YAZARLAR

SALİH TUNA / Vitesin sapı aşkın ızdırabı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile Sözcü gazetesi köşe yazarı Yılmaz Özdil arasındaki kavga nihayetinde kendi iç meseleleridir, iyi olan kazansın demem, diyemem.
Çünkü Yılmaz Özdil benim dostumdur, gönlüm onun kazanmasını ister.
Lakin…
“Hakikatin hatırı dostumun hatırından üstündür” ölçüsü gereği, Özgür Özel‘in bu kavgada haklı olduğunu söylemek zorundayım.
Eminim bu kanaatim sevgili Yılmaz’ın işine gelecektir, özünde hiç hoşuna gitmese de! Özgür Özel için tam tersi geçerli tabii. Yani, Sabah gazetesi yazarı olarak onu haklı bulmamdan özünde hoşnut olsa da işine gelmeyecektir.
Neden mi?
AK Parti ve Erdoğan düşmanlığıyla malul kültleşmiş sosyolojileri yüzünden, başka ne olsun!
Bu sosyolojinin önde gidenleri CHP’li troller mi?
Hayır, “En acar köşe yazarları ve parti liderleri ne ki onlar ne olsun” demeyeceğim. Onları seviyor, hatta çok eğlendirici buluyorum.
Her şeyden evvel nev-i şahsına münhasır bir dünyaları var. Hele ki istedikleri her şeyi gerçekliğinden bağımsız şekilde algılama yetenekleri yok mu, bayılıyorum.
Yıllar yılı “en kahraman muhalif” mesabesinde gördükleri Yılmaz Özdil‘i son iki gün öyle linç ettiler ki, Allah’tan ellerinin altında vites falan yok dedim, o derece. En nazikleri, “Sarayın adamı… Kripto Akepeli, Truva atı… Akepe aparatı…” diye kaptırıp gitti, gerisini varın siz hesap edin.
O değil de, Yılmaz Özdil‘in Özgür Özel’e kafayı neden taktığını tam olarak çözebilmiş değilim.
Tamam, CHP Genel Başkanı’nın “normalleşme” söylemine ifrit olduğunu herkes gibi ben de biliyorum.
Fakat, “İkinci Atatürk” muamelesi yaptığı İmamoğlu‘nun en büyük numarası “kutuplaşma” karşıtı söylemlerle PR yapması değil miydi? Hayır yani, komutan eşleri maarif takvimine soyunsun diyenlerden Erdoğan’ın eski sözcüsüne kadar otobüsüne dolduran kimdi?
Hülasa, Yılmaz Özdil dostumun CHP’yi bundan kelli AK Parti‘yi “yolsuzluk” üzerinden itham edemeyecek kadar yolsuzluklara batırana kafayı takması gerekmez miydi?
İdeoloji dersen… Özgür Özel öyle İmamoğlu gibi ANAP kökenli bir müteahhit değil, bilebildiğim kadarıyla CHP kökenli bir siyasetçi. Gerçi aynı zamanda Bülent Arınç‘ın da kahramanı. Ona bakarsanız Yılmaz Özdil de Sedat Peker‘in kahramanı.
Gelgelelim…
Nereden bakarsanız bakın, “Özgür Özel geri vites mi yapıyor?” diyen bir köşe yazarına, CHP Genel Başkanı’nın “O geri vitesi yedirirler adama” demesi hiç yakışık almadı.
Bunların yazarçizerleri otoriter olmakla itham ettikleri Cumhurbaşkanı Erdoğan‘a (‘Mezarına işeyeceğiz’ demeye varıncaya kadar) her türlü hakareti yaptı ama Erdoğan bugüne kadar hiçbir köşe yazarına vites yedirmeye kalkmadı.
Yeni Şafak’ta başyazarlık yaptığı dönemde Fehmi Koru‘ya “Sevsinler” demişti sadece. Fehmi Bey de zaten bunu problem yapmamış, “sevilmiş” olarak hayatına devam etmişti.
Takdir edersiniz ki, vites yemek/ yedirmek öyle problem yapılmayacak bir şey değil.
Yılmaz Özdil, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e cevaben diyor ki: “Benim onu niye bu kadar çok sevdiğimin -toplumun bilmediği ama illaki öğreneceği- sebepler var, aşkımız sebepsiz değil yani…”
Bu aşkın ızdırabı “vites yedirmeye” nasıl ve neden evrildi söylese de öğrensek.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu