Mantar Ekoloji Araştırma Uzmanı Mahmut Akdoğan: ”Yediğiniz mantar son yemeğiniz olmasın”

Bu nedenle yalnızca bilinen türleri tanımak değil, aynı zamanda onlara benzeyen zehirli türleri de ayırt edebilmek hayati önem taşır. Kaybolmalarının önüne geçilmesinin en etkin yolu ise bilinmeyen ormanlık alanlarına girilmemesidir.

Mantar mevsiminin başlamasıyla birlikte ülkemizde mantar zehirlenmelerine ve ne yazık ki ölümle sonuçlanan vakalara sıklıkla rastlanıldığını belirten Mantar Ekolojisi Araştırmacısı Mahmut Akdoğan mantar zehirlenmelerinin başlıca nedenleri, halk arasında yaygın olarak kabul gören yanlış inanışlar, kurumların sorumluluk alanları ve alınabilecek önleyici tedbirler ile önlenebileceğini belirtirken, Yediğiniz son yemek Mantar olmasın.

Mantar Ekolojisi Araştırmacısı Mahmut Akdoğan yalnızca bilinen türleri tanımak değil, aynı zamanda onlara benzeyen zehirli türleri de ayırt edebilmek hayati önem taşıdığını belirterek” Ülkemizde halk tarafından tanınan ve güvenle tüketilen mantar türleri oldukça sınırlıdır. Ancak bazı zehirli türler, görünüş olarak yenilebilir mantarlarla benzer özellikler taşıdığından, bu benzerlik çoğu zaman ölümcül hatalara neden olmaktadır. Bu nedenle yalnızca bilinen türleri tanımak değil, aynı zamanda onlara benzeyen zehirli türleri de ayırt edebilmek hayati önem taşır.

YANLIŞ İNANÇLAR VE BİLGİ KİRLİLİĞİ
Toplumda mantarlar hakkında bilimsel dayanağı olmayan birçok yanlış inanış bulunduğunu belirten Akdoğan yanlış olan bilgiler konusunda bilgi verirken: Bu inançların başında böceklerin yediği veya içinde kurtçuk olan mantar zehirsizdir. Halbuki bu inanç tamamen yanlıştır. Böceklerin tükettiği bir mantarın insanlar için de güvenli olduğu anlamına gelmez. Nitekim, ülkemizde zehirlenme ve ölümlere en çok neden olan Amanita phalloides (Köy Göçüren) mantarı, böcekler tarafından da yenilebilmektedir. Renkli ya da renk değiştiren mantarların zehirli olduğu yönündeki inanış bilimsel olarak doğru değildir. Her renkli veya renk değiştiren mantar zehirli değildir.

Bununla birlikte, mantar türleri konusunda deneyimsiz kişilerin özellikle renk değişimi gösteren türlerden uzak durmaları güvenlik açısından önemlidir. Bu inanış da gerçeği yansıtmamaktadır. Ağaç üzerinde yetişen bazı mantar türleri oldukça lezzetli ve yenilebilir olmakla birlikte, zehirli türler de bulunmaktadır. Örneğin, Galerina marginata (Cenaze çanı mantarı) genellikle çürümekte olan veya çürümüş ağaçlarda yetişir ve ölümcül derecede zehirlidir. Dolayısıyla, yalnızca yetiştiği ortamdan yola çıkarak bir mantarın güvenli olduğu sonucuna varmak bilimsel açıdan doğru değildir. Bu iddia da gerçeği yansıtmaz. Zehirli mantarların bir kısmı hoş koku ve tat özelliklerine sahip olabilir. “Biz yedik, bir şey olmadı” gibi ifadeler yanıltıcıdır; zira bazı toksinlerin etkisi saatler hatta günler sonra ortaya çıkabilir. Zehirli mantarlar haşlanırsa veya iyi pişirilirse zehri kaybolur” inancı, Bu bilgi tamamen yanlıştır. Mantarları kaynatmak veya pişirmek, içerdiği toksinleri yok etmez. Bazı yenilebilir mantarların ise iyi pişirilmeden tüketilmesi sağlık açısından risk oluşturabileceğinden, yalnızca yenilebilir türler için uygun pişirme önerileri dikkate alınmalıdır.

UZMAN KİŞİLERİN VERECEĞİ SEMİNERLER ZEHİRLENME VAKALARINI ÖNLER
Mantar zehirlenmelerinin önlenmesinde yalnızca bireysel farkındalık değil, kurumsal düzeyde alınacak tedbirler de kritik öneme sahip olduğunu belirten Akdoğan “Bu kapsamda Tarım ve Orman Bakanlığı, Orman Genel Müdürlüğü, İl ve İlçe Tarım Müdürlükleri, Kooperatifler, Belediyeler ve Muhtarlıklar gibi kurumlara önemli görevler düşmektedir. Halkın doğru bilgiye ulaşabilmesi için hem teorik hem de arazide uygulamalı eğitim programları düzenlenmelidir.

