YAVUZ DONAT / Anayasa… ‘Yakın gündemin sıcak konusu’

Türkiye Büyük Millet Meclisi yoğun bir yasama yılı geçirdi… Önümüzdeki günlerde tatile girecek.
1 Ekim 2025… Yeni yasama yılı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın konuşması ile başlayacak.
Erdoğan konuşmasında… Yeni… Sivil bir Anayasa ihtiyacından söz edecek. Anayasa, 1876’dan bu yana tartışılıyor.
1982 Anayasası… Pek çok değişiklik yapıldı… Yamalı bohçaya döndü.
Meclis… Yeni yasama yılında, yeni bir Anayasa yapabilir mi?
Sonbahardan itibaren… Gündemin ana konusu.
***
SİYASİ ARİTMETİK
Yeni bir Anayasa için gerekli oy sayısı… En az 400.
360/400 arasında oy ile de Anayasa yapılabilir… Ama… Referanduma gitmek gerekir.
İşte zurnanın zırt dediği yer.
Siyasi aritmetiğin püf noktası… En önemli, en can alıcı yeri.
***
AMA… FAKAT… LAKİN…
Yeni Anayasa’ya oy verecek milletvekili sayısı 400’ü bulsa bile… Hatta 410’a… 420’ye ulaşsa bile…
Cumhuriyet Halk Partisi‘nin içinde olmadığı bir Meclis çoğunluğunun yapacağı Anayasa;
“Topal” kalır.
Kamuoyunu tatmin etmez.
Tartışılır.
***
GÜNÜN SORUSU
Bugün… AK Parti… MHP… Ve DEM. Toplam milletvekili sayısı 375.
“Referandumsuz Anayasa” için 25 oy daha lazım.
İyi Parti… Yeniyol Partisi… Bağımsızlar… Hüda Par… Yeniden Refah Partisi… Türkiye İşçi Partisi… Demokratik Bölgeler Partisi… Emek Partisi… Demokratik Sol Parti… Saadet Partisi… Demokrat Parti… Toplamı 82 milletvekili.
Bu 82 milletvekilinden 25’i parti değiştirebilir mi? Veya partilerinde kalarak yeni Anayasa için oy verebilir mi?
Mümkündür… Olabilir… Burası Türkiye.
Ve… Sayı 400‘ü bulunca… “Hoş geldin yeni Anayasa.”
***
“KÜRT TANIMI” VE CHP
Cumhuriyet Halk Partisi… Ana muhalefet… Milletvekili sayısı 135.
Yeni bir Anayasa’nın sınırları çizilirken, CHP’nin görüşleri ve önerileri önemli.
“Terörsüz Türkiye” projesi ete kemiğe bürünürken… Olmazsa olmaz “Kürt tanımı” da yapılacak.
Bu tanımın mimarları arasında… Mutlaka… “CHP de olmalı.”
Hatta… Bir adım ileri gidelim… Yeni Anayasa’ya yer alacak Kürt tanımını “CHP yapmalı.”
***
“GÜÇLÜ TÜRKİYE” İÇİN
Yeni ve sivil bir Anayasa güçlü Türkiye için gerekli.
Ortadoğu’daki gelişmeler… İsrail ile İran arasındaki çatışma… Güçlü Türkiye’nin ne kadar önemli olduğunu gösterdi.
Anayasa konusuna, “günlük parti siyasetinin penceresinden bakmak” çok yanlış.
Anayasa… Kısır iç çekişmelere malzeme yapılacak bir konu değil.
***
İLK DÖRT MADDE
Kırmızı çizgi… Anayasa’nın ilk dört maddesi… “Değiştirilemez.”
Değiştirilmesi…. “Teklif dahi edilemez.”
Dün Türkiye’yi yönetmiş olanların… Bugün yönetenlerin… Yarın iktidara gelmek için çalışanların… Böyle konuda tavırları net.
Olabilir… İlk dört maddeyle sorunu olanlar çıkabilir… Fakat;
Onların da toplumda karşılığı yok.
