YAZARLAR

AHMET ALEMDAR / Dev Buluşmada Stratejik Caydırıcılık: IDEF 2025 Fuarı

Uluslararası jeopolitik denklemlerin dönüşüm içerisinde olduğu süreçte Türkiye, caydırıcı ve stratejik kabiliyetlerini IDEF 2025 fuarında gösterdi. Yurt dışından ilgi ve alakanın yüksek olduğu 17. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı (IDEF 2025), 22-27 Temmuz 2025 tarihleri arasında İstanbul’da düzenlendi. Millî Savunma Bakanlığı ev sahipliğinde ve Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı (TSKGV) yönetiminde gerçekleşen IDEF’25, Türk savunma sanayiinin sadece bir ürün pazarı olmadığını; aksine teknoloji üreten, konseptler geliştiren ve sahadaki doktrinlere yön veren gelişimini gözler önüne serdi. IDEF’25 ile Türkiye’nin küresel güvenlik mimarisinde saygın ve stratejik derinliğe sahip bir güç merkezi haline geldiği gösterildi. Türkiye’nin ilgi ve etki alanlarındaki savaşlar, gerilimler üzerinden okunduğunda ise Türkiye’nin güçlü yapısının bir manifestosu niteliğindeydi.

TSKGV Verileri: Rekorlar ve Stratejik Derinlik

TSKGV ve Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından açıklanan rakamlar sadece niceliksel başarıyı değil, aynı zamanda Türk savunma sanayiinin niteliksel dönüşümünü ve artan stratejik ağırlığını göstermektedir. Fuar boyunca gerçekleştirilen 270 imza töreni ile ulaşılan 9 milyar dolarlık rekor sözleşme hacmi dikkat çekerken asıl başarı, anlaşmaların yüzde 65’inin ihracat odaklı olmasıdır. Türkiye’nin savunma sanayii ekosisteminin iç talebi karşılamanın ötesine geçerek, küresel pazarda rekabet gücü yüksek, güvenilir ve aranan bir tedarikçi konumuna ulaştığının somut kanıtıdır. Türkiye, teknoloji transfer eden bir ülke konumundan, teknoloji ve hatta konsept ihraç eden bir güç merkezine dönüşümünü gerçekleştirmektedir.

Katılımcı ve ziyaretçi profili küresel etkiyi doğrulamaktadır. Fuara 103 ülkeden aralarında Savunma Bakanları, Genelkurmay Başkanları ve Kuvvet Komutanları da bulunan 231 resmî heyet, 971 heyet üyesi katıldı. IDEF’25 fuarına 49 ülkeden bin 491 firma katılım gösterirken, 114 farklı ülkeden 121 binden fazla profesyonel ziyaretçi katıldı. 6 bin 300’ün üzerinde planlı ikili görüşmenin yapıldığı bu yoğun diplomatik ve ticari trafik, IDEF’in sadece bir ürün sergileme platformu olmadığını, aynı zamanda küresel savunma sanayii aktörlerinin en önemli buluşma merkezlerinden biri haline geldiğini de göstermektedir.

Yeni Nesil Teknolojiler: Muharebe Sahasına Türk İmzası

Taarruz ve savunmada etkin, caydırıcı çözümler stratejik varlıklardır. IDEF’25 fuarında en öne çıkan ürün ROKETSAN‘ın geliştirdiği hipersonik balistik füze TAYFUN Blok-4 oldu. Yüksek kapasiteli harp başlığını yine yüksek hassasiyetle hedefine taşıyabilen TAYFUN’un hipersonik hızda seyir icra etmesi tespitini ve önlenmesini zorlaştırmaktadır. Aile olarak daha kabiliyetli olacak şekilde geliştirilen TAYFUN balistik füzeleri ve diğer füze projeleri Türkiye’nin stratejik caydırıcılığını üst seviyeye çıkarmaktadır. Fuarda ilk kez sergilenen ramjet itkili hava-hava füzeleri GÖK VATAN’ın korunmasında benzer stratejik değere sahiptir. TÜBİTAK SAGE’nin GÖKHAN ve ROKETSAN’ın GÖKBORA adlı geliştirme faaliyetleri devam eden milli ramjet itkili hava-hava füzeleri Türk Hava Kuvvetleri’nin gelecekte yeni nesil hem insanlı hem insansız savaş uçaklarına entegre edilecek. Uzun menzilleri ile caydırıcılık uyandırırken hasım hedefler üzerinde etkinlik sağlanacaktır. ÇELİK KUBBE hava savunma mimarisinin Siper Ürün-2 füzesi de fuarda sergilenirken caydırıcılık açısından önemli mesaj verildi.