Bu kapsamda gerçekleştirilebilecek faaliyetler: Mantar tanıma ve tür ayırımı eğitimleri, Zehirli mantar türleri hakkında bilgilendirici seminerler, Uygulamalı doğa gezileri, Halk eğitim merkezlerinde mantar farkındalığı kursları. Resmî kurumlarca düzenlenen konser, piknik ve geziler gibi sosyal etkinliklerin yanı sıra, halkı bilinçlendirmeye yönelik faaliyetlere de daha fazla yer verilmelidir. Eğitim imkânı ve yetkisi olup bu konuda girişimde bulunmayan kişi ve kurumlar, yaşanabilecek olumsuzluklar karşısında vicdani ve ahlaki sorumluluk taşımaktadır. Özellikle bahar ve sonbahar aylarında, televizyon, radyo ve sosyal medya aracılığıyla uyarıcı yayınlar yapılmalıdır. Broşür, afiş ve rehber kitapçıklar hazırlanarak doğada mantar toplayan kişilere ulaştırılmalıdır. Köy ve mahalle düzeyinde yapılacak bilgilendirme toplantılarıyla halk doğrudan bilinçlendirilmelidir.
HASTAYI KUSTURMAK YERİNE ACİLEN EN YAKIN SAĞLIK KURUMUNA GÖTÜRÜN
Mantar zehirlenmelerinin ilk belirtileri (mide bulantısı, kusma, karın ağrısı, baş dönmesi vb.) toplum tarafından bilinmesinin gerektiğini belirten Akdoğan” Zehirlenme şüphesi halinde hastayı kusturmaya çalışmak kesinlikle doğru değildir. Bu durum aspirasyon riski yaratabilir ve toksinlerin yemek borusuna yeniden temasına neden olabilir. Bunun yerine hasta vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna ulaştırılmalıdır. Mantar zehirlenmelerinin sık görüldüğü bölgelerde sağlık kurumlarında antidot bulundurulması sağlanmalıdır. Mümkünse yenilen mantardan bir örnek veya mantarın fotoğrafı sağlık kuruluşuna götürülmelidir. Sağlık personeli önermedikçe hastaya hiçbir ilaç veya sıvı verilmemelidir. Ayrıca, Mantar satış yerlerinde yalnızca denetimden geçmiş ve güvenli türlerin satışına izin verilmelidir. Bozulmuş Mantarlar: Uygun koşullarda saklanmayan mantarlar bakteriyel toksinler üretebilir. Bu durum hem satıcılar hem de tüketiciler için gıda zehirlenmesi riski taşır.
ALINACAK BASİT ÖNLEMLER HAYATINIZI KURTARIR
Alınacak basit önlemlerle hem zehirlenmeyi hem de yaşana bilecek acı olayları önleyeceğini belirten Mantar Ekoloji Araştırmacısı Mahmut Akdoğan “Emin Olunmayan Türleri Toplamayın: Yenilebilir olup olmadığından kesin emin olunmayan mantarlardan uzak durulmalıdır. Çiğ Tüketimden Kaçının: Bazı yenilebilir mantarlar çiğ tüketildiğinde toksik etki gösterebilir. Uygun Taşıma Aracı Kullanın: Poşet veya kapalı kaplar yerine hava alabilen sepetler tercih edilmelidir. Uzman Görüşü Alın: Şüphe duyulan her durumda mantar uzmanlarına veya ilgili kurumlara danışılmalıdır. Aşırı Tüketimden Kaçının: Mantarın sindirimi zor olduğu için, özellikle hassas mideye sahip bireylerin aşırı miktarda tüketimden kaçınması gerekir. Yetkili kurum ve kuruluşların yıllık planlamalarında, doğa ve gıda güvenliği konularında halk eğitimine daha fazla yer vermeleri toplum sağlığı açısından zorunluluk haline gelmiştir. Unutmayın bilmediğiniz alanlarda mantar toplamayın toplayacaksanız o bölgeyi çok iyi bilen bir rehberi yanınıza alın, telefonunuzun şarjı tam dolu olması, düdük ve el feneri, içecek su ve yiyecek bulunması, giysilerin uygunluğu kaybolduğunuzda sizi hayatta kalmanızı sağlayacağını sözlerine ekledi.



