2025: Terörsüz Türkiye’nin miladı

Her yıl, kişisel tarihimize ya da dünya tarihine (kendimizce) not düştüğümüz en önemli, en az bir olayı vardır. Çok fazla gizeme neden olmak istemiyorum ama bu yıl için kendi kişisel tarihime not edileceğim gelişmeyi önümüzdeki hafta yazacağım. Şimdi 2025 dünyada ve ülkemizde hangi olaylarla hatırlanacak kısa bir özet:
ABD Başkanı Trump‘ın ikinci dönemi için gerçekleşen ocak ayındaki yemin töreni, 2025’in olay örgüsünün bir nevi başlangıcı gibi oldu. Zira yılın ilk yarısını ABD’nin uyguladığı çılgın gümrük tarifelerini konuşarak geçirdik. Sonuç; Türkiye dahil birçok ülke ile tarife müzakerelerine başlandı ama ABD-Çin ticaret savaşlarının seyri süreci tehdit etmeye devam ediyor.
Tehditten söz edeceksek dünya barışı ve huzurunu bozan taraflarda bu yıl da bir değişiklik olmadı. Açlık ve kıtlık tehdidi ile yıla giren Gazze’deki durum için sadece kullanılan kelimeler değişti, ateşkes, barış çok sık kullanıldı ama maalesef Gazzeliler hala dünyanın gözü önünde bombalanma ve kıtlıkla karşı karşıya. Rusya-Ukrayna Savaşı‘nın taraf ülke ekonomilerinin dengesini bozmaya devam etmesi 2026’ya ilişkin belirsizliklerden biri olarak listede hala duruyor.
Bu yıl yaşadıklarımızı hızlı bir turla aklımızdan geçirirsek 2025’i; teknolojinin, toplumsal yaşamı, ekonomileri ve uluslararası ilişkileri dönüştürdüğü bir yıl olarak anmak mümkün. Örneğin Yapay Zeka, bütün dünyada yıla damgasını vuran en önemli gelişmeydi. Metaverse gibi bir balon olmadığını bu yıl kanıtladı. Artık hepimiz Yapay Zeka’dan geriye dönüş olmadığını kabul ettik. Bir yandan yeteneklerini artırmak, daha fazla işimize yaramasını sağlamak için Yapay Zeka’yı eğitiyoruz, bir yandan da biz öğrenmeye çalışıyoruz.
Bu yıl 80. kuruluş yıldönümünü kutlayan ve bu nedenle de özel bir anlam yüklenen BM’nin sürdürülebilir bir dünya için belirlediği 2030’a kadar küresel ısınmayı 1.5 derecede tutma hedefi başta olmak üzere sürdürülebilir kalkınma hedeflerini yakalayamayacağının resmileştiği yıl, bu yıl oldu. Ama bu köşenin müdavimleri her şeye rağmen insanlığa olan umudumu hiç kaybetmediğimi iyi biliyorlar. O nedenle bilim ve inovasyonla bu hedefleri yakalayacağımıza hala inanıyorum çünkü sürdürülebilirlik mümkün ve bizim de başka çaremiz yok.
Global belirsizlikler ve sıcak çatışma alanlarının yol açtığı istikrarsızlıkların etkisiyle başladığımız 2025 yılını ülkemizde ise enflasyonla mücadeleyi, uygulanan ekonomik programın sonuçlarını konuşarak geçirdik. Uluslararası doğrudan yatırımlarda geçen yıla göre daha pozitif geçen 2025’i yüzde 4 civarında büyüme ile kapatmaya hazırlanıyoruz. Daha hızlı büyüme öngördüğümüz 2026’ya ise enflasyon hedefindeki küçük sapmaları telafi umuduyla giriyoruz.
Ülkemize özel mutlaka hatırlanacak en önemli ekonomik olay ise bana göre deprem bölgesinde başlatılan yeniden inşa kapsamındaki rekor konut üretimi. Deprem bölgesinde yapımı tamamlanıp teslim edilen konut sayısı 350 bini aşarken, yıl sonunda rakamın 500 bine ulaşması bekleniyor.
Ama ülkemiz için en önemli olay hiç şüphesiz Terörsüz Türkiye sürecinin başlamasıydı. Terörle büyümüş, neredeyse bütün ömrü terörün gölgesinde geçmiş biri olarak 2025’i sadece Terörsüz Türkiye’nin başlangıç yılı olarak anıp bunu ülkemiz için önemli bir milad olarak görüyorum. Çünkü 40 yıldan sonra ilk kez terörün gölgesinden uzakta bir gelecek bizi bekliyor.



