Türkiye’nin Maarif anlayışı insanlığın iyilik eylemidir

Emine Erdoğan, Türkiye Maarif Vakfı’nca (TMV) Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen 5. İstanbul Eğitim Zirvesi’ne, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın eşi Latife El Durubi’yle birlikte katıldı. Emine Erdoğan burada yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:
İnsanlığın bilimsel ilerleyişinde yepyeni bir çığır açan yapay zekâ bir savaş suçlusuna dönüştü. En üst teknolojiye sahip silahlar, Gazze’de bebeklere doğrultulabildi. İnsaf etmek nedir hiç bilmeyenler, açlığı ve susuzluğu savaş taktiği yapacak kadar ileri gidebildiler. İnsanlık, hikmetle tanışmamış bilginin, kötülüğün icadında nasıl kullanılabildiğini bir kez daha gördü. Gözlerimizin önünde yaşanan bu maddi ve manevi yıkımın mimarlarının dünyanın en iyi üniversitelerinden yüksek derecelerle mezun olmaları bize bir şey anlatıyor:

Eğitim insanın içindeki potansiyeli sabırla işleyip onu kanatlandıran bir kozadır. Bazen o kozadan fikirleri ve eylemleriyle dünyanın toprağına iyilik ve güzellik serpen insanlar çıkar, bazense hakikatine yabancılaşmış, makineleşmiş insanlar. Çünkü modern dünya insan yetiştirirken döküm kalıp kozalar kullanıyor, skorları alkışlayan, kapitalist bir iştahı kabartan, kişisel konforu toplumsal huzur ve refaha yeğ tutan bir başarı kültürünü dayatıyor.
Testlerde yüksek puan alıp hayatın sınavlarından kalan değil, öğrendikleriyle hayatın kırık yerlerini onaran, oturdukları insanlık sofrasında derviş kaşıklarını karşısındaki kardeşine uzatan, Necip Fazıl Kısakürek’in deyişiyle “Kim var?” diye seslenilince sağına ve soluna bakınmadan “Ben varım!” diyen evlatlar yetiştirdik. Türkiye’nin bu maarif anlayışı, insanlığa yaptığı en büyük iyilik eylemi olarak tarihe geçti. Bu yaklaşımı Türkiye’nin sınırlarının dışına da götürdük. Ama bir farkla. Batı gibi kendini medeniyetin, bilimin, teknolojinin, sanatın ve kültürün merkezi ilan etmek için değil. Yıllarca sömürdüğü ülkelerde eğitim faaliyetleri adı altında zihinleri de sömürmek ve kendine hizmet edecek insanlar yetiştirmek için hiç değil.

Gelecek nesillere adil bir dünya bırakmak, boynumuzun borcu. Fakat böyle bir dünya insanlığın dertlerini yüreklerinin tam ortasında hisseden adil çocuklar yetiştirmeden mümkün olmaz. Öte yandan Latife El Durubi de “Tüm kalbimle ifade etmek isterim ki bizi Türkiye ile birleştiren bağ, herhangi bir tanıma sığmayacak kadar büyüktür. Suriye halkı, Türkiye devletinin ve Türk milletinin desteğini asla unutmayacaktır” ifadelerini kullandı.
NİJERLİ RACHİD’DEN ANLAMLI HEDİYE
Zirvenin açılışında vakfın tanıtım filminin yanı sıra 2021 yılında Nijer’de bir okulda bilinmeyen nedenle çıkan, çok sayıda öğrencinin hayatını kaybettiği yangından yaralı kurtulan Abdoul Rachid’in hikâyesi de videoyla gösterildi. Şimdilerde Vakfın Nijer-Türkiye Dostluk Okulu’nda eğitim gören Rachid, okulunda defter olarak kullandığı “luh” adlı tahta levhayla sahneye çıktı. Rachid, elindeki levhayı Emine Erdoğan’a takdim etti.