Türkiye’nin insansız sistemlerdeki bilhassa İHA sistemlerindeki küresel liderlik misyonu IDEF’25 fuarındaki yeni çözümlerle pekiştirildi. STM’nin muharebe sahasında kendini kanıtlamış kamikaze İHA’sı KARGU’ya kazandırdığı zırh delici başlık ve fiber optik kablo ile komuta yetenekleri dikkat çekti. Ayrıca FPV dron asimetrik tehditlerine karşı etkin ve esnek çözüm olarak ALTINAY’ın ‘dron avcısı’ ALKARA İHA sistemi tanıtıldı. Fuarda yine TİTRA’nın kargo İHA’sı ALPİN-2, SekizAltmış’ın RASAT sabit kanat kamikaze İHA’sı, MKE’nin Pirana kamikaze İDA’sı ve Esetron’un Kamikaze İKA’sı Tarık gibi yeni çözümler ilk kez görüldü. FPV dron gibi tehditlere karşın yine MKE ilk kez hem vurucu hem de karıştırma bileşenleri içeren TOLGA katmanlı hava savunma konseptini sergiledi.

Fuarda çeşitli yoğun sarf mühimmatları ilk kez tanıtılırken bunlardan en anlam yüklü olanı ASSAN’ın geliştirdiği, Cumhuriyetimizin ilk yıllarında milli harp sanayii için çalışmış Şakir Zümre’nin anısına adı SZ-109 olan sığınak delici mühimmattı. Millî Savunma Bakanlığı Ar-Ge Dairesi ve projeleri ilk defa IDEF’25 ile tanıtıldı. Projelerden en dikkat çekenler yüksek vuruş hassasiyeti ve tahrip gücüyle donatılmış sığınak delici özellikli HAYALET ile GAZAP mühimmatları oldu. İlk kez tanıtılan ASELSAN’ın T-Link taktik veri bağı ailesi, bağımsız haberleşme kabiliyeti sunarak farklı platformlar arasında güvenli ve kesintisiz iletişim sağlayarak ağ merkezli harp konseptinin sahadaki etkinliğini en üst düzeye çıkarmaktadır.

Günümüz muharebe sahasının gerektirdiği yüksek balistik koruma ürünlere yansıdı. Geçmişte tank taşıyıcı, akaryakıt tankeri vd. zırhsız kabinle envantere alınan araçların yüksek zırh korumalı kabinlere sahip olarak geliştirildiği görüldü. Fuarda BMC Power’ın konvansiyonel güç gruplarının yanı sıra hibrit güç grubu çözümleri yer aldı. ASSAN’ın geliştirdiği bin beygirlik seri hibrit güç gruplarının yerli platformlara güç vermesi planlanmaktadır. Ukrayna-Rusya Savaşı ile açığa çıkan ‘yüksek mobilite ve ateş gücü’ ihtiyacına yönelik yeni konseptler, silah kuleleri sergilendi. FNNS’nin paletli KAPLAN şasesi üzerin inşa ettiği ateş destek aracı (ADA), BMC’nin 105mm top entegre ettiği 8×8 ALTUĞ zırhlısı, OTOKAR’ın Cobra II zırhlısına entegre ettiği hafifletilmiş Mızrak-25L uzaktan komutalı silah kulesi gibi yenilikler, mevcut platformların ihtiyaca göre sürekli güncellendiğini gösterdi.

