BÜLENT TİMURLENK / Tabelaya bak!


Final haftalarına girilirken Okan Buruk‘un kalesini gole kapatan takım hüviyetini oyuncularına ezberletmek zorunda olduğunu bilen yine Okan Buruk’un kendisiydi. Bunu Samsun ve Bodrum maçlarında başaran takım, rekor gol pozisyonuna girdiği son iç saha maçı ve farklı kazandığı kupa yarı finalinin ardından Eyüp deplasmanında oyunun dizginini elinde tutan, kontrollü oynayan ve sabırlı hücum eden taraftı. Barış Alper Yılmaz’ı aramamaları mümkün değil. Özellikle de o kanatta Yunus iyi başlamayınca ve arkasındaki Frankowski bir kez daha en zayıf halka olunca. Polonyalı neredeyse ilk yarıda ikinci sarı kartı görüp atılıyordu. Beşiktaş derbisindeki hataya düşmemek için oyuna Kaan girdi. Osimhen’i Türkiye’de tutabilecek defans oyuncusu yok. Dün Eyüp defansını da darmaduman etti. Torreira’nın orta sahada yine müthiş oyununa skorerliğini eklemesi, Lemina’nın maç boyu ayakta kalan isim olup asistlerle tabelaya katkı yapması ve elbette marka golcü Morata’nın oyunun finalindeki iki golü. Okan Buruk, 2-0’da yine maç bitti havasında çift santrfora döndüğünde ya da 3-1 sonrasında oyunun momentumu biraz olsun ev sahibine geçtiğinde yine bir tedirginlik yaratmadı değil. Ama Arda Turan’ın takımı, 4. gol öncesinde kendi kendini imha etmeyi başardı. Lig ve kupada 2 maçta 10 gol, kalan maç sayısı 5+1. Galatasaray, kalitesini ve öz güvenini sorgulayanlara ‘Tabelaya bak’ diyor.