***
ERDOĞAN… ÖZEL… VE MÜZAKERE ZEMİNİ
Edirne’den Kars’a… Trabzon’dan Hatay’a… Türkiye’yi karış karış dolaşıyoruz.
İnsanlar… Siyasi görüşleri hangi yönde olursa olsun… “Siyasetteki yüksek gerilimden” rahatsızlar.
Ankara’da yaşıyoruz… Siyaseti yakından izliyoruz… Ve görüyoruz ki;
Adalet ve Kalkınma Partisi’nde de… Cumhuriyet Halk Partisi’nde de de… “Siyaset ikliminin yumuşamasını arzulayan” isimler var.
Hem de… Siyasette “özgül ağırlığı yüksek” kişiler.
Zaman zaman… Aralarında bu konuyu konuştuklarını biliyoruz.
Özellikle onlara… Yeni ve sivil Anayasa konusu gündeme gelirken… Cumhurbaşkanı Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel arasında bir müzakere zemini… Altyapı hazırlama görevi düşüyor.
Cumhuriyet’in iki büyük partisinin liderinin, Anayasa gibi çok önemli bir konuda müzakereden yana tavır sergilemesi siyaset iklimini yumuşatacak ve Türkiye’yi rahatlatacaktır.
***
MECLİS’E DÜŞEN GÖREV
Yepyeni… Atatürk‘ün modern Türkiye’sine yakışan… Sivil bir Anayasa şart.
Bunu yapacak olan da, milletin bağrından çıkmış Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir.
Ve bu konu, siyasi çekişmelerin… Partiler arasındaki rekabetin çok ama çok üzerindedir.
Geçmişte… Süleyman Demirel‘den Erdal İnönü‘ye… Bülent Ecevit‘ten Deniz Baykal‘a… Muhsin Yazıcıoğlu‘na kadar… O kadar siyasi lider, sivil Anayasa ihtiyacını dile getirdiler.
Rahmetle anıyoruz… Hiçbiri, kendisi için istemedi.
“Türkiye’nin ihtiyacı için” istedi.
***
HALK OLMADAN ASLA
Osmanlı dönemi… Mithat Paşa ve arkadaşları Anayasa hazırladılar.
İkinci Abdülhamit‘e kabul ettirdiler… 1876.
“Dayatma” bir Anayasa.
“Tabanın/halkın” hiçbir şeyden haberi yok
Daha sonraki Anayasalar gibi.
Osmanlı İmparatorluğu‘nun yıkılışı… Yeni Türkiye‘nin kuruluşu… 1921… Ve 1924… Teşkilatı Esasiye Kanunları… Anayasalar.
Yine taban/halk devre dışı… Empoze… Dayatma.
Millet iradesinin ürünü değil.
Darbe… 27 Mayıs 1960… Ve yeni Anayasa: 1961.
Anayasa kampanyası… Anayasa’yı övmek serbest… Mehter takımı… Folklor ekipleri… Mitingler… 60. Tümen Bandosu… Gösteriler.
Anayasayı eleştirmek ise yasak… Suç.
Darbenin lideri Orgeneral Cemal Tural‘ın konuşması:
“Anayasa’ya red oyu vermek vatana ihanettir.”
Ve 12 Eylül 1980… Yine darbe… Anayasa rafta… Yukarıdan emir: “Yenisi gelsin.”
1982… Bugün geçerli olan Anayasa… Kampanya… Darbe lideri Kenan Evren yurdu dolaştı… İl il.
Tarih 1 Ekim 1982… İki ilde iki miting… Burdur ve Isparta‘da… Kürsüde Kenan Evren:
“Anayasa’ya hayır diyenlerin bir kısmı, memleketi parçalamak, bölmek, dış güçlere satmak isteyenlerdir.”
İşte Anayasa yolculuğumuzun özeti… “Halksız Anayasa.”
***
YARIN… İSİM İSİM
Anayasa konusuna devam edeceğiz.
Kim, hangi tarihte, nerede, neler söyledi?
Zamana tünelinde bir yakın tarih gezisi.
Yarın.