
Kurtulmuş, 1 Ekim’de başlayacak yeni yasama dönemine de değindi. (A Haber arşiv)
YENİ YASAMA DÖNEMİ
Bu çerçevede tabii ki 1 Ekim tarihi Anayasamıza göre belirlenmiş. Her yıl 1 Ekim’de Meclis yasama faaliyetlerine başlıyor ve 1 Ekim’de de o gün Meclis’in önemli günlerinden birisi icra ediliyor. Bütün partiler orada yer alıyor. Türkiye Cumhurbaşkanı geliyor ve parlamentoya kendi siyasi perspektiflerini bir şekilde ülkenin genel perspektiflerini parlamentoya ifade etmiş oluyor. Bu bakımdan da fevkalade önemli. Yani yürütmeyle yasama arasındaki senkronizasyonun sağlanması bakımından da önemli. Bir de sembolik değeri var. Cumhurbaşkanı, Türkiye’nin bir tane Cumhurbaşkanı var. Cumhurbaşkanımız parlamentoya geldiği zaman, parlamentodaki siyasi partilerin de Cumhurbaşkanımızı gerçekten olgunlukla karşılamaları ve AK Parti Genel Başkanlığı sıfatı dolayısıyla farklı kanaatlere ve fikirlere sahip olsalar bile Cumhurbaşkanı sıfatıyla Cumhurbaşkanımızı parlamentoda ağırlamaları, bu ağırlama törenine, Cumhurbaşkanının katıldığı törenle de onların da yer alması doğru olandır. Demokrasi bakımından şık olandır. Gönlümüz arzu eder ki bütün siyasi partiler 1 Ekim’deki açılış törenine gelsinler ve yerlerini alsınlar.
Yani hatırlayın geçen sene ki Meclis törenini. Orada bütün partiler, Cumhuriyet Halk Partisi de dahil geldiler, katıldılar. Cumhurbaşkanımızı ayakta karşıladılar. Ondan sonra da istedikleri siyasi fikirleri söylediler. Doğrusu budur. Ümit ederim ki bu 1 Ekim’e daha çok var. Cumhuriyet Halk Partisi de bu kararını gözden geçirir.
“PKK’NIN TÜM UNSURLARI SİLAH BIRAKMALI”
Bir kere yani komisyon dediğim gibi Türkiye Cumhuriyeti tarihimizin en zor meselesini konuşan tartışan bir komisyon. Tabii ki tek başına komisyondaki gelişmeler bu süreci belirleyecek değil ama komisyon millet adına, milli irade adına sürece vaziyet eden, burada tabiri caizse sürecin nasıl işleyeceğine öncülük eden, gözcülük eden bir fonksiyon icra ediyor. Tabii ki meselenin başlangıcı terör örgütü liderinin İmralı’dan yaptığı açıklamayla örgütünü lağvettiğini ilan etmesi ve örgütün silah bırakma sürecinin devam etmesini arzu ettiğini, hatta bütün şubeleriyle birlikte örgütün tamamını bu çağrının kapsadığını ifade etmesi, ardından Süleymaniye’de silahların yakılması töreniyle birlikte sembolik bir alan açılmış oldu.
Ümit ediyoruz ki örgüt silahlarını bıraksın. Örgüt üyeleri bir şekilde kendilerini feshettiklerini bütün şubeleriyle birlikte feshettiklerini ilan etsin ve tabii bunun nasıl olduğunu takip etmek Meclis’in yapacağı bir iş değil. Bu devletin güvenlik birimleri, Milli İstihbarat Teşkilatımız ve Genelkurmay Başkanlığımızın kontrolünde, gözetiminde tamamlanacak bir süreçtir.