YÜKSEL AYTUĞ / Akın Akınözü yüzünü sattı

Evet, yanlış okumadınız. Genç ve yetenekli oyuncu Akın Akınözü, yüzünü sattı. Nasıl mı? Anlatayım:
Malum, artık yapay zeka çağındayız. Dilerseniz bu dünyadan göçmüş Alain Delon ile Claudia Cardinale’i filminizde dijital olarak oynatabiliyorsunuz. Mevcut telif yasaları ise yapay zeka konusunda kara deliklerle dolu. Bu nedenle mirasçılar pek çok vakada hak iddia edemiyorlar.

Genç oyuncu Akın Akınözü ise yüzünün dijital görüntüsünü şimdiden bir yapım şirketine sattı bile. Akınözü’nün yüzünün belirli yerlerine sensörler yerleştirilip dijital tarama ile kopyası alındı. Şimdi yapım şirketi, Tesseract adlı yapay zeka dizisinde Akın Akınözü sete bile uğramadan onu başrolde oynatacak.
Durun bakalım, yeni yılda daha neler göreceğiz…
PAZAR EĞLENCESİ
Aslında bugünkü alıntımız, eğlenceden çok “mesaj” içeriyor:
14 yaşındaki köpeğimiz Abbey geçen ay vefat etti. Ölümünden bir gün sonra, 4 yaşındaki kızım Meredith ağlayarak Abbey’i ne kadar özlediğini anlatıyordu. Abbey cennete vardığında Tanrı’nın onu tanıması için Tanrı’ya bir mektup yazmak istediğini söyleyip bana şu sözleri dikte etti:
“Sevgili Tanrım, lütfen köpeğime göz kulak olur musun? Dün öldü ve şimdi cennette seninle birlikte. Onu çok özlüyorum. Hasta olmasına rağmen onu bana köpek olarak verdiğin için çok mutluyum. Umarım onunla oynarsın. Yüzmeyi ve toplarla oynamayı çok sever. Onun bir fotoğrafını gönderiyorum, böylece onu gördüğünde benim köpeğim olduğunu anlayacaksın. Sevgilerimle, Meredith.”
Mektubu, Abbey ve Meredith’in fotoğrafıyla birlikte bir zarfa koyduk ve Tanrı/ Cennet’e hitaben yazdık. Üzerine kendi adresimizi de yazdık. O öğleden sonra, mektubu postanenin posta kutusuna attı.
Dün, ön kapımızda altın kağıda sarılmış ve üzerinde “Meredith’e” yazılmış bir paket vardı. Meredith paketi açtı. İçinde Bay Rogers’ın “Bir Evcil Hayvan Öldüğünde” adlı bir kitabı vardı. Ön kapağın içine, Tanrı’ya yazdığımız mektup açılış zarfıyla bantlanmıştı. Karşı sayfada Abbey ve Meredith’in bir resmi ve şu not vardı:
“Sevgili Meredith, Abbey cennete sağ salim ulaştı. Resim çok yardımcı oldu ve onu hemen tanıdım. Abbey artık hasta değil. Ruhu burada benimle, tıpkı senin kalbinde olduğu gibi. Abbey senin köpeğin olmayı çok sevdi. Cennette bedenlerimize ihtiyacımız olmadığı için, resminizi saklayacak cebim yok, bu yüzden onu size bu küçük kitapçıkta geri gönderiyorum ki saklayabilesiniz ve Abbey’i hatırlayabileceğiniz bir şeyiniz olsun. Harika bir anneniz var. Onu özellikle sizin için seçtim. Size her gün dualarımı gönderiyorum ve sizi çok sevdiğimi unutmayın. Ayrıca, beni bulmak kolay: Sevginin olduğu her yerdeyim. Sevgilerimle, Tanrı.”
Lütfen Tanrı’ya yapılan göndermeye alınmayın: bu hikayenin bir parçası.
“İnsan hayatında üç şey önemlidir: birincisi nazik olmak; ikincisi nazik olmak; ve üçüncüsü nazik olmak…” (Mary Jane)
Nasıl olacak bu iş?
Tavuk dönerden kaynaklanan zehirlenme olaylarının en büyük nedeni, etlerin neredeyse gün boyu tezgahta dönüp durması. Hatta bazı işletmeler, bir gün önceden kalan dönerin üzerine yenisini sarıp, ertesi gün de satmaya çalışıyor. Durum böyle olunca da zehirlenmeler kaçınılmaz oluyor.
Sağlık Bakanlığı ise bu olayları önlemek için yeni bir kural getirdi. Buna göre tavuk döner takıldıktan sonra en fazla 12 saat süre ile servis edilebilecek.
Yerinde bir karar… Da… O dönerin kaç saattir orada takılı olduğunu zabıta nasıl tespit edecek? Gün boyu başında nöbet mi tutacak?
Şeref kürsüsü
İzmir Bayraklı’daki Ticaret Borsası İlkokulu 3-C sınıfında yaşayan ve öğrencilerin de severek baktığı kedi Tombi, bir velinin şikayeti nedeniyle sınıftan ayrılmak zorunda kalmıştı. İzmir Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi’nin talimatıyla sınıfa dönmesine izin çıkan Tombi, sınıfına ve öğrencilere kavuştu.

Zap’tiye
Dubai’de dilenciler post cihazı taşıyor. Kesin vergi levhaları da vardır.

Ne demiş?
Otomobili, açılan obruğa düşen vatandaş neredeyse bayram etti: “Bu araba bana çok çektirdi, iki kere motor yedi. Çıkartmayın, üzerine toprak örtün, gömün gitsin…”



