
(FOTO: AA )
Bahçeli’den öne çıkan satır başları…
“Mücadelelerin daha çetin, sarsıntıların daha derin olduğu bugünkü dünya tablosunun çok sancılı bir döneminde hakkın ve hakikatin tarafında yer almak her namus insanın temel amacı olmalıdır. Adalet ve ahlakın ilkelerinde birleşenler, inanç ve merhametin izinde yürüyenler her zaman hıyanet ve zulüm perdesini yırtmaya mahir ve muktedirdir.
Mazlumların arşta yankılan feryat sesleri, masumların nehir gibi akan temiz kanları şayet küresel vicdanda makes bulmuyorsa o vicdanı ya söküp atmak ya da ezip geçmek mukadderdir.
Gazze‘de masum bir halkın imha ve itlaf süreci vahşetin akılları ihlal eden her türlü yol ve yönetimiyle ilerletilmektedir.
Haydut ve deccal devlet konumuna sabitlenen İsrail aleni şekilde işlediği ve ikmal ettiği yüzyılın soykırım suçuyla yeryüzü lanetlisi olarak serpilmiş ve sivrilmiş haldedir.
Bu kapsamda en ağır siyasi ve hukuki bedelleri ödemekten de kurtulamayacaktır. Siyonist barbarlığın toplu cinayet ve katliamları hiçbir inanç ve kitaba sığmayacak seviyede ve şiddet noktasındadır. Artık ezbere dayalı açıklamaların bağlayıcılığını kaybettiği, şablon ve sıradan kınama mesajlarıyla dehşet verici vaziyeti geçiştirmenin mümkün olmadığı bir aşamaya gelinmiştir.
İsrail sadece Filistin halkına değil, bölge ülkelerine ve dünya genelindeki suçsuz günahsız insanlara da musallat olmuş, vahim ölçüde melanet ve musibet odağı haline gelmiştir.
Gazze Şeridi 712 gündür ateş ve saldırı altındadır. Sadece mazlum bir halkın yok oluşu ve yurdundan koparılışı değil, insani değer ve mirasın da harabelere gömüldüğü zulüm ve zulmet dolu sahneler insanlığın ortak hafızasına kazınmıştır.
Artık Gazze’de süregelen insani felakete sabır ve tahammül kalmamıştır.
İsrail’in tahrik dozunu arttırarak hunhar saldırganlığını devamlı genişletmesi hem ülkemiz hem de mücavir coğrafyalar aleyhine ciddi bir tehdittir.
Bu tehdit karşısında tüm ihtimaller üzerine çalışılmalı, daha ötesi tetikte bekleyerek son derece tedbirli ve teyakkuz içinde hareket edilmelidir.
İsrail’in 9 Eylül’de Katar’a yaptığı hava saldırısını müteakiben 15 Eylül’de Doha’da toplanan Arap-İslam ülkeleri zirvesinin 25 maddelik sonuç bildirgesi Gazze’ye yönelik kara operasyonunu durdurmaya yetmemiştir.
En başta Körfez ülkeleri olmak üzere bütün İslam âlemi Filistin davasına önşartsız sahip çıkarak günbegün derinleşen soykırım vahşetine somut, sonuç odaklı ve ikna edici politikalarla cephe açmalıdır.