DÜNYA

Yeni bir düzenin müzakeresi

Ukrayna-Rusya savaşının dördüncü yılında barış müzakereleri için 28 madde olarak önerilen Trump planı devrede. Putin, planın, “nihai bir barış anlaşmasının temeli olarak hizmet edebileceğini” söyledi. Zelenski, “tarihin en zor anlarından biriyle” karşı karşıya olduklarını açıkladı. Trump, planın Ukrayna için “nihai bir teklif” olmadığını söylese de Avrupa ve Ukrayna’ya “bir an önce evet deyin” baskısını sürdürüyor.
Planın “Moskova’yı kayırdığı” ve hatta çerçevenin Rusya tarafından hazırlanıp Trump’a sunulduğu tartışması ile bu yeni süreç başladı. Avrupalılar endişeli bir şekilde bu planı revize eden kendi önerilerini hazırladılar.
Plan, müzakere edilecek bir taslak olsa da, II. Dünya Savaşı’ndan bu yana sadece Ukrayna için değil, aynı zamanda Avrupa açısından da sonuçları itibariyle yeni bir düzenin müzakeresi niteliğinde.
Plan, Putin’in savaşta elde ettiği fiili kazanımları tescil ediyor. Kırım ile Donetsk ve Luhansk‘ın büyük kısmı fiilen Rusya’ya bırakılmasını, Herson ve Zaporijya’da cephe hatlarının dondurulmasını teklif ediyor. Ukrayna’nın kesin olarak NATO‘ya katılımının engellenmesi, Ukrayna ordusunun 600 bin askerle sınırlandırılması, yine NATO’nun doğuya genişlemesinin durdurulması, Avrupa ve NATO’yu da içerecek şekilde saldırmazlık paktı gibi maddeleri içeriyor.
Rusya ayrıca, yaptırımların kademeli olarak hafifletilmesini, G-8’e tekrar dönmeyi de garanti altına almak istiyor. Planın tümüne bakıldığında, Rusya’nın en baştan itibaren masaya koyduğu şartlara ek olarak yeni ağır maddeler var. Bu anlamda, plan Avrupa tarafından Rusya’nın isteklerinin “paketlenmiş hali” olarak görüldü.
Dondurulmuş Rus varlıklarından 100 milyar doların ABD liderliğinde Ukrayna’nın yeniden inşasına yatırılması, Avrupa’nın da eş değer bir mali katkıda bulunması ve bunlardan da ABD’ye pay ayrılması gibi çok taraflı maddeler de planda yer alıyor. Ayrıca, Kiev’in AB’ye üye olmasına da bir engel getirilmiyor.
Plan, Ukrayna’nın savaşı kaybettiği yaklaşımı üzerine inşa edilmiş. Bir anlamda, “daha fazla toprak kaybetmek istemiyorsan, bu planı kabul et” deniyor. Güvenlik garantileri muğlak. Rusya yeniden saldırırsa, kararlı ve koordineli şekilde askeri karşılık ve yaptırımların yeniden uygulanmasından söz ediliyor. Bu plana göre Ukrayna’nın bundan sonraki süreçte de savunma kapasitesi zayıflamış ve tarafsız bir devlet olarak hayatına devam etmesi isteniyor.
Zelenski, bu planı kabul etmemesi durumunda ve savaş devam ederse, Rusya’nın ilerlemeye devam edeceğini görüyor. Rusya, Ukrayna’nın enerji altyapısının büyük bir kısmını yok etti. Son derece zorlu kış şartlarında milyonlarca insan ısınmadan karanlıkta bir kış geçirecek. Trump yönetimi, ücreti mukabilinde destek veriyor. Avrupa, kendi içinde tam bir konsensüs sağlayamadığı için Ukrayna’nın taleplerine istenildiği şekilde cevap veremiyor. Dolayısıyla, zor bir çıkmazla karşı karşıya.
Anlaşmayı bu haliyle kabul etmesi halinde ise Zelenski, kendi ülkesinde ağır suçlamalara maruz kalacak, hatta yargılanma süreci başlayabilir. Anlaşma bir teslimiyet olarak kabul edileceği için ülke içinde yeniden karışıklıklar çıkabilir. Parlamento ve referandumda bu anlaşmanın kabul edilmemesi durumunda, toplumsal direniş ve yeni istikrasızlık dalgaları başlayabilir.
Bundan sonraki süreçte bu plan belirleyici olacaktır. Savaşın geleceği bu çerçeveden müzakere edilecektir. Avrupa’nın konsolide bir şekilde hareket etmesi durumunda, planda bazı revizyonlar olacaktır. Savaşı ne olursa olsun durduralım yaklaşımıyla, kötü bir barış gelecekte daha büyük savaş getirir yaklaşımı müzakerelerin seyrini belirleyecek.
Ama her hâlükârda anlaşmaya varılması durumunda, Rusya, 2014’ten bu yana hedeflediği amaçlarına ulaşmış olacak. Güç kullanarak sınırların değiştirilmesi yeniden normalleşiyor. Avrupa kendi güvenlik mimarisine daha fazla odaklanmak zorunda kalacak, çünkü güvenliği daha da kırılganlaşacak. Transatlantik içinde stratejik özerlik tartışmaları güçlenecek.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu