HAŞMET BABAOĞLU / İlkesel bakımdan…


Her şeyi, herkesle tartışabilirim…
Ama “Bu gidişle Türkiye Lübnanlaşacak” diyenle neyi tartışayım?
Ayıptır yahu!
Böyle saçma sapan laflar edenler ne tarih biliyor, ne de şimdiki zamanı; ne Lübnan’dan haberleri var, ne de Türkiye’yi tanıyorlar.
Geçiniz!
***
İyimser miyim?
Benim gibi yeni yüzyılın önümüzdeki on, on beş senesi için gayet karamsar bir adamın bir çırpıda “iyimserim” demesi zor.
Ama konumuz yeni süreç ise…
İhtiyatlı biçimde iyimserim.
Cumhurbaşkanı’nın ortaya koyduğu temel tabloyla mutabıkım…
Ülkemizin birikimine ve bağımsızlık iradesine güveniyorum…
***
Önce şunu kafamıza çakalım…
ABD’nin yeni saf tutma ve çatışma planlarını Çin’i hedef alarak tasarladığı bir dönemdeyiz…
Bu yolda Avrupa‘yla restleşmeyi bile göze almış bir ABD var.
O halde fark etmemiz gerekiyor ki, Ortadoğu bu “boşluk”ta kendi haline bırakılamaz; çünkü bu tavır bölgeyi İsrail‘in kucağına atmaktan başka anlam taşımaz.
Dolayısıyla tam zamanıdır.
Güçlü bir bölgesel irade göstermek zorundayız.
Hele hele Suriye ve Irak coğrafyasına asla uzak kalamayız.
Peki nasıl?
Elbette içeride etnik, kültürel ve politik bütünlük için elimizden geleni yaparak ve terörü bitirip saflarımızı sıklaştırarak…
***
Çok çözüm hamlesi yaptık geçmişte…
2010-2015 arası “Çözüm süreci”ni iyi hatırlıyorum, biz “barış trenleri”yle yola çıkmışken, terör örgütü güneydoğuda yerleşim yerlerinin altında tüneller kazıyordu…
İşte tam bu noktada kritik soru şudur: Avrupa ne düşünüyor?
Sadece ABD’ye bakarak hata yapıyoruz. Bölgede terörün önünü kesen baş aktör çoğu kez Avrupa (özellikle de Almanya) olmuştur.
Yeri gelmişken…
Yeni dönemde AB ülkelerinin “yeni uğursuz planları”nı gözetim altında tutacak uzmanlardan oluşan bir gözlem komisyonu kurulmasını öneriyorum.
***
Bir notum da şu olsun…
Politikada gerçekten bir şeyler yapmanın yolu kitlenin eğilimlerinin “cisimleştiği” ittifaklar kurmaktır.
Bu yüzde yüz doğru yoldur.
Ama müttefiklerin dönüşmesi şartıyla…
Dönüşmeyen müttefikle olmaz.
***
NOT DEFTERİ
Kim daha ilerisini görürse, o diğerlerine söz geçirir. Akıllı bir insan için asıl övgüler, dostlarının beğenmeleri değil, düşmanlarının diş gıcırtılarıdır. (KEMAL TAHİR / Notlar-12)