve fitness hocası bir annenin oğlu. Aile sıkı bir Olympiakos taraftarı… Çift spor sektörünün içinde olduğu için Konstantinos Tzolakis de küçük yaştan itibaren her dalı denemiş. Futbolda karar kıldığındaysa en büyük hayali Pire’de Olympiakos’un stadında maç seyretmekmiş… Pire şehri kulübü onu bu hayalini gerçekleştiremeden altyapısına kattı. Uzun yıllar boyunca kariyerinin son baharına gelmiş, dünyaca ünlü yıldızlara milyonlar akıtan Olympiakos başkanı, son 10 yılda futbol felsefesini yavaş yavaş değiştirdi. Altyapıya 8 idman sahası yaptırıp, altyapı organizasyonu için de 60 milyon Euro gibi bir para harcadı. Tzolakis de işte bu dönemde altyapıdan çıkan oyuncular arasında parmakla gösterileni ve tribünlerin en sevdiği futbolcu… Elbette her oyuncunun bir değeri var. Ancak “Galatasaray, Tzolakis’le ilgileniyor” derken sadece Fenerbahçe maçında kurtardığı üç penaltı ile onu hatırlamamak lazım.