Açılış Töreni: Güç ve Diplomasi Gösterisi

IDEF 2025, Atatürk Havalimanı’nda yapılan Türk savunma sanayii geçiş töreni ve açılış konuşmaları ile başladı. Bahse konu tören klasik askeri geçit töreninden farklı olarak, modern bir güç ve diplomasi gösterisine sahne oldu. Fuarın açılış töreni, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve diğer bakanların yanı sıra Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün ve TSKGV Başkanı Bilal Topçu’nun katılımıyla devletin zirvesinin nezaretinde gerçekleşti. Törende aralarında bakanların, diplomatların, kuvvet komutanlarının olduğu yaklaşık bin yabancı heyet mensubu hazır bulundu. Törende, karada araçlar yürürken gök yüzünde yine Türk savunma sanayiinin eserleri gösteri uçuşları yaptı. İspanya’ya ihracatı için anlaşma imzalanan HÜRJET’ten insansız hava araçlarına ve helikopterlere kadar çeşitli yerli ve milli platformlar boy gösterdi. Tören alanında yine EREN, Kara ATMACA, TAYFUN füze sistemleri ile SİPER Blok-2 hava savunma füze sistemine kadar çeşitli kabiliyetler yabancı heyetlere yakından tecrübe ettirildi. Aynı zamanda Ataköy Marina’da deniz platformları yine yabancı heyetlerin ilgi odağıydı. İnsanlı ve insansız deniz platformlarını heyetler ziyaret etti.

Avrupa’dan ABD’ye ve Çin’e…

IDEF fuarlarına ilk dönemlerinde aşinan olunan tablo yabancı firmaların ve heyetlerin katılım göstererek Türkiye’ye ürün satma arayışı şeklindeydi. Takip eden 2010’lu yılların başlarında ise Türkiye ile yakın, dostane ilişkileri olan ülkelerin Türk savunma sanayiinden istifade etme arayışları vardı. Gelinen noktada ise ABD’den, Çin’e ve Avrupa’ya uzanan geniş coğrafyadan yabancı heyetler ve katılımcı firmalar IDEF’te farklı arayışlar içindeydi. ABD ve Avrupa’dan gelen misafirlerin sektörün çözümlerine olan ilgisi dikkat çekerken bilhassa Çin’den gelen misafirlerin ise Türk savunma sanayii aktörleri ile iş birliği yapma, pazarda aktif olma arayışları dikkat çekti.

Bu yoğun yabancı ilgisi karşısında fuarın asıl ‘geçit töreni’ için “stantlar arasında mekik dokuyan 114 ülkeden 231 resmi heyetti” demek hatalı olmayacaktır. Her bir heyetin ziyareti, her bir imza töreni, aslında birer diplomatik ve stratejik geçit niteliği taşımaktadır. Türkiye’nin Endonezya ile KAAN savaş uçağı ve İstif sınıfı fırkateyn ihracatı için imzaladığı anlaşmalar, Birleşik Krallık ile Türkiye arasındaki Eurofighter Typhoon savaş uçağı alımına ilişkin anlaşma fuarda öne çıksa dahi IDEF’25 esnasında Türkiye ve Türk firmalarının taraf olmadığı anlaşmalar da imzalandı. Bu şekilde IDEF fuarı, küresel bir marka olma vizyonuyla en etkin ve iş birliği odaklı fuar olma hedefini pekiştirmektedir.

Sonuç: Güncel Kalmaktan Geleceği Şekillendirmeye

IDEF 2025, Türkiye’nin savunma sanayii alanında ulaştığı teknolojik derinliği, üretim kapasitesini ve ihracat potansiyelini sergileyen bir vitrin olmanın çok daha ötesine geçti. Fuar, Türkiye’nin artık değişen şartlara sadece uyum sağlayan değil, aynı zamanda küresel güvenlik denklemlerini ve geleceğin muharebe konseptlerini şekillendiren proaktif ve vizyoner bir aktör olduğunun tescili oldu. Kırılan rekorlar, imzalanan milyarlarca dolarlık ihracat odaklı sözleşmeler ve ilk kez görücüye çıkan yeni nesil teknolojiler ile IDEF küresel marka değerine değer kattı. Türkiye Yüzyılı vizyonunun savunma sanayiindeki somut bir yansımasını yerli ve yabancı tüm katılımcılara gösterdi. Türkiye’nin savunma sanayiinde dünyaya açılan vitrini IDEF vesilesiyle, yükselen bir gücün stratejik manifestosu olarak hem dostlara güven hem de hasmane tutum içinde olanlara net bir mesaj verildi.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu