

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanlığı Yerleşkesi Temel Atma Töreni’nde açıklamalarda bulundu. Erdoğan, “Kudüs sizin değil” diyen İsrail Başbakanı Netanyahu’ya sert cevap vererek “Kudüs-ü Şerif’i namahrem ellerin kirletmesine izin vermeyiz. Biliyorum, Hitler özentisi tiplerin kuyruk acısı belki de hiç geçmeyecek.” ifadelerini kullandı.
YENİ YERLEŞKENİN ÖZELLİKLERİ
Bugün Türk bürokrasisinin gözbebeği olan Dışişleri Bakanlığı’mızın yeni yerleşkesinin temellerini atacağımız bu törende sizlerle birlikte olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum.
Dışişleri Bakanlığımızın binası 1988 yılından beri tam 37 yıldır kurumumuza hizmet veriyordu. Ancak bu bina artan ihtiyaçlarına cevap vermede yetersiz kalıyordu. Aslında bir süredir bakanlığımızın üstlendiği görevi modern bir yerleşkeye kavuşturmak istiyorduk, nasip bugüneymiş. Yeni yerleşkemiz toplam 548 bin metrekare büyüklüğünde bir arsa üzerinde konumlanıyor. Yeni hizmet binamız çevredeki diğer kamu binalarımıza da yakın olacak. 3 ana kısımdan oluşuyor, yerleşke günlük 6 bin kişiye hizmet verecek şekilde tasarlandı, 1600 kişilik otoparkı, 750 kişilik konferans salonu ve çeşitli destek birimleri ile yerleşke modern, konforlu, organizasyonel verimliliği yüksek bir eser olacaktır. Başkent Ankara’ya yeni bir silüet, Türkiye’ye ilişkilerde güçlü bir temsil kazandırmayı hedefledik. Şehrimizin simgelerinden biri olacağına inanıyorum.
“BÖLGEDEKİ KRİZLERİ, ÇATIŞMALARI, BELİRSİZLİKLERİ MİLLETİMİZE BİR HALEL GETİRMEDEN YÖNETMEYE ÇALIŞIYORUZ”
Hariciye Teşkilatımız, devletimizin yüz akı olmuş bir kurumdur. Bakanlığımız, ülkemizin dünyaya açılan kapısıdır. Yerleşke Türk diplomasisinin hafızasını bugününü ve geleceğini aynı çatıda buluşturacak. Şehrimizde yıldız misali parlayacaktır. Bugün attığımız temelin hızla yükselmesini ve tamamlanmasını yürekten temenni ediyorum.
Uluslararası siyaset giderek daha değişken, belirsiz ve öngörülmez bir hal alıyor. Gözlerimizi her gün yeni bir krize açıyoruz. Tüm bu krizleri, çatışmaları, belirsizlikleri milletimize bir halel getirmeden yönetmeye çalışıyoruz. Geniş bir coğrafyada istikrar için çaba harcıyoruz. Gerektiğinde sesimizi yükseltiyoruz, gerektiğinde çatışan tarafları aynı masada buluşturuyoruz. Kimi zaman yumuşak gücümüzü kimi zaman da sert gücümüzle hakkın, hukukun, huzurun yanında yerimizi aslıyoruz.
“TÜRKİYE HEM İÇERİDE HEM BÖLGESİNDE KENDİ OYUNUNU KURAN BİR ÜLKEDİR”
Türkiye haklının güçlü olduğu bir dünyaya inanmakta ve böyle bir dünyanın mücadelesini vermektedir. Türkiye aynı zamanda kara gün dostu bir ülkedir. Başları dara düştüğünde dost ve kardeşlerimize yardım elimizi uzattık, savunma kapasitelerini güçlendirmede yardımcı olduk, hak ve çıkarlarını koruma çabalarında her platformda destek verdik. Aynı ilkeli tavrımızı bundan sonra da sürdüreceğiz. Türk dış politikasını öncelişkleri istikrarı korumak, barışı sağlamak, kardeşlik bağlarını güçlendirmektir. Bizim ucuz polemiklerle işimiz olmaz. Bugün Türkiye hem içerde hem bölgesinde kendi oyıununu kurma ve kimin ne dediğine bakmayan bir ülkedir. Usta bir satranç oyuncusu gibi soğukkanlılıkla hayata geçiriyoruz. Kimse bizi hedeflerimize ulaştırmaktan alıkoyamaz.
“BARBARLIKLA HAREKET EDENLER DÖKTÜKLERİ KANDA BOĞULACAKTIR”
Unutmayın diplomasinin dili nezakettir. Fakat bu demek değil ki hadsizlikler karşısında susacağız. Bölgemizi kan deryasına çevirmek isteyenleri tarih boyunca olduğu gibi belini kıracağız, dimdik ayakta duracağız. Biz zulme ve zalime boyun eğmeyiz.
İsrail’in vahşi saldırıları altında Gazzeli mazlumların yanında olmamızı kimse engelleyemez. Terör ve katliam bir akıl kilitlenmesidir. Bölgemizi esir alan bu kilit eninde sonunda kırılacaktır. Barbarlıkla hareket edenler döktükleri kanda boğulacaktır.
“DOĞU KUDÜS’TEKİ HAKLARIMIZDAN BİR ADIM GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ”
Hürmet, hikmet, hoşgörü şehrini yüzyıllar boyunca esenlik yurdu haline biz getirdik. Bugün de kalbimizin yarısı Mekke yarısı Medine’dir. Kudüs bizimle birlikte 2 milyarlık İslam aleminin ortak davası, hafızası ve ortak mirasıdır. Namahrem ellerin kirletmesine izin vermeyiz. Biz Müslümanlar olarak Doğu Kudüs’teki haklarımızdan bir adım geri adım atmayacağız. Hitler özentisi tiplerin kuyruk acısı hiç geçmeyecek.
Yeni yerleşkemizin hizmete girmesiyle bakanlığımızı çalışma kabiliyeti daha da artacaktır. Burada alınacak kararlar, yürütülecek müzakereler ülkemizin küresel vizyonuna güç katacaktır.